Medusa'nın Kızı

502 49 5
                                    

Rica etsem arada bir varlığınızı belli eder misiniz? Şizofren olduğumu düşünmeye başladım.

İyi okumalar.


Medusa'nın Kızı

Kızıl, bukleli saçlarını eliyle düzeltmeye çalışan kız korkuyla karşısındakilere bakıyordu.

“Nerdeyim ben? Bu sefer ki ne? Halüsinasyonlar mı? Geçen haftaki Hound saldırısı yeterli olmadı mı? Burası bir hapishane işkence merkezi değil! Üstelik burada bulunmamam gerekiyordu. Neden yetkiliyle görüşmeme izin vermiyorlar?”

“Sakin ol.”

“Sakın bana yaklaşmayın!”

“Korkmana gerek yok. Şuan güvendesin. Shada’dan serbest bırakıldın.”

“Ne? Bu sefer de umutlarla mı oynuyorsunuz? İyi de bu çok acımasızca.”

“Hayır, bu gerçek.”

“İyi de nasıl gerçek olabilir ki? Bu imkansız.”

“Shada’ya nasıl girdiğini söyle.”

“Medusa… Irkımdan kalanları ziyarete gitmiştim. Sonuncu olmak eğlenceli değil. Fakat Gyrlien Leydisi Medusa bir araç geliştirmişti. Yerlerimizi değiştirdi.”

“Ne zaman oldu bu?”

Eliyle saç tellerine dokundu Medusa. Zamanı ordan öğreniyor gibiydi.

“8 ay 11 gün 3 saat.”

“Doktor, zamanı bu kadar net bilmesi şaşırtıcı değil mi?”

“Şaşırtıcı olan aslında milyonlarca yıl önce yer değiştirmiş olmaları. Demek ki Shada’da zamanın gerçekten yavaş geçtiği bir odadaydın. ”

“Ama bu nasıl olur? Doktor, üstündeki kıyafetlere bak! Günümüzde Dünya’da giyilenlerle uygun.”

“ Zamanın yavaş aktığı hücrelerde zihnine güncelleme yüklenir. Kendi gezegeninden son haberler. Gyrlien Leydisi ile aralarında bir bağ oluşmuş olmalı. Bu yüzden bu otomatik güncelleme Dünya’dan sağlanmış olmalı.”

“Afedersiniz ama neler olduğunu hala anlamadım. Nasıl olur da oradan çıkmış olurum?”

“Nasıl girdiysen öyle, kızıl. Gyrlien Leydisi yakalanıp eski hücresine geri koyuldu. Yetkililer yanlış Medusalıyı tuttuklarını fark ettiler.”

“Aman Tanrım. Onları dava etmeliyim.”

“Tazminatın ayaklarının dibinde duruyor.”

Ayaklarına yaslanmış olan kırık yumurtaya benzeyen topun yanında siyah bir plastik vardı.

“Bu da ne?”

Doktor plastiği eline aldı. Sonikle etrafını taradı. Tardisin içine yerleştirdi. Aynı yerden bir kredi kartı olarak geri döndü.

“Al bakalım. Bilinen her galakside kullanabileceğin bir kredi kartı. Yine de dikkatli ol derim. İçinde ne kadar para olduğunu analiz edemedim.”

“Yani ben artık özgür müyüm?”

“Sanırım.”

“Ama ben. Nereye gideceğim?”

Üçü de birbirlerine baktılar. Tam Doktor bir şey söylemek üzereydi ki Tardis müdahale etti.

“Gidiyoruz!”

“Nereye?”

“Bilmiyorum! Ama Tardis’in gitmek için can attığı bir yer olmalııııııı!”

Sherry kıza bakıp düşüncesini dile getirdi.

“Bunu sevmeye başladım.”

Kız sağ taraftaki korkuluklardan birine tutundu. Doktor kıza döndü. Sarsıntı bağırmak zorunda kalmasına neden oluyordu.

“Sıkı tutunun! Bu arada. Adın ne?”

“Cryovolcano Kontrolcüsü Anna.”

“Cryovolcano Kontrolcüsü mü? Ne zaman bu göreve tayin edildin? ”

“Doğduğumda.”

“Ben de Sherry. Sana sadece Anna desem olur mu? ”

“Neden olmasın Sherry? Bu garip adamın adı da Doktor sanırım?”

“Yani. Öyle diyebiliriz.”

Tardis girdabın içine çekilir gibi hareket etti.

“Düşüyoruz!”

“Şu düşüşü yavaşlatamaz mısın?”

“Üzgünüm Anna ama benim tarzım böyle.”

Kısa bir süre sonra hepsi birbirine baktı.

“Durduk.”

“Doktor nerdeyiz?”

“Bilmiyorum. Gösterge çalışmıyor.”

Devam Edecek...

Bölüm kısaydı, bir sonraki bölümde öyle olacak maalesef. Kısa şekilde yazmışım, özür dilerim. Ancak bölümleri birleştirip yayınlamayı düşünüyorum. Akışı bozmazsa, bir daha bu kadar kısa olmaz.

Doctor, Who Am I? | Türkçe | DWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin