İHANET 47.BÖLÜM

58.6K 2.5K 447
                                    

S e v i l i y o r s u n u z 💙

Bol bol yorum istiyorum canımlar bu düşüş gerçekten ponçik kalbimi kırıyor. Oyları da yükseltirsek harika olacak...

İnstagram: yagmurtaslakk / Alıntı duyuru gibi bilgilendirmeler için hesabımı takip edebilirsiniz.

Çisem'den

Alparslan'la giriştiğim mücadeleden galip çıkmıştım ona gücümü tehditlerini ve oyunlarını görmezden gelerek  göstermiştim  bu harika bir histi. Ne yaparsa yapsın karşımda şansı yoktu bunun o da farkındaydı. Şimdi tek mücadelem kızımın temelli velayetini almak olacaktı. Onuda alacaktım inanıyordum. Kızıma sokuldum. Elimle teninin ısısını kontrol ederken burnumu boynuna sürtüp kokusunu derin bir nefesle birlikte içime çektim. Olandan bitenden habersizdi. Aslında böylesi onun açısından çok daha iyiydi. Babasının yaptıklarını bilmemesi nasıl  bir insan olduğunu anlamayacak kadar ufak olması... Aklının erdiği zamanlarda yaşamış olsaydık tüm bunları üzülmesine engel olabilme şansım imkansız olurdu. Kızımın zarar görebilecek olma düşüncesine bile tahammül edemezken her şeyin tam zamanında bitmiş olması beni derinden rahatlatıyordu. Huysuz mırıltılar çıkarttı. Büzdüğü alt dudağına dokundum. Havada yakaladığım minik ayaklarını avuçlarımın arasına alarak okşadım.

“Ne oldu annecim.” Dudağımı büzüm. Elimin tersiyle yanağını okşarken cam gibi parlayan mavi gözlerine bakıyordum. Üzerinde belirli bir huysuzluk vardı. Arada çıkan ateşini dişe bağlasam da normal bir durum mu sayılırdı emin değildim. Bugün de gözlem yapıp yarın kontrole götürecektim kesinlikle.

İki kere kapı tıklatıldı. Başımı girişe çevirdim sanki arkasında duran kişiyi görebilecekmiş gibi kapıya bakarken yataktan doğruldum. Asaf'ın gelmiş olabileceğini düşündüğüm de kalp ritimlerim hızlanmış  heyecanlanmıştım. “Gel.” Dedim heyecanım sesime yansımıştı. Kapı açıldı gelen kişi gelmesine pek ihtimal vermediğim Ceylan’dı. Şaşırdığımı inkar edemezdim. Ciddi anlamda bir şaşkınlık vardı. Abim aşağıdayken Ceylan’ın yanıma gelmesi benim açımdan şaşkınlık yaratan bir durumdu. Başımı yeniden kızıma çevirip umursamaz bir tavırla, “Ne oldu?” diye sordum. Ona kırgınlığım beni yok saymaya devam ettiği sürece geçmeyecekti. Aşkını arkadaşlığımızın önüne geçirmeye devam ettiği sürece eskisi gibi olabileceğimizi sanmıyordum. Ben abimle olmasına karışmıyordum ki bu beni zaten ilgilendirmezdi mutlu olmaları benide mutlu ederdi ama Ceylan'ın bir adama dalıp gerisinde kalanları unutması zoruma gidiyordu kabullenemiyordum.

“Bir şey mi olması gerekiyor yanına gelmem için.”  Odaya girdi. “Cem aşağıdayken senin onu bırakıp yanıma gelmen şaşırtıcı yani takdir edersin ki evet.” Dedim ima dolu bir sesle. Kapıyı hiçte nazik olmayan bir şekilde kapattı bunu kasten yapmadığını bilecek kadar onu tanıyordum.

“Neden böyle yapıyorsun?” diye sorduğunda sakinlikle, “Ne yapıyorum?” diye sorusuna soruyla karşılık verdim.

“Bana karşı çok umursamaz ve uzaksın neden?” Tıpkı senin gibi...

“Bir şeyler olduğunu anlamıyor muyum sanıyorsun. Yerleşmene bile yardım etmemi istemedin geleyim dedim geçiştirdin beni sürekli tersliyorsun yüzüme bile bakmıyorsun doğru dürüst.” Dedi sona doğru pürüzleşen ses tonuyla. Annesinin isteği üzerine uzak durmaya çalışıyordum. Onun için tehlikeli olduğum söylenirken kendime yakın tutmam mantıklı değildi ama bunu yaparken de onun yaptığı gibi kırmadan yapıyordum  yada Ceylan'ın dile getirdiklerinden sonra yaptığımı sanıyordum ama hayır benim çoğunluk tavrım Ceylan'ın umursamazlığından dolayı olduğu söylenebilirdi.

“Neler oluyor Çisem?”

“Bunu soruyor musun?”

“Evet.”

İHANET |TAMAMLANDI|Where stories live. Discover now