2.2

71.6K 4K 1.2K
                                    

"Ya alışverişe gidelim işte!"

"Senin mağaza mağaza dolaşmanı çekemeyiz, Beyza. O yüzden dediğim kafeye gidip oturalım."

Buse ve ben yan yana durmuş Beyza ile Begüm'ün küçük atışmasını izliyorduk. İkisi de farklı yere gitmek istiyordu. "Kızım, okulda anamız ağlıyor zaten. O yüzden bir de gidip gezinmeyelim diyorum ben. Şimdi kafeye gidelim. Hafta sonu da alışverişe gideriz." Begüm'ün bu dedikleri Beyza'nın aklına yatmış olacaktı ki çatılan kaşları gevşedi. Ardından da gülümsedi.

"Tamam, kafeye gidelim."

"Hadi o zaman durağa."

Dördümüz okuldan çıkıp otobüs durağına doğru yürümeye başladık. Diğerleri yanımızda değildi. Öğle arasında dedikleri gibi üçü de çıkıp gitmişti. Hatta son dersimiz beden olduğu için zilin çalmasına yirmi dakika kalmışken gitmişlerdi. Alt tarafı bir spor salonuna gideceklerdi. Neden bu kadar acele ettiklerini anlamamıştım. Fakat bunu üstelememiştim de.

"Çok açım ya bir an önce yemek yemek istiyorum."

Bakışlarımı Buse'ye çevirdim. "Sen okulda bir şey yemiyor musun, nereden geliyor bu açlık?" diye sorduğumda hiç düşünmeden cevap verdi.

"Ben her an, her yerde yemek yiyebilirim abla. Hem okulda satılan şeyler beni kesmiyor. Daha fazlasını istiyor canım."

Bu dediğine güldüm. Fazla yemek yerdi. "Buse, sen bensin." dedi Begüm sırıtarak. O da fazla yerdi. Hatta Beyza ve ben de okulda fazla yerdik. Öyleydi işte. İşimiz gücümüz yiyip yatmaktı.

Konuşa konuşa otobüs durağına geldiğimiz an da bir otobüs gelmişti bile. "Buna binelim. Bu gider." Beyza'nın cümlesiyle otobüse bindik hemen. Hepimiz kartlarımızı tek tek bastıktan sonra geçip cam kenarına oturdum. Benim yanıma Buse, tam karşımıza da Begüm ve Beyza oturdu.

"Herkes otobüslerde yakışıklı çocuk var diyor ama ben nedense hiç göremiyorum."

Beyza, etrafına baktıktan sonra bize döndü. "Bence bizi bu konuda kekliyorlar." deyince güldüm. Begüm, çok geçmeden lafa girdi hemen.

"Hayırdır Beyza, Tarık'ı ne çabuk unuttun?"

"Oha, sen Tarık'a mı aşıksın?"

Buse'nin yüksek sesle sorduğu soru otobüsteki bazı kişilerin bize dönmesini sağlarken yavaşça koluna vurdum. "Ne bağırıyorsun geri zekâlı?" Beni umursamadan şaşkınca Beyza'ya bakmaya devam etti. "Evet." dedi Beyza kısık çıkan sesiyle. "Ama bunu o üçü bilmiyor. O yüzden ağzından bir şey kaçırma, tamam mı?" Beyza, ona tedirginlikle bakarken güldüm. "Merak etme." dedim ardından. "Bunun ağzından sır çıkmaz." Buse, evet dercesine salladı başını. Beyza rahat bir nefes alarak önüne dönünce ben de camdan dışarını izlemeye başladım.

"Abla, ben sana bir şey soracaktım ama soramadım. Şimdi sorabilir miyim?"

"Sor." dedim bakışlarımı ona çevirerek. Oturduğu yerde birazcık bana doğru döndükten sonra başladı konuşmaya. "Hani dün hep beraber bizden çıkıp asansöre bindik ya..." Evet, dercesine salladım başımı. Ne soracaktı acaba çok merak ediyordum.

"Sen telefonuna falan baktın. Hatta ben o an senin dibindeyim ama sen fark etmedin bile."

"Ee?" dedim tedirginlikle. Ne soracağını anlamıştım ama buna rağmen tahmin ettiğim şeyi sormasını istemiyordum. Kızlar bile bilmiyordu. Onlardan sakladığım için kırılabilirlerdi.

"Birini telefonuna insan evladı diye kaydetmişsin, kimdi o? Ve en önemlisi benim bilmediğim o kişi neden sana bebeğim falan diyor?"

"İnsan Evladı mı?" Beyza'nın sesiyle ona döndüm. Sorarcasına bakıyordu bana. "O kim?" Bu sefer de Begüm sormuştu. Sıkıntılı bir şekilde nefes alıp verdim. Sanırım söylemenin zamanı artık gelmişti.

GÜZEL KIZ |texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin