2. Bölüm - 16. Bölüm: Şirkette

365 88 533
                                    

Eveet bölümümüze hoşgeldiniiiz. Canımsular siz beni niye takip etmiyonuz ya ayıp ayıp (trip atıyorum şu an biraz takıverin lütfen wldpöwpdlw) Neyse iyi okumalaaar^^ (Bu arada beni takip etmeyenler inşallah tam sahurda su içecekken ezan okur da susuz kalırsınız inşallah amin! Evet sevgiler saygılar konuşmam bu kadardı wlsğwldşwğd veee yorum sınırı 6k)

•••

Çalan alarmın sesi ile gözlerim yavaş yavaş açılırken yatağın hareket etmesi ile kaşlarımı çattım. Gözlerim kısık etrafa baktığımda Berke'nin alarmı kapatmaya çalıştığını fark etmiştim. Berke alarma elinin tersi ile vurunca alarm yere düşüp durmuştu. Gözlerimi elimle ovalarken konuşmaya başladım. "Sen alarm mı kurmaya başladın?"

Berke normalde alarm kurmazdı. Gülümseyip bana döndü ve saçlarımı okşayıp bana tekrar sarıldıktan sonra konuşmaya başladı. "Ben kurmadım Mete'nin alarmı bu. Burada ne işi var ya?"

Güldüm ve ben de ona sarıldım. "Saat kaç?"

"Sekiz."

Gözlerimi kapattım. Çalan alarmı saymazsak güzel, huzurlu bir gündü. Mutluydum mesela. Ben uyumaya çalışmaya devam ederken Berke burnumun ucunu öptüğünde güldüm ve gözlerimi açtım. Berke'nin bana bakarak gülümsediğimi fark ettiğimde kollarının arasından çıkıp yatakta doğruldum. "Hadi kalk şirkete gideceğiz bugün."

Berke de yatakta doğrulduğunda ben esneyip ayağa kalkmıştım. Berke dayanamayıp yatağa tekrar uzandığında kapıya doğru gidip konuşmaya başladım. "Hadi kalk kalk uyuma."

Berke nefesini sesli bir şekilde dışarı verip tekrar yatakta oturur pozisyona geçtiğinde gülüp yanına gittim ve yanağına hızlı bir öpücük kondurup koşarak odadan çıktım. Merdivenleri inip mutfağa vardığımda yemek olmadığını hatırlamıştım. En kısa sürede alışveriş yapmamız gerekiyordu.

Ben saçımı karıştırıp ne yapacağımızı düşünürken Berke arkadan gelip sarıldığında gülümsedim ve Berke konuşmaya başladı.

"En iyisi şimdilik dışarda yiyelim, sonra alışveriş yaparız."

Başımı sağa sola salladım ve Berke'nin kollarının arasından çıkıp Berke'ye döndüm. "Bence ilk şirkete gidelim, işleri halledelim biraz, ondan sonra yeriz yemek."

"Tamam, öyle olsun."

"O zaman ben hazırlanıyorum."

"Tamam ben de Mete'yi arayayım o sırada."

Kaşlarımı kaldırdım. "Mete'yi neden arıyorsun?"

"Bizi uyandırdı o da uyansın."

Sesli bir şekilde güldüm. "Ya bırak uyusun bir şey olmaz iyi oldu uyandığımız zaten geç kaldık şirkete."

Berke başını sağa sola salladı. "Hayır uyandıracağım."

Başımı sağa sola sallayıp güldükten sonra merdivenleri çıkıp giyinmek için odaya çıktım. Burada elbisem olmadığını hatırlayınca yüzüm düşmüştü. Defne'nin kıyafetlerinden giyecektim yine. Kıyafetlere biraz göz gezdirdim ve aralarından bir taneyi seçip başka seçeneğim olmadığını bildiğim için üzerime geçirdim.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Güzel Güçlü SerisiWhere stories live. Discover now