Yirmi sekiz

115K 5.9K 5.2K
                                    

Medya: Demir Barutçu

🍒

FLASHBACK, 1 yıl önce:

KAYRA'dan:

"Gelirken fişi de getiriyorsun, çikolata alıp almadığını kontrol edeceğim!" Diye bağırdı arkamdan abim.

Annemin ağzıma sıçma tehlikesini göz önüne alarak ayağımda ki ayakkabılarla sinirle salona girdim "Bana bak çocuk oturduğun yerden bana emir verip durma! Ben bu evin marketçi başı mıyım lan? Niye ben gidiyorum niye?! Ya yolda kriz geçirirsem? Ya araba çaparda geberirsem, ha? Ya organ mafyaları tarafından kaçırırla-"

"İkimizde o markete senin gideceğini biliyoruz. Mahallede ki herkes de seni de bizi de tanıyor. Merak etme güzelim, iki dakikalık yolda başına bir şey gelmez." Diyerek elinde ki portakal suyundan bir yudum alıp önündeki kitaplara geri döndü.

Beyfendide ki lükse bakar mısınız? Yaymış götünü koltuğa yediği önünde yemediği arkasında ders çalıyor!

Gözlerimi devirdim "Mahalle beni tanıyor diye dokunulmazlığım mı var, lan? Azrail mahalleyi görünce korkup geri mi kaçıyor? Hiç kusura bakma ama mantığın bir taraflarına koyuyorsun abi."

"Kayra!"

Oflayarak kapüşonlumu üzerime geçirdim "Hayır anlamıyorum neyim ben üvey evlat falan mı? Şu ayrımcılığa bak! Beyfendi evin prensi, bense kölesi" Diye söylene söylene arkamı dönüp kapıya ilerledim.

Portmantodan anahtarı aldığımda kolum tutulmuştu. Arkamı döndüğümde kıymetli poposunu kaldırıp yanıma gelen abimle karşılaştım.

Sırıttım "Yoksa bana acıyıp markete gitmeye mi karar verdin? Yaa seni kerata, seviyorum oğlum seni. Hadi sana iyi yürümeler abisi." Diyerek ayakkabılarımı çıkartacakken durdu.

Daha çok ben kriz geçirirken gördüğüm o tedirgin ve ciddi yüz ifadesi ile bana bakıyordu "Üvey evlat... nereden çıktı bu?" Diye sordu gözlerini benden kaçırarak.

Tip tip suratına baktım "Dalga geçiyorum abi. Asıl sana ne oldu bir anda?" Diye sordum.

Son zamanlarda bir boklar dönüyordu bu evde. Bir yandan annem beni her gördüğünde hortlak görmüş gibi davranıyordu diğer yandan abim sanki son günümmüşte bir anda geberecekmişim gibi davranıyordu.

Hayır şekerim mi kötüye gidiyor, son iki üç ayım falan mı kaldı anlamadım gitti.

"Hayır... yani hayır bir şey olmadı. Son günlerde babamla konuştun hiç?" Diye sordu aynı tedirgin ifadesiyle.

Ciddi mi bu?

"Şahsen geçen hafta attığı tokattan sonra ettiğim küfürlerle konuşmamız son bulmuştu. Onun dışında gün içinde ettiği iğneleyici hakaretlerini saymazsak, hayır." Dedim alayla.

Bakışları anında yanağıma düşmüştü. Yüzünde ki ifade iyice sarsıldığında dudaklarımı ısırdım. Yumruk yaptığım elimi kaldırarak omuzuna vurdum.

"Her an ağlayacakmış gibi karşımda durmayı kes. Ben alıştım derdini çeken sensin. Kendine gel yavrum." Dedim kırolar gibi.

𝗔𝗯𝗶𝗹𝗲𝗿𝗶𝗺 𝗺𝗶?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin