Bölüm 32- ''Kızamık''

3.7K 221 71
                                    

''Benim bir sandığım var, babamdan yadigar. Birde üzerinde meleği var, geçmişimden oyalı. El değdirmedim ona, gelin olalı. ''-Nefes 🕊



Deniz, Balımın gözleri önünde işaret parmağını bir sağa bir sola doğru sürüklüyor, odağını kontrol ediyordu. Eli yine Balımın bileğinde nabzının üzerindeydi. Vücuduna bakıyor, herhangi bir şey olup olmadığını kontrol ediyordu.

''İyiyim iyiyim.'' dedi Balım, panikle ona bakan Yiğit, Maya ve Deniz'i telkin etmeye çalışarak. ''Sadece kulağım çok az duyuyor gibiydi. ''

''Olmaz böyle hastaneye gidicez. '' diyen Yiğit, olabildiğince sıkı sardığı Mayaya baktı.

Hepsi şok içindeydi. Mekana silahlı bir saldırı olmuş, kimse yaralanmamış olmasına rağmen korkunç bir telaş yaşanmıştı. Etrafa doluşan kırmızı mavi ışıklar ve neler olduğunu anlamaya çalışan polisler arasından Ali koşarak yanlarına geldi.

''İyi mi herkes? '' dedi. Kireç gibi olan yüzüyle, tek tek herkesi yokluyordu.

Maya, Ali'nin sesini duyar duymaz Yiğitten ayrılıp, ayağa kalktı. Ali'ye sarıldı ve ağlamaya başladı.

''Tamam kızım, tamam yok bir şey. Bak geldim ben, bitti tamam mı? '' diyerek sırtını sıvazladı Maya'nın Ali.

Maya sıkı sıkı tutunuyordu Ali'ye. Sanki tüm korkusu, çırpınan kalbi ancak böyle teselli oluyor gibiydi.

Deniz şaşırarak izledi gördüğü yabancı adam ve kuzenini.

''Balım sen iyi misin kızım? '' dedi Ali bir yandan da, yerde nefes nefese kalmış Balıma bakarak.

''Herifler buradan girmiş abi. Balım buradaydı. Yakınında ateş etmişler. '' dedi Yiğit, sıkıntılı ve gergin bir ifadeyle ayağa kalkarak.

Mekandan ağlayarak çıkan kızlar, tedirgin erkekler, patlayan camlardan dolayı yaralananlar polisler ve sağlık ekipleri tarafından çıkarılıyorlardı.

Deniz de ayaklanıp gelen ambulanslardan birine doğru ilerledi.

''Arkadaş kim? '' diye sordu Ali, arkasından.

Maya soruyla birlikte kafasını ağır ağır Ali'nin omzundan ayırdı.

''Deniz. Benim kuzenim. '' dedi içini çeke çeke.

''Kuzenin mi? E niye söylemedin kızım, geldiğini bilsek ağırlardık. ''

''Biz ağırladık abi. '' derken, sağlık ekipleriyle konuşan Denizi izlemeye koyuldu Yiğit. Bakışlarına parça parça kuşkular düşüyordu.

''Gidebilir miyiz artık buradan lütfen. '' dedi Balım, biraz daha yüksek çıkan sesiyle.

''Yiğit, oğlum siz şimdi buradan bir ekiple eve gidin. Üstünüzü başınızı değiştirin sonra doğru bize geliyorsunuz. Mustafa amcanlar aşağıdaki köye düğüne gitmişler, babanlar zaten ortada yok. Bu gece yalnız bırakamam sizi. '' diyerek, polis memurlarından birine işaret verdi Ali.

''Abi haber vermedin dimi kimseye bak. Telaş ederler. ''

''Oğlum senin aklın kesiyor mu böyle bir şeyi? Ortalık yangın yeri, kimin haberi olmaz bundan? Amcan iki saate kalmaz öğrenir. İşlemleri bitireyim ben gidicem konuşmaya. Hadi dediğimi yap, bize geçin. ''

Her şey çok çabuk oluyordu. Maya ve Balımın gözleri bir ara birbirlerine değdi. İkisi de ne olup bittiğini anlamayan ama deli gibi korkan kalpleriyle selamlaştılar. Bugün yaşadıkları şey belki de yıllarca unutamayacakları bir şeydi. Olup bitmişti ama bitmiş olduğu hissi hiç inandırıcı değildi.

Ay ŞahitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin