36. Bölüm: Tekne Macerası

633 187 117
                                    

Selam Bir Taneleriiim!
Medyada Duru ve Berke'nin temsili halleri var 💛

Teknelerin önüne geldiğimizde Mete ve Burak'ın da burada olduğunu fark ettik. Gerçekten hızlı gelmişlerdi. Mete bize bakarak ne olduğunu sorarcasına baktığında Berke özetle anlatmaya başladı.

"Defne ile Furkan kaçırıldı ama ellerinden kurtulmayı başarmışlar. Geliyorlar şimdi. Bizi de kaçırmak için geldiler ama kurtulduk biz. Şimdi herkesi tekneye çağırdım. Bir süre kimsenin bunları düşünmesini istemiyorum."

Mete elini ağır çekimdeymişçesine ağzına götürürken bir süre bize bakmış daha sonra ağzını araladı.

"Oha lan. Bunların hepsi ben hamburger yerken mi oldu?"

Burak Mete'nin kafasına vurdu. "Oğlum tam sekiz tane hamburger yedin lan! Onunla ordu doyururduk biz."

Mete tek kaşını kaldırdı. "Ya ordudakiler de benim gibiyse? Ha?"

Burak bir süre düşünmüş gibi yaptıktan sonra cevap verdi. "O zaman sıçtık demektir kardeşim."

İkisinin bu haline gülerken Furkan'ın sesini duymamla arkama dönmüştüm.

"Durusellam?"

Arkama döndüğümde Furkan kollarını açmış bana bakıyordu. Koşarak Furkan'a sarıldım. "Furkiiim? Çok korktum." dedim ve yüzünü ellerim arasına alıp yanaklarını öptüm. Furkan saçlarımı eliyle dağıttıktan sonra gülmeye başladı.

"Bana kolay kolay bir şey olur mu sanıyorsun ponçiğim ya? Hele de başımda böyle bir arıza varken?"

Eliyle Defne'yi gösterdiğinde Berke'ye sarılmayı bırakıp bana doğru koşan Defne'yi fark ettim. Ben de ona doğru koşup sıkı sıkı sarıldım.

"Yaa Defne'm beniiim, iyisin değil mi?"

"Tabi iyiyim kızım. Defne Yalçın'dan bahsediyoruz burada değil mi ama?"

Güldükten sonra birbirimizi öpüp tekrar diğerlerinin yanına ilerledik. Arda'nın Berke'nin yanında durduğunu fark ettiğimde yanına geçip elimi beline atarak sarıldım. En azından şu an hep beraberdik. Kimseye bir zarar gelmemişti ve gelmemesi için de elimden ne geliyorsa yapacaktım.

Berke ve diğerleri de Defne ve Furkan'a sarıldıktan sonra Berke'nin sesi ile hepimiz ona dönmüştük.

"E hadi tekneye geçelim. Hava da karardı durmayalım burada daha fazla."

Berke ve diğerleri tekneye doğru ilerlerken ben de Defne'nin koluna girmiş arkalarından ilerliyordum.

Berke normal teknelere göre büyük olduğunu söyleyebileceğim bir teknenin önünde durduğunda teknenin içinden çıkan adama çevirmiştim gözlerimi. Berke adamla tokalaştıktan sonra teşekkür edip bana ve Defne'ye bakmaya başladı.

"Bayanlar önden." dedi tekneyi göstererek.

İkimiz de gülümsedikten sonra ilk önce ben binmiştim tekneye. Berke elimden tutarak çıkmama yardım etmişti. Benden sonra Berke Defne'ye de yardım etmiş ve tekneye girmişti. Diğerleri de binerken ben tekneyi incelemeye başlamıştım.

Beyaz renge hakim olan teknenin aralarında siyah renk de bulunuyordu. İçeri tarafta şık L bir koltuk ve önünde birer televizyon olduğunu fark etmiştim. Koltuğun önünde orta boy bir masa ve üstünde de süsler bulunuyordu. Daha ilerisinde kapalı bir kapı olduğundan nereye açıldığını görmemiştim. Üst kat da olduğu için bir çok alanı bulunduğunu anlamak zor değildi.

Bizimkilere döndüm. Berke bahsettiğim L koltuk olan kısma doğru ilerlerken biz de peşinden gitmeye başlamıştık. Berke ilerdeki dümene doğru giderken diğerleri koltuğa oturmaya başlamıştı. Ben ise Berke'nin peşinden ilerlemeye devam etmiştim.

Güzel Güçlü SerisiWhere stories live. Discover now