"Hatırlıyorum komutanım"

"Kaan bir ara kamptan almıştık daha sonra tekrar başka bir kampa gönderilmiş ve şu an dan ondan haber alınamıyor. Ailesine haber bile veremedik. "

"Kaç saattir haber alamıyorsunuz komutanım. "

"Bir haftadır haber alınamıyor Kaan dan "

"Komutanım bu kadar niye beklediniz arama emri çıkarılması için "

Bir haftadır eğer deşifre olduysa kim bilir neler yaparlardı ona.

"Yeni haberim oldu benim de Ankara dan geldi görev. Detayları için toplantı yapılacak. Sen timi toplayıp harekat merkezine gel"

"Emredersiniz komutanım."

***********************************************************

"Kendisine bir haftadır ulaşamadığımız Kaan Tok için Uludereye gideceksiniz. Helikopter sizi bir yere kadar bırakacak fakat geldiğinizin bilinmemesi amacıyla geri de bırakacak size. Koordinatlar verilecek size."

"Komutanım eğer deşifre olduysa sizce Kaan yaşıyor mudur"

"Eğer şehit olduysa naaşını istiyorum sizden anlaşıldı mı asker"

"Emredersiniz komutanım."

"Size güveniyorum kendinizi yaralamadan geleceksiniz buraya ya da bir tane de ben sıkarım haberiniz olsun."

"Bilmez olur muyuz komutanım siz hiç yapmasanız bile komutanım sizin kefiliniz gibi sıkıyor valla" deyip bana bakan diğerleri ile sanki benden bahsetmemişler gibi etrafıma bakındım.

"Bu sefer Gökçeye bırakmam o zaman"

"Emredersiniz komutanım."

/////////////////////////////

"Helikoptere bin"

İlk tim daha sonra ben helikoptere bindim. Kapılar kapanınca silahımı yana koydum.

" Kendinize dikkat edeceksiniz tamam mı kimsenin dikkatinin bozulmasını istemiyorum. Anlaşıldı mı"

"Asıl sen dikkat edeceksin kendine Gökçe sabahtan beri deli oldum bunu kim yapar diye . Benim kardeşime. Benim. Hangi it böyle bir şeye cesaret edebilir bilmiyorum. En son kimin kuyruğuna bastık kızım biz ."

Endişeyle konuşmasına devam ederken yanında ki tek boş yere oturdum.

"Sen beni mi düşünüyorsun yerim be seni" deyip yanaklarını sıkmaya başladım. Ellerimden kurtulmaya çalışıp bir yerden de beni gıdıklama çalışıyordu pislik.

"Bak ikimiz de aynı anda bırakacağız tamam mı" deyince kafasını salladı.

"Bir iki üç bırak " deyince aynı anda bıraktık.

"Gökçe yanaklarım inşallah kızarmamıştır" deyip diğerlerine döndü.

"Kızarmış mı lan" dedi kızarmış yanakları ile. Arkada kafamı olumsuz anlamda salladım söylememeleri için.

"Yok komutanım hala beyaz ne kızarması dimi Taner"

"Tabi komutanım kızarmak da ne beyaz hala. Kırmızı diyen halt etmiş " dediklerinde resmen yavaş çekimde bana döndü şirince gülümsedim.

"Ulan seni var ya çatlayana kadar gıdıklamam mı ben " deyince hızla ayağa kalkıp zaten kısa mesafede olan Hazarı kaldırıp arkasına saklandım.

"Ediz bak affet beni bir daha yapmayacağım söz"

"Bu kaçıncı söz lan her defasında bunun için söz veriyorsun ve tutmuyorsun şirine" dediğinde sinirle ona baktım.

KARTAL TİMİ ( ASKIDA )Where stories live. Discover now