70.Bölüm/Siyah Doku\

38 6 0
                                    

-Anne

Şaşkınlıkla bakıyordum. Burda karşımda nasıl bulunuyordu hala anlam verememiştim. Tanıdığıma bile şaşıyordum.

-Beni tanıdığına sevindim.

-Seni bir yerde gördüm sanırım anne.

-Seni sürekli korumaya çalıştım o yüzdendir.

Ayağa kalkara sarıldım. Biraz tereddüt etsemde sonuçta annemdi.

-Siyah doku vücuduna yayılmaya başlamış gibi görünüyor yakında eski gücüne dönersin.

-Acı veriyor ama anne.

-Geçer daha iyi hissedeceksin. Peki Eric nerde?

-Şey az ilerde birazdan yanına gideriz.

-Tamam sana bir sürprizim var!

Sürprizleri seviyordum. Heyecanla sürprizini beklerken beni bıçaklayan kadını anımsattı. Sonuçta insan insana benzerdi. Biraz ileri doğru yürüdükten sonra durdu.

-Gözlerini kapatmalısın ama.

Tamam şeklinde kafamı salladım ve gözlerimi kapattım. Vereceği sürprizi beklerken karnımda bir ağrı hissettim. Siyah doku tekrar acı vermeye başladığını düşünsemde acı arttı ve ağrıyan yerin sıcaklığınında artmasıyla şüphelenerek gözlerimi açtım. Annem dediğim kadının beni bıçaklamış ve ortadan kaybolmuştu. Şimdi Rose'un neden bana bu mektuplardan bahsetmediğine, neden annemin yaşadığını söylememesine şaşırmamalıydım. Ona ne zaman inanmasam hep kötü şeyler başıma geliyordu.

Yaranın derin olması yüzünden akan kanın fazlalığı yürümemi zorlaştırıyordu. Fazla dayanamayıp dizlerimin üstüne çöktüm. Gözlerim yavaş yavaş kararıyorken bir ses duyar gibi oldum. Bu ses gerçekti ve James'in sesiydi.

-Eric kaçma dur!

Eric'i ellerinden kaçırmışlardı. Şimdi bana doğru yaklaşıyordu. Bu yaralı halimi yenmek pekte güç olmasa gerekti.

-Baba!

Sağ tarafım doğru döndüğümde Eric bulunuyordu. Hayal görmeye başladığımı düşünerek başımı tekrar olduğu yere çevirdim. Eric düşüşümü engelleyerek sırtımdan tuttu.

-Özür dilerim, çok özür dilerim aptalım çok aptalım beni affet!

Konuşacak halim yoktu. Beni sırt üstü yatırarak kanamamı durdurmak istiyordu.

-Baba beni dinlemelisin. Yaran çok derin bu yüzden uyanık kalmalısın.

Ağzımı açıp konuşmak istesem de yapamıyordum. Çok geçmeden James, Rose ve Clara geldi.

-Kevin!!

James dönüşerek Eric'in üstüne doğru koşarken derin bir nefes alıp rüzgar büyüsü ile James'i ağaca doğru ittim. Ne olduğunu anlamayan James bana baktı. Ayağa yavaşça kalkarken kafamı hayır şeklinde iki yana doğru salladım. Ne olduğunu tam olarak anlayamasada bunu kabullenerek insan formuna döndü ve sekerek Clara'nın yanına geçti.

Eric elleriyle yaranın üstünü örtmüş bir kaç parça dudaklarından akan bir kaç büyülü sözcük ile beraber gözünden akan yaşlar vardı.

-Ne oluyor burda biri bana anlatsın!

Rose çok sinirlenmişti. Eric daha fazla dayanamayıp

-Kraliçe buraya geldi ve onu bıcakladı! Cidden bunu duymak mı istiyordun?

Rose saşkınlık ve kırgınlıkla beraber sordu

-O kim?

-Kevin'ın annesi...

Doğa ÜstüWhere stories live. Discover now