haber

3.3K 209 41
                                    

süprizzzzzzzzzzzz :)))))

söz verdiğim gibi işte yeni bölüm. yarını beklemek istemedim.  yorumlarınızı benden esirgemediğiniz sürece sık sık bölüm hatta her gün yeni bölüm atıcam haa bu bölümler çok uzun olmaz ama sık sık olur:))))

sizleri seviyorum kızçelerim.... öpücükler..... sibel


neden..... 

neden kaderimi değiştirmek istedikçe hep ayağım takılıp kendimi yerde buluyorum.

neden...

seveceğim tek adam da benden kilometrelerce uzakta. 

neden... 

baba demeye bile tennezül etmeyeceğim bir adamla aynı sofrayı paylaşıyorumki. 

sırf marco amcayı kırmamak için şimdi onunla karşılıklı üzerinde kuş sütü bile olan bir masada onunla yemek yiyorum. 

biraz araştırma yaptım. yakuzalarla ilgili eğitimleri çok zormuş sürekli pirinç yenip tahta yer yataklarda yatılıyormuş. 

ama ben en az on çeşit yemeğin olduğu bir sofrada yemek yiyor kuş tüyü yatakta yatıyordum. ağlamamak için kendimi sıkarken lokma boğazıma takıldı küçücük ekmek parçası. 

boğazımdan kopan hıçkırıkla uso ve marco amca bana döndüklerinde daha fazla dayanamadım. 

''özür dilerim yapamam '' dedim ve koşarak odama gittim. kendimi kuş tüyü olan yatağıma değil yere bıraktım. yatmayacaktım bu yatakta o yerde yatıyorsa bende yerde yatacaktım o pirinç yiyorsa ben kaz eti yemeyecektim zaten yiyemiyordum kı.

yersem o eti yatarsam o yatakta ona ihanet etmiş olacaktım. yapamazdım o olsaydı oda aynı şeyi yapardı eminim. 

''ezra girebilir miyim?'' diyen adam gel dediğimde marco amca elindeki beyaz mendilini bana uzattı. 

''yapma bunu kendine kızım'' deyip benimle beraber yere oturdu. omuzuna başımı koyup utanmadan ağladım. 

''konuş onunla amca ne olur konuş yapamıyorum onsuz görmüyor mu? cenaze gibiyim nefes alamıyorum her gün ölüyorum ikna et onu amca bizi kabullensin yada öldürsün beni onsuz her gün ölmek daha acı veriyor bana'' dedim hıçkırıklarımın arasında.

''hadi kalk söz veriyorum konuşacağım kızım söz veriyorum'' dedi ve beni buz gibi yerden kaldırdı kendisiyle beraber. 

''bak bana '' dedi ve ellerini yüzüme koydu. göz bebeklerimi yakan göz yaşlarım yüzünden görüntü bulanıklaşsa da sevecen bakışlarını hissedebiliyordum. 

''söz veriyorum ezra onu ikna edeceğim sende ağlamayacaksın ve usoya bir şans vereceksin '' 

'' sen dediğini yap bende onunla daha fazla vakit geçireceğime söz veriyorum'' dediğimde kapının tıkırtısıyla ikimizde dönüp baktığımızda boş bir kapıyla karşılaştık ama bizi dinlediğini çok iyi biliyorduk ikimizde. 

''hadi sen uyu ben onunla konuşacağım'' dedi ve beni bırakıp aşağıya indi. 

hemen kendimi toparlayıp aşağıya indim ve kulağıma gelen klasik müziğin sesini takip edip usonun çalışma odasının kapısına kulağımı dayadım ama ne konuştuklarını duyamıyordum. 

''kapat şunu kardeşim seninle konuşuyorum'' diyen marco amcanın bağırmasından sonra müziğin sesi kesildi. 

''bizi duydun değil mi?'' 

''hayır '' diyen ses oldukça sertti

''hadi ama kardeşim kartlarımızı ne zamandır kapalı oynar olduk hele ki yalnızken. bizi duydun hatta ezrayı duydun görüyorsun da ''

''marco yeter''

''yetmez kardeşim. alex'i nasıl sevdiğini görmeyecek kadar körleştin mi sen? bir haftadır yüzüne bakmıyor odasından çıkmıyor kaç gece ağlama sesleriyle uyandıysam sen kapısında buldum hep'' 

şaka bu şaka olmalı

''o senin kızın uso ama o kabul etmedikçe ona yaklaşamayacağını ikimizde iyi biliyoruz''

''eninde sonunda kabul edecektir''

''inatçılığının sana benzediğini söyleyen sendin kardeşim eğer gerçekten benziyorsa alexle onu kabul etmediğin sürece ona yaklaşmana izin vermeyecek ve gün geldiğinde bir sabah ezrayı odasında bulamayacaksın. onu emine yetiştirdi eğer birazcık ona benzediyse ölene kadar onu bulmana izin vermez ve sen dizleri döverek pişmanlıkla ölürsün''

evet aynen öyle

''bak biri oğlun saydığın çocuk ona herkesten çok güveniyorsun seviyorsun tamam bi hata yaptı senden sakladı herşeyi ama affetmek zorundasın kardeşim yoksa serçe uçar ''

''ne yapmamı istiyordun öylece yaptıklarını göz ardımı edeyim''

''evet kızına kavuşmak istiyorsan o kurduğun hayaller gerçekleşsin istiyorsun edeceksin uso bide şöyle düşün oğlun veya gelinin. kızın veya damadın.  kızın eve yabancı bir erkek oğlun eve yabancı bir kadın getirmeyecek iki sevdiğin insan bir olacaklar''

''anlamıyorsun ya alex'in yaptığı ne olacak''

''konuşacaksın cezalandıracaksın ama burda ezranın yanında''

''anlamıyorsun marco bana değil ezraya yaptığı ne olacak''

hayır alex bana hiç bir şey yapmadı ki neden bahsediyor bu adam.

''dün gece çekilmiş bu görüntüler içeri sızan bir gazeteci çekmiş marco nerde olduğuna bak kızımı o kadar çok seviyor ki aşkından genel eve gitmiş'' 

ne.... 

hemen içeriye girdim. beni gördüklerine şaşıran iki adamın bakışlarına göz yaşlarıma aldırmadan hemen masanın etrafında dolaşıp usonun bahsettiği neyse onu görmek için bilgisayara baktım. 

ünlü yakuza öğrenceleri ünlü genel ev kırmızı rujda ağırlandı. rus mafyasının lideri uso'nun oğlu alexsis ve yakuzaların liderinin oğlu akai geceyi süper geçirdiler. 

özellikle rus alexsis faişeler kralicesi asila ile bir odaya kapanırken akai genç kızlarla doyasıya eylendi

acaba yakuza hocalar buna ne diyecek.

''yalan... bu yalan haber....'' dedim bilgisayarın klavyesine damlayan göz yaşlarımı sildim. ve usonun haberin aşağılarındaki resimleri göstermesiyle doğru olduğunu anladım. 

alex'in elinde sarı içki bardağı vardı bri resimde. 

diğerinde. akai ve genç kızlar 

diğer resimde altında yazdığına bakılırsa asila ve alex vardı el ele tutuşmuşlardı. 

bir diğer resimde de odaya giriyorlardı. 

''kızım yeter'' diyen uso bilgisayarı kapattı. kapatsa ne yazacaktı ki göreceğimi görmüştüm. 

ne kadarda aptalım. saf ezra sen yemek yemeğe dayanmazken adam neler götürüyor muş meğer. 

o an kafama dank etti. 

madem o böyle mutlu madem bensiz harika zaman geçiriyor. 

bende aynısını yapacağım. ve bu haber nasıl ayağıma geldiyse benim haberlerimde ona gidecek

hadi alexsis oyun başlasın bakalım. 

altta kalanın canı çıksın. seni buraya sürünerek getirmezsem bana da ezra demesinler.......


heyooooo kızlar yorumlar please:)))) ezra neler yapacak acaba hadi yorumları  görelim


KATİLİM vol:1 and vol:2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin