katil ve maktül

7.8K 353 3
                                    

Kalbimin duvarına çarpan bu şiddetli ağrı o gittiginden beri durmadan canimi yakıyordu. Aşk insana bu kadar şiddetli bi ağrıyı neden verirdi ki. Bir yandan pamuklarin üzerinde yürüyormuş gibi hissederken bir yandan Sarp bir ucurumdan düşmenin verdiği o tarifsiz korkunun çelişkili sessizligini yaşıyordum. Onunla olabilir miydik? Bunu hayal etmek bile mümkün değilken onun beni ikinci defa öpüşü pamuklarin üzerinde yürüyormuş gibi hissettiriyordu bana ama ya sonrası. Hic bir sey olmamiş gibi çekip gitmesi ve aradan geçen uc koca günün Ardından tek bir haberinin dahi gelmemesi kocaman bir ucurumdan kndimi boşluğa bırakmışım gibi hissettiriyordu. Kndimle çelişiyordum. O beni zorla kaçıran olmadık işkenceler yapan adamdı ondan ölesiye nefret etmem gerekirken ben gidip katilime aşık oluyordum.

Katilim di o bnim. Onunla karşılaşana kadar kimseyi umuruna takmayan istediğini yapan istediğini konuşan istediği gibi hareket eden erkeklerle işi olmayan dışardan bakan insanların tabiriyle mal gibi dolanan biri olarak o adam bnim katilim di.

Evet o katildi bnde kurban. Onun bnde öldürdüğü şeyler anca zihimde açığa çıkıyordu. Ondan once umursamaz olan ben hala kimseyi umursamasam da bir tek onu umursasamda tum dünyaya bedel di bu. Ondan once istediğini yapan ben şimdi onun öldürdüklerinden sonra kılımi bile kıpirdatmak gelmiyordu içimden. Hic bir erkeğe bakmayan ben şimdi tum erkeklerde onu görmeye kiyaslama yapmaya ondan bir iz aramaya başlıyordun. Sürekli hareket halinde olan hiperaktifliğiyle övünen ben kac saattir bu sandalyede oturuyordum ki.

Kalbimin,ruhumun,bedenimin, kişiliğimin, hayatımın katili olmuştu bu adam. Ve ben katiline aşık zavallı kurbandım.

Uzun Zamandır ilk kez dışarı çıkıyorumdun. Ve temiz hava çok iyi gelmişti bana. Denizin kokusunu özlemişim. Aslında düşünürsek çoğu şeyi ozlemistim ben.
Annemi özledim kaçırılmadan önceki annemi özledim. Birbirimize kırdığımizda bile kavga ettiğimiz de bile gulebiliyorduk. Ama ben eve döndükten sonra tamamen farklı bir emine vardı karşımda. Yeterince ilgi bile göstermemisti bana. Benimle başıma gelenlerle daha çok ilgilenir sanirken o başka alemdeydi. Yatağımi yastığımı kitaplarımı okulumu cem'i sokağımı Mahallemi mahallemin dedikoducu kadınlarını bile ozlemistim

Ya sen kimi kandırıyorsun aptal onu ozledin iste itiraf et. Ette sende kurtul bende....

İçimde haykiran ses haklıydı onu ozlemistim bana bakan sert donuk ispirto mavisi gözlerini sürekli olmasa da arada hakaret yağdıran çenesini

Kandırma kndini o muhteşem dudaklari diyemiyorsun da çenesi mi diyorsun haha güldürme beni

Evet tamam bana dokununca cennete uctugumu hissettigim adami ve onun dudaklarini. Akil almaz derecede karmaşık ruh halini bahar havasına benzeyen kokusunu hem şefkatli hem hırçın olan yüzünü özledim be özledim işte. Gelicem demişti sözüm söz demişti nerde peki.

"Tüm gün seni aradım" diyen sese döndüğümde ancak o bulabilirdi beni burda diye geçirdim aklımda. Gelip yanıma oturdugunda elindeki son iki cekmelik kalan Sigarasıni alip dudaklarima götürdüm ve tek seferde yoğun nikotini icime çektim. Dönen başım öksüren ciğerlerim yanan boğazımla elimdeki izmariti kumsala attim.

"Anlatmayacak mısın? "

"Gitmek istiyorum cem kaybolmak istiyorum içimde bir şeyler öldü sanki. Sanki uzay boşluğunda gibiyim ruhum başı boş dolaşıyor ordan oraya birseyler eksik yarım yapboz gibi sona gelinmiş ama bir parçası eksik bi yapboz gibi hissediyorum kendimi bana neler oluyor cem" dedim ve tek onun yanında rahatça yaptığım şeyi yaptım. Başımı omuzuna koyup ağladım. Bi dostta aradığım her şey ondaydi. Guven sıcaklık ketumluk dinleme ve katlanabilme kapasitesi tum kizlardan daha fazlaydı. Zaten bnim gibi birinin en yakın dostuda erkek olabilirdi.

"Aşk" dedi tek kelime. Başımı kaldırıp ona baktim.

"Yalan mı ona nasıl baktığını onun sana nasıl baktığını gördüm ama bu kadar saçma bir şey daha da görmedim dostum yani o. O bir Haydut seni zorla kaçıran olmadık işkenceler yapan adam o nasıl olurda ona aşk olursun" haklıydı ama hesaba katmadığı bir sey daha vardı. Tum bunlar onun iyi bir adam olmadığının kanıtıydi ama kötü adamlar da severdi hemde ne guzel severdi kim bilir.

"Eve dönelim üşüdum" dedim onu duymazdan gelerek. Yol boyu da tek kelime etmemiştik.

"Yarın balığa gidelim" dedi başımla onaylandim. Ve oba sıkıca sarıldım.

"Teşekkür ederim " dedim minnetle.

" neden gerçek hislerini açığa çıkardığım için mi"

"Hayır aptal yanımda olduğun için" dedim ve saçlarını dağıttım.

''yapmasana kızım şunu hadi gir içeri'' dedi benim sert kankam.



evimizin eski demir kapısını açtığımda annemin tiz çığlığıyla kendime geldim. ayaklarım kısa bir süreliğine dursa da hemen iç güdüsel olarak hareketlendi.
Dar merdivenleri üçer beşer çıktım ama ben daha kapıya gelmeden annem kndini can havliyle dışarı attı. evimizin kapısına üç basamak kalmıştı.

"Kaç ezra kaç" diye bagirdigi an arkasında ki tanıdık simayla göz göze geldik. ALEX...

KATİLİM vol:1 and vol:2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin