20.BÖLÜM

6.3K 343 31
                                    

Gözlerimi açtığımda ağrıyan başım ile odada tek başımaydım. Dikkatli bir şekilde oturur pozisyona geçince kendimi incelemeye başladım.

Sağ kolumda bir sargı vardı. Sırtımda kendini hissettiren bir ağrı ve yüzüme dokunduğumda da sol kaşımda ve dudağımda bant olduğunu gördüm.

Ayağa tamamen kalktığımda ilk başım dönse de sonra toparlamıştım. En son Afra nın doğumu başlamıştı. Endişeyle kapıya gittiğimde kapıda kimse yoktu. Seri adımlar ile koridorun sonuna gittiğimde bir kaç hemşirenin konuştuğunu gördüm.

"Pardon arkadaşım gelmişti. Doğum için. İsmi Afra KAZAN nerede biliyor musunuz" dediğimde hemşireler ilk bana baksa da sonra beni cevapladılar.

"Resepsiyonda ki görevli size yardımcı olacaktır hanım efendi."

"Bakın şu an kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Buraya ikimiz birlikte geldik onu bulmam gerekiyor."

"Siz saldırıya uğrayan kişiler misiniz." dediğinde onu kafam ile onayladım.

"Bir üst kata çıkın hanım efendi geçmiş olsun" dediğinde teşekkür edip asansörü çağırdım.

Asansör hala gelmeyince sinirle merdivenlerden çıkmaya başladım. Yavaş yavaş çıksam da sırtım çok ağrıyordu. Başımın dönmesi ile duvara tutunup bekledim. Kendime geldiğimde merdivenleri çıkmayı bitirmiştim. Etrafta bir çok kişi vardı. Ne oluyordu.

Afraya bir şey mi olmuştu yoksa. Bir sürü asker ve polis bütün koridoru kaplamıştı resmen. Zorlukla yürümeye devam ederken bizimkileri gördüm.

Bizim tim ,polis bir kaç kişi ve Kahraman birlikte bir şey konuşuyorlardı. Beni ilk gören Kahramandı. Yanıma seri adımlar ile gelip birden sarılınca iki kolum havada kalmıştı.

"Ne oluyor ya" diye söylendim.

Kahraman benden sevinçle ayrıldığında Afra ve Berilin iyi olduğunu anlamıştım zaten. Kahraman bütün gücü ile gülümserken benim de ondan eksik kalır bir yanım yoktu.

"Afra nerede"

"Odada biraz önce uyudu o da seni soruyordu. Ben çok teşekkür ederim Gökçe duyunca deliye döndüm. Çok teşekkür ederim " deyip tekrar sarılınca bu sefer sarılışına bende karşılık vermiştim.

"Şunu söylemeliyim ki dayak yiyen benim Kahraman " deyip güldüm.

"Eğer o adam seninle uğraşmasaydı Afraya zarar verecekti"

"He yani bana teşekkür etmenin sebebi dayak yemem he vay be " deyip olayı alaya aldığımda bana göz kırptı.

Birden birinin sarılması ile yine sarsılmıştım ve bu sefer sırtım yanmıştı resmen.

"Ah "

"Komutanım yavaş ya"

"Kusura bakma kızım ya bir an kendimi tutamadım "dediğinde bu sefer ben sarılmıştım Tuna komutana. Anında kolları bana sarınca rahat yerimde derin bir nefes aldım. Baba kokuyordu be.

"İyi ki Baharın yanındaymışsınız yoksa şuan Baharı aramaya çalışıyorduk. "

"Tuna amca Bahar teyzemi görecektin ben ona saklan dememe rağmen saklanmadı. Ben dayak yerken birden bir melek gibi arkamda belirdi ve adamı tavayla nakavt etti." deyip güldüm.

"Detaylı bir şekilde olayı konuşacağız"

"Komutanım sarışın adamı aldınız değil mi" dediğimde beni kafası ile onayladı.

"Olay yerinde ki herkesi aldık evin içindekiler toplam yedi kişiydiler. Dışarıda ise yedi kişi vardı."dediğinde kafam ile onayladım.

"Eve yedi kişi girdi doğru ama asıl önemli olan o adam. Adamı etkisiz hale getirdiğimde diğer adam onun delinin en iyi adamı olduğunu söyledi fakat adam beni tanımıyordu. Hala anlamış değilim"

KARTAL TİMİ ( ASKIDA )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin