Dokuz

135K 6.4K 3.8K
                                    

Medya: Çağrı Soydan

🍒

"Bakın sevgi hanım gerçekten iştahım yok. Olmuyor yani, mideme bir şey girince kusasım geliyor. Bu mükemmel kumaşlara sahip koltuğun üzerine kusmamı ister misiniz? Şahsen bende istemem bu yüzden lütfen beni zorlamayın." Dedim tane tane açıklayarak.

Sevgi hanım elinde ki çorba dolu kaşığı tekrar ağzıma uzattı "Kus kızım, gerekirse istediğin yere kus ama abin ne dedi yemek yemek zorundasın yavrum. Hadi bir kaşık daha lütfen kırma beni."

Gözlerimin içine öyle bir bakıyordu ki hayır desem oturup ağlayacak sanki.

Bu kadın işini biliyor kardeşim...

Omuzlarımı düşürerek yenilgiyle ağzımı açıp kaşıkta ki çorbayı ağzıma aldım. Ya vallaha şimdi kusacağım ya. Yutarken yüzümü şekilden şekle girmişti.

Diğer koltuğa yayılmış oturan Efe, Demir, Aral ve Adal benim bu halime gülmeye başladığında onlara ölümcül bakışlarımı attım. Tabiki de bu konuda başarılı olduğum için susmuşlardı.

Ben burda işkence çekeyim onlar gülsün.

Neyse ki eve sağ salim ulaştıktan sonra ateş beni tekrar kucaklayacak salonda ki koltuğa bırakmıştı. Poyraz nerede bilmiyordum aslında şu an her ikisi de nerede bilmiyorum ama keşke defolup giderlerken yanlarında şunları da götürselerdi.

İki saattir oturmuş sevgi hanımın bana yaptığı işkenceyi gülerek izliyorlardı.

Sanki komik?!

"Hadi bir kaşık da-"

"Yemin ederim şu koltuktan kendimi atıp intihar edeceğim şimdi ama ya!"

Onların kahkahaları tekrar odada yükseldiğinde bu sefer sevgi hanımda gülmüştü.

Kaşlarımı çatarak onlara baktım. "K-Kayra kendini koltuktan atsan ölmezsin merak etme." Dedi efe veleti. Ulan gülmekten nefes alamıyor sanki çok komik.

"Sus sen bi!" Diyerek sırtıma yasladığım yastığı alarak suratına fırlattım. Tam on ikiden. Onun gülüşü sokarken ben sırıttım. Aral gülüşünü biraz olsun durdurarak "Tamam anne daha fazlasına gerek yok. Zaten iştahı sabah kadar yerine gelir." Dedi.

Allah razı olsun ya.

Sinirle ona ters bir bakış attım. O ise gülümseyerek göz kıpmıştı. Mavi gözlerini oyasım vardı ama mavi işte...

Sevgi hanım ayağa kalkıp odadan çıktığında bende oturduğum koltukta yayılarak üzerimde ki yorgana iyice sarıldım.

Hepimiz susarak birkaç dakika bakıştık. Şahsen ne düşündükleri umrumda değildi ama ben sadece nasıl bu kadar çabuk değiştiklerini düşünüyordum.

Bakışlarımı Demir'e diktim. O da bana bakıyordu. Gözlerinde anlayamadığım bir sürü duygu geçiyordu. Kaşlarımı çatarak gözlerimi ondan çektim. Sırtımı onlara dönerek koltukta diğer tarafa döndüm.

İstedikleri kadar iyi olsunlar. Umrumda bile değillerdi. Onlar beni kız kardeş olarak istemedikleri gibi bende onları abi olarak istemiyordum. Evin içinde ki huzur kaçmasın diye onlara sıradan bir insanmış gibi davranabilirdim. Zaten ben onların bana yaptığı gibi kötü davranamazdım ki.

𝗔𝗯𝗶𝗹𝗲𝗿𝗶𝗺 𝗺𝗶?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin