BÖLÜM 24

8.5K 812 37
                                    

Simon, elindeki kılıçla mağaranın duvarlarına darbeler indirmeye başladı. Melanie ise avazı çıktığı kadar bağırıyordu:                                                          

       "Aptal yaratıklar, cesaretiniz varsa çıkın dışarı!"

       "Size söylüyorum gerizekalılar, korktunuz mu?"

      "Melanie!" diye araya girdi Simon. "Abartma istersen…"                                                       

Mel ve Simon, dev örümceklerin dikkatini çekmeyi başarmıştı. Örümceklerin ikisi de arkalarını dönerek yönlerini kapıya çevirdiler ve kısa bir duraksamadan sonra dışarıdan gelen gürültüye doğru ilerlemeye başladılar. Keira hemen Melanie'yi uyardı:                                         

       "Mel, geliyorlar!"                                               

       Arkasından hiç vakit kaybetmeden baltaya doğru koşup yerden aldı ve Kelly'nin ağlarını kesmeye koyuldu. Kelly sarsıntının etkisiyle birdenbire kendine geldi ve sevinçle bağırdı.                                                    

 "Keira, seni tekrar görebileceğimi hiç ummuyordum!"                                               

       Keira gözlerini devirerek cevap verdi:             

   "Büyük ihtimalle de son görüşün olacak!" dedi, aynı anda omzunun üzerinden endişeyle örümceklere göz attı. Tam tahmin ettiği gibiydi, örümcekler Kelly'nin sevinç çığlığını duyunca bakışlarını geriye çevirmişlerdi.           

 "Şimdi hapı yuttuk!" dedi Keira ümitsizce. "B planına geçeceğiz."                                                   

       Örümcekler hızlı bir şekilde doğruca Kelly ile Keira'nın üzerine doğru geliyorlardı. Üstelik Kelly daha ağlardan kurtulamamıştı. Keira'nın ipleri kesmeye devam etmesi demek, ikisinin de sonu demekti. Çok hızlı karar vermesi gerekiyordu.                                                 

       "Kelly, şimdilik gidiyorum ama söz geri geleceğim!" diyerekbağırdı. "Tabii eğer önce seni yemeye karar vermezlerse." diye de içinden söylendi. Melanie'ye de haber vermeliydi. "Mel, B planına geçiyoruz, hemen geriye dönüp kapıya gelin!"                                                

Mel kendi kendine söylendi: "Neden hep korktuğum başıma geliyor benim?"                                                     

     İki örümceğin nefeslerini yüzünde hissettiği anda ani bir hareketle örümceklerin yanından kapıya doğru koştu. Kapıdaki ağları kesip Simon'la Melanie'yi de içeriye almalıydı çünkü bu yaratıklarla tek başına mücadele edemezdi. Bir iki balta darbesiyle ağları ikiye ayırdı. İşi tamamlandığında Mel ve Simon da kapıya gelmişlerdi. Simon gözucuyla içeriye şöyle bir bakınca hayretler içinde fısıldadı:                 "Aman Tanrım! Bunlar gerçekten muhteşem!"     

    "Simon, yalakalığı kes de bu canavarları nasıl öldürürüm, onu anlat bana." dedi Keira kızgınlıkla.              

SAKLANANLARWhere stories live. Discover now