Asalak Fenomen

By mervegnr_

4.1M 346K 178K

Sivri diliyle eleştiri videosu çekip paylaşan Feyza Soysal'ın bu sefer hedefinde; işine karışılmasından hazze... More

-TANITIM-
1- Sölenter
2- Beklenmedik mail
4- Ceza
5- Cereyanda kalma
6- Asalak fenomen
7- Güzelliğine (!)
8- Sağlıkta şiddet
9- Yemek teklifi
10- Torpilli
11- Kahve diyeti
12- Kahverengi
13- Nişan alışverişi
14- Narsist
15- Yoğurt
16- Osman
17- Yanık
18- Yangın merdiveni
19- İlk öpücük
20- İlk randevu
21- Zeki narsist bir polyanna
22- Ömrünü uzatmak istemiyor musun?
23- Zehirlenmişti
24- Mide lavajı
25- Sölenter Poyraz
26-Kan
27- Yeni Video
28- Altı yüz elli yedi
29- Kardeş kavgası
30- Fotoğraf
31- Aşk
32- Çorba lekesi
33- Lütfen para at kutusu
34- Ferhat Aydoğan
35- Doğum günü
36- Skandal
37- Gelip geçici
38- Bir yabancı gibi
39- Pişmanlık
40- Kurumuş boğazım
41- İlayda
42- Fakat korkma, geçecektir
43- Seksen bir gül
44- İstenmeyen akraba
45- Hamile mi?
46- Dokunma bana
47-Çıkmaz
48- Moruk
49- Kahvaltı
50-Sana hâlâ aşığım ya!
51-Âşk
52- Kalbim sıkışıyor
53- Yakalanmak
54- Beklenmedik karşılaşma
55- O
56- Kavga
57- Nezarethane
Final- Anne oğul

3- Doktor oluyorum!

79.1K 5.3K 929
By mervegnr_



**

Heyecan, mutluluk, umut...

Ve tüm bu hissettiklerini sönük bırakacak bir kaygı...

Maili ilk okuduğunda hatta defalarca kez tekrar okuduğunda aklına bir kez bile gelmeyen belki kandırıyorlardır düşüncesi başını yastığa koyduğu an zihninde yıldırım etkisi yaptı.

Neden diye düşündü? Amacı neydi, bundan yararı ne olabilirdi?

Adamın gerçekten var olup olmadığını öğrenmek için Google'da ismini arattı. Biri onunla dalga geçiyor olabilirdi. Ne de olsa bin bir insanla sınav sonuçlarını paylaşmış, hatta bir güzel de sistemi eleştirmişti.

Ferhat Aydoğan'ın ismini arattığında karşısına altmışlı yaşlarda, ağırlaşmış saçları ve sakalsız yüzüyle yaşlı bir adam çıktı. Ona attığı mailden dolayı mıydı bilmiyordu ama, o an yaşlı adamın yüzü çok nurlu gelmiş, gördüğü gibi de ısınmıştı.

Özel Aydoğan Hastanesinin sahibiydi, başarılar kısmı idol alınacak kadar doluydu. Aldığı ödüller, yazdığı makaleler... Yaptığı bir ameliyatla dış basına bile çıkmıştı.

Adamın bir kanala verdiği röportajı izledi. Eğer maili atan kişi gerçekten de Ferhat Aydoğan'sa, onu kandırdığını düşünmüyordu. Yine de tüm kaygılarını yok etmek için mailin sonuna bıraktığı telefon numarasını aradı.

Sponsordan emin olmadan ailesine söyleyip onları boşuna umutlandırmak istemiyordu. Zaten şu an babası, bu sinirle kabul etmesine bile izin vermezdi. En iyisi sakinleşmesini beklemekti.

Telefon üçüncü çalışta açıldığında "Alo," dedi heyecandan titreyen bir sesle. Sonra adamın konuşmasına fırsat vermeden "Ferhat Aydoğan'la mı görüşüyorum acaba?" diye sordu.

"Evet, siz kimsiniz?"

"Ben, Feyza Soysal. Attığınız mail hakkında sizinle konuşmak istedim."

Yaşlı adam sanki hatırlamak istercesine birkaç saniye sessiz kaldığında Feyza o sessizliğin altında ezildi.

"Feyza Soysal," dedi yaşlı adam. Sesinde sanki aklından çıkmış da sonradan hatırlamanın verdiği bir sevinç vardı. "Umarım olumlu bir geri dönüş yapmak için aramışsındır."

Gülümsedi Feyza, ama bu gülümseme dudaklarında çok kısa bir süre kaldı ve gerginliğini belli edercesine "Sponsor olma konusunda ciddi misiniz?" diye sordu.

Hayır, dese oturur ağlardı.

Bu fikre, tıp okuyabileceğine sonuç olarak da doktor olacağına kendini o kadar alıştırmıştı ki bir anda aksi olursa toparlanması imkânsız olurdu.

"Şüphen olmasın. İçin rahat edecekse sözleşme imzalarız. Hatta çok daha iyi olur, böylece ailenin de senin de aklın kalmamış olur."

Gerçekten de sözleşme hem ailesinin hem de kendisinin içinin rahatlaması için iyi olurdu ama hâlâ adamın ona bu kadar çok yardımcı olmak istemesinin nedenini anlayamamıştı. Bu devirde kim kime, böylesine bir yardımı yapardı ki?

"Bunun karşısında bir şartınız olacak mı?" diye sordu. Adamın ödeyeceği meblağlar, azımsanmayacak kadar büyük olduğundan içindeki kuşkuyu susturamıyordu. Annesinin izlediği dizilerde para karşılığı adamların sunduğu şartlar hiç de masum değilken, susturması biraz zordu.

"Tabii ki," dedi yaşlı adam. Feyza'nın o an, yüzü bembeyaz kesildi. Ağzına kadar gelen küfürlerini adamın "Tüm bunların sonunda seni alanında uzman, iyi bir doktor olarak görmek isterim," demesiyle yuttu.

Güldü Feyza ama bir yandan da ağladı.

"Neden bunu yapıyorsunuz ki?" diye sordu. Sesi ağladığını belli edercesine titremişti.

"İnsan büyük bir tutkuyla kurduğu hayallerini gerçekleştirmeli yoksa ömür boyu içinde hep bir ukde kalır. Elimde sana yardım edebilecek bir güç varken yalnızca seyirci kalmak istemiyorum, hayallerini gerçekleştir istiyorum."

Burnunu çekerek konuşmaya çalıştı Feyza ama adamın konuşmasındaki samimilikten sonra boğazındaki düğüm daha da büyüyerek konuşmasını engelledi. Dudaklarının arasından kaçan hıçkırıkla "Kusura bakmayın," dedi.

Sonrasında telefonda birbirini tanıttılar, daha çok yaşlı adam konuştu. Haftaya Eskişehir'de olan sempozyuma giderken Bilecik'e uğrayabileceğini o zaman sözleşme işini yüz yüze konuşabileceklerini söyledi.

Telefonunu kapattıklarında Feyza artık eskisinden de çok heyecanlıydı. Sanki sınav sonuçları şimdi açıklanmış ve istediği sıralamayı yaptığını öğrenmişti. İçi içine sığmıyor, mutluluğunu herkesle paylaşmak istiyordu. Kaybetmeye alışıktı, başarısızlığa, yenilgiye...

Ama şimdi tam tersi olunca ne tepki vereceğini bilememişti.

Salona çıkıp babasıyla yüz yüze gelmeye çekindiği için ablasına mesaj atarak onu acil odasına çağırdı.

Ablası "Ne oldu?" diye içeri girdiğinde Feyza direkt olarak heyecanlı bir sesle "Doktor oluyorum, doktor!" dedi.

Ceylan'ın gelen mailden haberi olmadığı için kardeşini endişeli bakışlarla izlerken Feyza telefonunu çıkarıp gelen maili ablasına gösterdi.

"Al oku."

Ablası çatılan kaşlarıyla ses etmeden maili okumaya başladı ve her okuduğu cümleyle kaşları daha fazla çatıldı. İlk okuyup bitirdiğinde okudukları karşısında Feyza kadar heyecanlanamamıştı çünkü kafasında felaket senaryoları dönüp durmuştu.

Ya kandırıyorsa ya karşılığında ahlaksız bir şartı varsa, ya delinin tekiyse...

Telefonu kaldırarak maili kastedercesine "Emin miyiz bundan?" dedi düz bir ifadeyle.

"Araştırdım, hatta az önce adamla da telefonda konuştum. Doğru söylüyor, eminim. Sözleşme de imzalayacağız."

"Karşılığında ne isteyecekmiş söyledi mi?"

"Bir şey istemiyor sadece iyi bir doktor ol, yeter dedi."

"Doğru söyle," dedi Ceylan onun gözlerine bakarak kardeşinin bir şey saklayıp saklamadığına emin olmaya çalıştı. "Ahlaksız bir şey falan is-"

"Saçmalama Ceylan ya, ben öyle bir şeyi kabul eder miyim!"

"Ne bileyim, korkarsın falan söyle-"

"Ne diye korkacağım ya," diyerek sözünü kesti. Anlamıyordu, karşı taraftan bakınca tıp okumak için her şeyi yapar gibi mi duruyordu? Dört yılını tıp okumak için kiralasa bile, tıp okumadan da yaşamına devam ettirebilirdi. Hep bir yanı eksik kalacak olsa dahi, evet, bunu yapabilirdi.

Ablası konuyu "Ne konuştunuz adamla?" diye sorarak değiştirdiğinde Feyza heyecanla konuştuklarını anlatmaya başladı. Anlattıkça da ablasının kafasındaki tilkiler sustu ve çok da olmasa onun heyecanına ortak oldu.

Konuşmalarının ortasında "Babam hala sinirli mi?" diye sordu, Feyza.

