FİNAL 1.Parça / Evrene Dönüş

313 34 7
                                    

FİNAL 3 parça :) 

YENİ BÖLÜM

Göz alıcı bir ışık… Birbirine sarmalanmış hayat söküğü… Doğal rengi olan mavinin terk ettiği renginin yerine tehlikenin rengi bir kırmızı almıştı. Birbirine bağlı zaman iplikleri, kurtulmak istercesine dışarı bir kamçı gibi saldırıyordu. Yaklaşmak zor dense, düzeltmek imkânsız oluyordu. Yerdeki izler, sökükten fırlamış birilerinin, zorlukla ilerlediğini kanıtlıyordu. Sarının en tatlı tonunun, mavinin en parlak tonuyla harmanıydı bu izler. Ortadaki kızıl ışığın içinden kapıya kadar ilerliyorlardı. Öylesine mükemmel bir görüntü oluşturuyordu ki… Manzara dehşete düşürecek kadar korku verici olmasaydı eğer, güzelliği için dile gelip böbürlenebilirdi.


Sağa sola saldıran kızıl dehşet, küçülüyordu. İçine doğru çöküyordu. Büyük bir yıldızın patlayışı onu süpernovaya döndürür ya, işte o son anlar, patlama anları en mükemmel andır ya hani… Son bir gayretle, evrene “beni unutma!” diye haykırır, yıldız. Bu da öyleydi işte. Yok olacak olmanın acısı canını yaksa da, unutulmak, kaybolmak istemiyordu kızıl dehşet.

Yerdeki mavi izler. Bir hayat ışığıydı. Yalnızca izi olsa da görülen, şu kadarla yalnızca izden öteye gidemese de olağanüstüydü. Yaşamın bir tek nefesi bile inanılmaz değil mi?

Sararmıştı bir de bazı izler. Sarı renk ve tonları da vardı yerde. Dökülen bir yaprak gibiydi. Çıkmaya çalışan her kimse, biraz yapraklarını düşürmüştü.

Kızıl Dehşet saçarken, etrafına asıl dehşet onun içinde yaşanıyordu. Evrenin en büyük savaşını içinde saklıyordu. Yalnızca anılara hapsolmuş olan bu savaş, anılardan çıkıp gerçekliğe uzanmaya çalışıyordu. Tüm evreni tehdit ediyordu. Halbuki onu durdurmak için neler feda edilmişti, neler kaybedilmişti. O ise hiçbirini umursamadan daha fazlasını istiyordu. İçindeki çığlıklara yenileri eklenmek üzereydi.

.............…

Doktor çevresine dehşetle bakındı. Gerçekten başarmışlar mıydı? Spark’ın aracı darmadağın olmuş olsa da onları getirmeyi başarmış gibiydi. Tardisle daha güvenli bir yolculuk olurdu elbette ancak Tardis yine gerçekliği mühürleyebilirdi. Beyaz Boşluk’taydılar. Hepsi birden. Ancak bu kez sonsuz bir beyazlık yerine saydamlık vardı. Bir baloncuğun içinde gibiydiler. Etraflarında bir çok olay oluyordu aynı anda. Doktor bunların hepsini hatırlıyordu. Bunlar onun anılarıydı. Düşündüğü gibi kendi zaman çizgisinin içine düşmüşlerdi ancak hala diğer evrene geçmemişlerdi.

O sırada tüm baloncuğun güç alanındaki zayıflığı gördü Sema. Aslına bakarsanız hissetmişti. Ordan gelen hayat enerjileri çok yoğundu. Burdan geçtikleri takdirde gerçek evrene ulaşacaklardı. Ama Doktor onları durdurdu.

-Düşeceğimiz yerin neresi olacağından emin değilim. Zaman çizgimin içinde oluruz büyük ihtimalle.

Spark omuz silti.

-Sonra da ordan çıkarız Doktor. Hadi acele et.
-Sema ve Amelia’nın hayatta kalma şansı çok az.

Anna araya girdi.

-Doktor biliyorum Amelia’ya benziyorum ama ben Anna’yım . Ayrıca eğer yanılmıyorsam sen ordan geçince bu evren zaten yok olacaktır. Yani denemekten başka çaremiz yok.

Sema araya girdi.

-Siz gidin.

-Ne demek gidin? Sensiz gitmiyoruz Sema.

-Gitmek zorundasınız… Ben oraya ait değilim. Ben gerçekten yaşamıyorum bile. Oraya geçemem. Değil mi Doktor?

Doktor çaresizce başını salladı.

-Hadi gidin.

Önce Spark ve Anna atladı. Doktor son kez dönüp Sema’ya baktı. El sallayıp arkasını döndü. Tam atlarken Sema’nın sözlerini duydu.

-Gerçek hayatta tanışacağız Doktor. Amelia ve Rose geçmişindendi. Ben ise geleceğindenim. Çok üzülme, olur mu?

Doktor tam olarak düştüğü yeri anlayamadı önce. Yavaşca kalkıp üzerini silkeledi. Etrafta koşuşturan adamlar onun diğer versiyonlarıydı. Spark ve Anna kafaları karışmış ve korkmuş bir şekilde sağa sola bakıyorlardı.

-İyi misiniz?

O sırada arkadan gelen bir ses Doktor’un beklemediği bir sesti.

-Çabuk burdan çıkmalıyız!

Devam Edecek.

Doctor, Who Am I? | Türkçe | DWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin