Doctor, Who Am I? | Türkçe | DW

Kıvılcım / Spark

Medyaya bölümü okuduktan sonra bakın. Sherry'nin görüntüsü şimdi daha anlamlı gelecektir umraım :)

Kıvılcım

Sherry başının çatlarcasına ağrımasını umursamıyordu. Şuan umursadığı tek şey Doktor’un yüz ifadesiydi. Tardis’e geri döneli nerdeyse 2 saat olmuştu ancak Doktor tek kelime etmemişti. Sherry’i tarıyor, Tardisle oyalanıyor, sağa sola yürüyüp duruyordu. Sherry inatla belki de 15. Defa sordu.

-Neyin var?

Daha önce olduğu Doktor hiçbir tepki vermemişti. Sherry tekrar krize girdi. 

O 2 saat olduğunu sanıyordu ancak aslında 4 saati geçmişti. Saat başı bir kez krize giriyordu. Kelimelerini kontrol edemiyor, Doktor’un anlamlandıramadığı cümleler kuruyordu. Anladığı tek kelime “Kara Delik”ti. Ve ne ifade ettiğini öğrenmek istemediğinden emindi. 

Sherry sağa sola sallanıyor, ağlıyor, bağırıyordu. Doktor Sherry ile ilgilenirken aslında atladığı birkaç sorunu olduğunun farkındaydı. 

Beyaz Boşluk, Rose, Zaman Hırsızları… Bunlar ne anlama geliyordu? Rose nasıl orda olabilmişti? Hatta daha da önemlisi “Zaman Hırsızı” olmayı nasıl başarmıştı? Ve belki de en acıtanı. Neden birbirlerini ilk anda tanımamışlardı?

1 saatlik krizden sonra Sherry’nin bilinci geri gelmişti. Doktor ne yapacağını hala bilemiyordu.

Sherry;

-Neden bu kadar canın sıkkın? Eğer sorun Zaman Hırsızlarının kaçmasıysa bence yeterince korkmuşlardı.

Doktor cevap vermedi.

-Problem ne? Benim için endişeleniyorsan, ben iyiyim. Tabii beynimi eriten baş ağrısını saymazsak…

“Rose’u tanımayan birine ne anlatabilirim ki? Üstelik daha zamanın bile farkında değil. İyi değilsin Sherry.”

-Rose? Sarışın olan. Sen onu önceden tanıyor muydun? Ayrıca ben iyiyim.

Sherry’nin ne yaptığını fark etmişti Doktor. Kaşlarını çattı. Sherry konuşmaya devam ediyordu.

-Ah Rose. Onunla aranızda farklı bir şeyler olduğunu biliyorum, Doktor. Ama en azından o paralel evrende mutlu, artık üzülme.

Doktor şaşkınlığını dile getiremiyordu. Sherry Gallifrey dilini çözmüş, üstelik anılarını da görmeye başlamıştı. Sherry cümleleri kurmaya devam ettikçe titriyordu. Krize girmişti. Ancak bilinci hala yerindeydi. Ses tonu değişiyor, cümle kopuk kopuk oluyordu.

-Oranın…Neresi olduğunu “KARA DELİK” bulacağız. “DÖNÜŞ” Beyaz olması sinirimi “KIVILCIM” bozmuştu.

“KARA DELİK” kelimesi cümleye ait değildi. Üstelik bu kelimeleri söylerken transa geçmiş gibi ses tonu değişiyordu. Cümleye kaldığı yerden devam ediyor ne dediğinin farkında değilmiş gibi davranıyordu. Büyük ihtimalle farkında da değildi zaten.

Ve yarı baygın bir halde düştü. 

Doktor Sherry’i kucağına alıp konsolun yakınındaki yere yerleştirdi. Şimdi ne yapacaktı? Anıları geri dönüyor olmalıydı Sherry’nin. Uzaklaşmalı mıydı? Yardım mı etmeliydi?

Sherry’i yatırdığında bir tek cümle duydu.

-Kalplerim… Biri yavaşlamış.

Kalplerim mi?!? 

-Sherry senin iki kalbin mi var?

Sherry hipnozda gibiydi. Cevap veriyordu ancak bütün bunları hatırlamayacağı barizdi.

-Evet. Neden şaşırdın? Herkes iki kalplidir.

Sherry gerçekten de insanların iki kalpli olduğunu mu sanıyordu yani? Doktor sordu ve cevap olumluydu. Öyle ki normal karşılıyordu bunu. Sherry’i taradığında bunu neden fark etmediği açıklanıyordu böylece… Bütün benlik kalpleri kabul etmişti. Telepatik olan Sherry’ydi. Pekala yanıltmış olabilirdi. Üstelik Doktorun aradığı şey zihniydi, kalpleri değil.

Bu sırada Sherry hafifçe yerinde doğruldu. Doktor yanına yaklaştı.

-İyi misin?

Sherry kafasını salladı. Doktor konsola geri döndü. Hemen bir hastaneye gideceklerini söylemişti. Sherry gözlerini kapıdan ayırmıyordu. Boynundaki kolyeyi okşadı. İçinden çıkan mavi duman dışarı yönelirken, sarımtırak dumansa Sherry’nin etrafında dolaşıyordu. Tardis’in kapıları açıldı. Sherry Doktor’a doğru döndü. Doktor ne yaptığını sordu.

-Artık kim olduğumu biliyorum.

Doktor’un gözleri büyümüştü.

-Ben…The Spark (Kıvılcım) ‘ım. Büyük ateşin geri dönebilmek için son umudu. Onun Kıvılcım’ıyım ben. Ve sen Doktor. Artık dikkatli olsan iyi edersin. Henüz hikaye bitmedi. 

Tardis’in önünde bir uzay aracı belirmişti. Sherry (The Spark) (Kıvılcım) araca doğru atladı. Doktor ardından seslendi.

-Sherry bekle!
-Sherry diye biri yok, aptal! O sadece bir maskeydi. Ben Spark’ım. Master’ın Kızıyım. 

Doktor’un şaşkın bakışları arasında araç gözden kayboldu.

Devam Edecek...

Kısa olmuş olabilir ama Anna ile birlikte geri döneceğiz :)