"Çorbayı bile dövecek gibi içiyordu."

Dudaklarını birbirine bastırdı, babasına sponsor bulduğunu daha doğrusu sponsorun onu bulduğunu söylediğinde vereceği tepkiyi hiç kestiremiyordu. Şu an sinirli olduğu için doğru düşüneceğini sanmıyordu ama, sinirleri yatıştığında en az onun kadar da sevineceğine emindi.

Hatta belki de ondan çok sevinirdi.

Nihayet, ona doktor kızım diye seslenmesinin altını doldurabilecekti.

Akşam olduğunda annesini odasına çekerek sponsor olayını bir de ona anlattı. Herkesin nabzını tuttuktan sonra, babasına da anlatacaktı fakat anlatmak için şu an babasının sinirinin geçmesini bekliyordu. Eğer başta hayır derse sonrasında evet dedirtmek çok daha zor olurdu.

Annesi her söylediği şeyin altından başka bir şey ararken o, her sorduğu soruya mantıklı cevaplar verdi ve en sonunda annesi derin bir nefes aldı. Bakışları camdan dışarıdayken "Babana söylemeyelim," dedi düşünceli bir tavırla.

"Neden?"

"Şimdi sinirli, hayatta izin vermez. Biliyorsun nasıl bir adam olduğunu, bir kez hayır dedi mi evet dedirtene kadar canımız çıkar. En iyisi tercihler bitince söylersin."

"Sonradan öğrenince kötü hisseder. Video olayı mahallede bir durulsun o zaman söylerim."

Annesi dalga geçer gibi güldü.

"Mahalle durulur mu sanıyorsun? Gün geçtikçe dedikodunun dozunu arttıracaklardır onlar, eh babanın siniri de tavan olur. Tercihler bittikten sonra söylememiz en iyisi."

Feyza kararsız bir şekilde annesine bakarken yatakta oturuşunu değiştirerek kırdığı dizini kalçasının altına aldı ve ablasına döndü.

"Sence?" diye sordu.

Ablası da annesine katılarak "Bence de tercihler kapandıktan sonra söyle," dedi.

O hâlâ babasının siniri yatıştıktan sonra ona söylemelerinin daha iyi olduğunu düşünüyordu. Birkaç kez daha söyleyelim bence, dedi annesine ama annesi her seferinde babanın huyunu biliyorsun diyerek onu susturdu.

Tüm gece boyunca düşündü Feyza.

En sonunda annesine hak verdi. Babası paralı diye göndermek istemeyebilirdi. Durumu iyi değil diye, zengin çocukların yanında kendisini küçük hissedebileceğini düşünebilir ya da daha birçok şeyi...

En iyisi tercihler kesinleşince söylemekti.

Bir hafta sonra Ferhat Aydoğan'la yüz yüze görüştüler ve o gün sözleşmeyi yazıp imzaladılar. Okul, yurt, ulaşım, yemek masraflarını bile karşılıyordu.

Üstelik ona "Doktor Hanım," diye seslenmiş, şakasına odan bile hazır demişti.

İlk defa doktor olmaya bu kadar yakınlaştığını hissediyordu.

Elinde sözleşmeyle eve dönerken tüm yol boyunca gördüğü herkese tıp okuyacağını söylememek için zor tuttu kendini. Öyle bir heyecandı ki ondaki, paylaşmasa içinde bir bomba olup patlayacak ve parçalara ayrılacaktı.

Kapıyı çaldığında karşısında ablasını göreceğini düşündüğünden elindeki sözleşmeyi sevinçle yüzünün önüne kaldıracaktı ki kapıyı babasının açmasıyla hızla elindeki kâğıdı arkasına sakladı. Olduğu yerde buz kesti.

"Nereden geliyorsun?"

**

ig: merveegnr_

tw: mervegnr_

Twitter'da #asalakfenomen etiketini kullanabilirsiniz 🌸💓

Continue Reading

You'll Also Like

243K 16.8K 31
YARIM KALAN HESAPLAR GÜN YÜZÜNE ÇIKTIĞINDA BU KEZ SON OLDUKÇA KANLI OLACAK... Kaybın acısı hala yüreklerdeyken her şey daha katlanmaz hissedilir. S...
18.2K 1.1K 20
Bir araba kazası her şeyi değiştirir. Tıpkı Bulut Akın'ın hayatını değiştirebileceği gibi. Araba kazasından sonra Bulut hastaneden kaçma girişimind...
22.3K 1.3K 9
Sevdiği adamla geçirdiği bir gece sonucu hamile kalan Umay Uzel, Yiğit Ali'yle evlenir. Kocasının da onu sevdiğini düşünerek sürdürdüğü evliliğini ve...
239K 11.1K 35
Not: Kızıl Gece serisinin ilk kitabıdır. Bu kitap final yapmış ve ikinci serisi profilimde bulunmaktadır. • "Arabamın dibinde sümüklü gibi ağlayan bi...