2.Sezon - Hücre

274 31 12
                                    

Biraz daha beklesem daha iyi olurdu ama tutamadım kendimi :D Bugün benim doğum günüm size hediye olsun :P

Bölüm 2 (Hücre)

Yorgunluğu yüzünden okunuyordu. Her tarafından yükselen sızlama hissi onu çepeçevre sarıyordu. Kafasının içinde çıkan isyana rağmen inatla ayağa kalkmaya çalışıyordu. Kemikleri bedenini terketmek için çığlık atıyordu. Hazır uyanıkken etrafa tekrar göz atmalıydı. Tekrar baygın düşmeyeceğinden emin değildi. Bir şeyler değişmiş gibiydi. Bir an önce onlar geri gelmeden ya da bayılmadan kontrol etmeliydi. Ancak önce akıl sağlığını kontrol etse, fena olmazdı herhalde. Elini istemsiz bir şekilde başına götürdü. Ah! Tanrım! Saçları ne kadar da kirliydi! O güzelim saçları kim bilir kaç kat kirin altında mahvoluyordu. Bir an için önceliği saçlarına çeki düzen vermeye mi yoksa akıl sağlığına mı vermesi gerektiğini bilemedi.

Etraftan gelen sesler rahatsız ediciydi. Başı dönüyordu. Buraya geleli kaç gün olmuştu? Neye baktığını anlayamıyordu bile. Gözlerini kısıp karşısındakinin ne olduğunu anlamaya çalışırken vücudu daha fazla dayanamadı. Bayıldı.

--------------------------------------------------------------------------------------

Doktor sinirle Tardis’e dönmüştü. Tehlike diyerek teftişe çıktığı yerin yalnızca bir parktan ibaret olması komik olmalıydı ama daha çok sinir bozucuydu. Dalek heykelleriyle dolu olan bu parkı hangi takık, manyak kişilik yaptırmıştı, bilmiyordu ama Dalek şeklinde bir bebek arabasını tasarlayanla aynı kişi olduğu kesindi. Anna’ya seslendi. Ses yoktu. Göstergeden kontrol etti. Anna Tardis’de değildi. Doktor’un kafası karışmıştı. Nereye gitmişti bu kız?

Sonra bir an için parkta ilk gördüğünde önemsemediği şey geldi aklına. Tardis’in ufak yok oluşu. O bunu bir göz yanılmasına bağlamış olsa da öyle değildi. Panelden seyahat defterini kontrol etti. Tardis’in gittiği yerlerden birinin arasında Shada da bulunuyordu. Gyrlien Leydisinin koğuşu.

-----------------------------------------------------------------------------------

Anna kaçıncı baygınlıktan kalktığını bilemiyordu artık. Zaman kavramını yitireli uzun zaman oluyordu. Ama odanın sürekli değiştiğini biliyordu. Terk edilmiş depodan eski kiralık bir eve dönüşmüştü. Bu kadar rahat tema değişimi ona hayatının en karanlık günlerini hatırlatıyordu. Ancak orada olmasının imkansız olduğuna emindi. Gyrlien Leydisi Medusa tutuklanmış ve en korunaklı hücrelerden birine tıkılmıştı. Her ne kadar o da gerçekliğe bağlı olsa da onunla yanlış evrende karşılaşmışlardı.

-Tatlım. Bu kadar oyun yetmez mi artık? Hadi yeterince eğlendik. İş konuşalım artık Cryovolcano Denetçisi.

Bu kesinlikle Leydi’ydi. Şimdi o cinsiyet ayıramama nedenini anlamıştı. Yılanlarıyla konuşuyordu. Kafasındaki onlarca yılan onun zihnini emmeye başlamış olmalıydı. Yavaş yavaş ondan konuşma yetisini alacaklardı. Buna rağmen Leydi onlardan vaz geçmiyordu.

-Ne o? Yine yerine hapse tıkılmamı mı sağlamaya çalışıyorsun?

-Ah. Keşke. Ama o numarayı bir kez yiyorlar maalesef , canım.

-Neden burdayım?

-Çünkü duyduğum kadarıyla Doktor’un düşmanlarından biriyle aranda bir bağ varmış.

Anna onun Spark’tan bahsettiğini anlasa da onun düşman ilan edilmesi hoşuna gitmemişti. Tepki vermedi.

-Ve o düşman bizzat Omega tarafından kötülük merkezinde, bir kara delik manzarası ile büyütülmüş.

Anna konunun hoş bir yere ulaşmayacağından emin gibiydi.

-Evet?

-Şimdilerde davam olacak. Bir avukata ve tanığa ihtiyacım var.

Doctor, Who Am I? | Türkçe | DWHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin