35

732K 13.8K 464
                                    

 Bugün de sıradan günlerden biri sevgili yeni başladığım defter parçası.

Sana böyle hitap etmek kaba mı bilemiyorum. Muhtemelen sana düzenli olarak yazamayacağım ve sonra da yavaş yavaş unutulacaksın o yüzden samimi olamıyorum sanırım. En azından ilişkimizin boyutunu ve ne zaman ne olacağını kestirebiliyoruz. Bu yüzden sanırım seni sevdim. Ama hayatta her şey bu kadar açık ve net değil.

Ciddi anlamda bir bilinmezliğin içinde boğuluyorum. Mutlu olmak için yaptığım şeyler var. Birlikte olduğumda eğlendiğim insanlar da var. Ama bir şey var ki! Tam kafamın içinde... Gitmiyor. Bazen onu ört pas etsem de hep orada. Hissediyorum.

Onun orada durup aslında benden o kadar bağımsız olduğunu bilmekse tam anlamıyla bir kaos.

Nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Asıl zavallı olansa ondan kurtulmak istediğimi sanmıyorum. Öyle bir yeri işgal etti ki... Tam merkezde. Şimdi o gitse de oraya başka bir şeyi yerleştireceğimi sanmıyorum. Bu konuda kendime güvencem okyanus dibinde!

Güçlü bir kızım. Buna inanıyorum. Hayır onsuz yaşayamıyor değilim. Başkalarıyla mutlu olabiliyorum.

Onsuz uzun bir süre eksik yaşarım gibi geliyor. Sonra o boşlukla yaşamaya alışırım gibi.

Gelecekle ilgili ne istediğimden emin değilim. Şu an onun yanında olmak, onunla konuşmak istediğimi haykıran hücrelerim var ama.

Ben gidebilirim. O da gidebilir. İkimiz de aynı zamanlarda başka şehirlere gidip burayı, bizi terk edebiliriz. Bunun yanlış olmayacağına inanan ebeveynlerim beni bizden mi ondan mı korumaya çalışıyor bilmiyorum. Dışarıdan bakınca tehlikeye o kadar mı yakın gözüktüğümüzü de bilmiyorum ama sanırım ben de annemin Kemik'ten birileriyle görüşmesini istemezdim.

Meriç gitmek istiyordu. Giderse onun için de Kemik olmazdı artık.

Gitmek istemesi bir umut var anlamına mı geliyor? Burada, Kemik'te kaybolmak istemiyor belki de. Evet! Öyle olmalı! Onu aramalıyım!

Kalemi bir kenara bıraktıktan sonra telefonu elime alıp aradım.

"Söyle!"

"Çok kabasın. Uçaktan indin aramadın bile. Nasıl olduğunu merak edebileceğim aklına geldi mi? Heyecanlı mısın yarışma için?"

Sitede yazılanlardan sonra Cansu'ya biraz çıkışsam bile bu durumu büyütmeme kararı alıp çabuk toparlanmış ve sorun yok gibi davranarak herkesi de buna ikna etmiştim ama gerçek değişmiyordu.

"Merak ettiğini sanmıyorum. Bugün seninle konuşmak istemiyorum."

Az önce bir düşünceyle yükselmiş duygularım tepetaklak yere düşerken "Neden?"diye sordum.

"Hiçbir şeyi ciddiye almıyorsun çünkü! Okulda kendini görünmez mi sanıyorsun? Semih ile baş başa kalmalar başkalarının kulağına gidebilir. Aklına geliyor mu bunlar?"

Bunları nasıl...

"Benim için endişeleniyor musun?"

"Kapatıyorum Kayla!"

"DUR!"

"Durmam için bir neden yok."

"Var! Sana bir şey söylemem lazım. Çok önemli! Duracak mısın?"

Teknik olarak hala kapatmaması duracağı anlamına çıkabilirdi.

Bir saniye. İki saniye.

"Söyle."

Kötü Çocuk I & IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin