7.1

40.4K 2.8K 2.2K
                                    

İyi Bayramlar! 💓🍭

***

Alperen Kılıç

Duvarda asılı olan küçük aynaya bakarak saçlarımı düzeltmeye başladığım sırada odanın kapısı gürültülü bir şekilde açıldı. Bakışlarım içeri giren Tarık'a kayarken ellerimi usulca çektim saçlarımdan. "Neden dalıyorsun oğlum içeri?" Sorum üzerine kapıyı kapatarak yanıma geldi ve tüm heyecanıyla konuştu.

"Dedem sabahın köründe tarlaya gitmiş." dedi sırıtarak. "Ve öğlene kadar da gelmezmiş. Babaannem söyledi."

"Harbi mi lan?"

"Evet, az bir zaman da olsa kızlarla vakit geçirebiliriz."

"Bu güzel işte." dedim memnuniyetle. Mahmut amca yüzünden dünden beri kızlarla doğru düzgün bir araya gelememiştik. Sürekli ayrı tutmuştu bizi. Yan yana geldiğimiz anda da direkt yakalanmıştık. "Neyse hadi bahçeye gel. Kahvaltı hazırlanıyor." Onu onayladığımda odadan çıkıp gitti. Ben de kendime aynada son kez baktıktan sonra odadan çıkıp bahçe kapısının oraya geldim.

Bakışlarım, anında etrafı tararken Dilay'ın burada olmadığını gördüm. Diğer kızlar burada kahvaltı hazırlıyordu ama o dediğim gibi yoktu. "Begüm." diye seslendim kapının pervazına yaslanırken. Bakışları bana dönerken ne var dercesine salladı başını.

"Dilay nerede, lavaboda falan mı?"

"Hayır, uyuyor o. Bir türlü kaldıramadık."

Duyduğum cümle üzerine dudaklarım yana doğru kıvrılırken kendi kendi kendime mırıldandım.

"Ben, kaldırırım şimdi onu."

Yaslandığım pervazdan geri çekildikten saniyeler sonra kendimi Dilay'ın olduğu odanın önünde buldum. Elim kapının koluna giderken Gülsüm teyzenin sesi ürküttü beni.

"Oy, yakaladım seni. Hem de kızın odasına girerken."

Olduğum yerde ona doğru dönerken en masum bakışımı atarak konuştum. "Ama Gülsüm teyze o benim sevgilim. Ne olur ki girsem?" Bakışları bir anlığına tavana kayarken sabır dilercesine nefes alıp verdi. "Tamam." dedi ardından.

"Ama bak kızı uyandırıp gel. Öpüşüp koklaşmayın sakın."

"Yok canım." dedim ciddi bir tavırla. "Biz, öyle şeyler yapar mıyız hiç?"

"Aferin oğlum, aferin." dedi elini yanağıma koyarken. "Evlenmeden önce koklaşmayın sakın. Yukarıda Allah var, günah."

"Tamam, Gülsüm teyze. Koklaşmayız."

Cümlem üzerine memnuniyetle gülümseyip ayrıldı yanımdan. Ben de rahat bir nefes alıp verdikten sonra kapıyı açıp içeri girdim. Görüş alanıma giren Dilay, beni gülümsetirken vakit kaybetmeden yanına gidip yattım hemen. Bakışlarım yüzünde dolaşmaya başlarken derin bir iç çekmekten alıkoyamamıştım kendimi.

Örtündüğü pikeyi üzerine çekebildiği kadar çekmişti. Ayrıca anladığım kadarıyla da pikenin altında kalan elleri pikenin ucunu sıkıca tutuyordu. Bu görüntüsü bir anlığına üşümüş olma ihtimalini düşünmemi sağlasa da sonradan pek olanak verememiştim bu ihtimale. Sebebi ise havanın oldukça sıcak olmasıydı.

GÜZEL KIZ |texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin