43.BÖLÜM

3.1K 226 76
                                    

Şuan tabi ki de huzura erdiğimiz daha doğrusu erdiğim yerdeydik.  Nerede miydik ? Tabi ki de dönerci. 

Ambulans da  koluma giren cam parçaları çıkarıldıktan sonra pansuman yapılıp güzelce sarılmıştı. Sonra daha fazla ısrarlarıma dayanamayıp dönerciye gitmiştik. Bütün tim boş olan mekanı doldurmuş dönerlerimizi yiyorduk. 

"İyi ki gelmişiz be komutanım baya oldu döner yemeyeli" diyen Yiğit ile bilmişce gülümsedim. 

"Demiştim ben size hem döner sevilmez mi be" 

İki lavaş dürüm yemiştim ve tam anlamıyla tıka basa doymuştum, canım çekmişti bir kere tamam mı?

"Anladık Gökçe döneri sevmeyen ölsün" deyince gülerek onayladım. 

Tuna komutan dönerden başını kaldırıp Yiğit'e katıldı.

"Bahar izin vermiyordu dışarıdan yemek yememe. Neymiş sağlıksızmış. Bakın çok da güzel"  dediğinde Ediz'in Tuna amcaya bakışlarına güldüm. O nasıl bakış be. 

"Baba anneme bu söylediklerini büyük bir yalınlıkla söyleyeceğim" dediğinde Tuna amca kaşlarını çatarak baktı. Sıkıysa söyle gibi bakıyordu. Bu  bakışlara itiraz etmek cesaret isterdi. Ne yazık ki Ediz in Tuna amcaya karşı bu cesareti yoktu. 

"Şey ya tabi ki aramızda baba ya. Benden laf çıkmaz merak etme"

"Çıkması benden çok seni zarar uğratır canım oğlum." dedikten sonra zaten diyecek başka bir şey kalmamıştı. Biz gülmemek için kendimizi sıkarken Ediz ise babasına karşı gelemediği için bozulmuştu.

"Doydun mu güzelim" 

"Doydum doydum "

"Paket yapalım mı evde de yemek ister misin"

"Yok ya taze en güzeli canım çekerse geliriz tekrar " deyip şirince gülümsedim. Bu gülümseme benden biraz çekeceksin gülümsemesiydi. Hazar da tabi bunu anlayacak kadar zekiydi.

"Ağzıma sıçacaksın dimi" 

"İtinayla"

Bakışmamızı Tuna amcanın konuşması bölmüştü.

"Doydun mu kızım" 

"Doydum Tuna amca biraz geç yedik sindiririz inşallah "

"Sindirirsin ya ne olacak bir dürümden hem sen üç canlısın" dediğinde gülümsemekle yetindim. Yiğit telefonunu bakınca gözleri büyümüştü. 

"Komutanım Bahar teyze arıyor" deyince Tuna amca hemen oturduğu yerde dikleşti. Karısının aradığını duyduğunda bile adam nasıl korkuyordu. Kadın senin sağlığın için yeme diyorsa yeme dimi ya. 

"Ver bakayım "

Telefonu aldıktan sonra yanımızdan ayrılmıştı. 

"Evden aceleyle çıktık merak etmişti. Telefonlarımız da evde kaldı."

"Haklı endişelenmekte. "

"Allah tan son anda gördüm yine de. Yatak odasında olmamızda büyük şanstı. "

Salonun ışığı kapalı ve televizyonun açık olduğunu görünce bizi orada zannedip en çok oraları vurmuşlardı. Tabi sonradan fark etseler de ilk etapta oraya isabet ettirmeleri bizim açımızdan iyi olmuştu.

"Bu akşam bizde kalın. Annem bırakmaz zaten hem de şimdi her yer karışık en iyisi bizde kalmak" 

"Yok sizi rahatsız etmeyelim ya karargaha gideriz" deyince kaşlarını çatarak  baktı Ediz.

KARTAL TİMİ ( ASKIDA )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin