64.Bölüm/Son Bir Hafta\

34 8 1
                                    

Gözlerimi kapatmadan ölümüm için talimat beklerken bir kaç okçunu yere düştüğünü gördüm. Yere düşen okçulara bakınca sırtlarında ok olduğunu farkedince burdan kurtulacağımı anlamıştım çünkü o ok Elena'nındı. O kaçırılmadan önce elinde ok bulunuyordu ve öldürülen okçuların sırtındaki okla aynıydı. Her okçu tek tek binaların tepesinden düşerken yerine oturtamadığım bir şey vardı. Ben bir hafta boyunca ne yaptım? Neden yay yerine sopayı tercih ettin desinler ki? Belki bu kıyafet evde bana bakan kadına aitti. Belki o savaşıyordu onlarla.

Bir anda tüm sesler kesildi. Küçük kıza baktığımda tıpkı eskisi gibi ürkek bir sesle teşekkür ederek uzaklaştı. Yardım etmeyi, iyi olmayı özlemiştim. Bana karşı beş kişinin yaklaştığını görmüştüm. Yakınlaştıkça kim oldukları kestirebiliyordum. James, Clara, Miras, Elena ve kim olduğunu bilmediğim biri bulunuyordu. Tanıdığım arkadaşlarım olduğunu farkedince sevindim. Konuşmak için ağzımı açmışken Tanımadığım adam söze başladı.

-İyi misin Avcı?

Avcı? Bunlar beni tanımıyor mu yoksa?

-Teşekkür ederim.

Bir şey çaktırmadan bana ne olduğunu öğrenmem lazımdı. Kötü bir şey yaptıysam hayatım tehlikede olabilirdi belki de bu yüzden gizlenmiştim.

-Kevin nerde?

-Rose ortalıktan kayboldu. Bir şey görmüş olmasından şüphelendik ve arkasından Kevin gitti artık ikiside yok. Yani bizi hayal kırıklığına uğrattı.

Elena'ya bakınca yüzünü yere doğru indirdi sanırım bu olay Elena ile ilgiliydi.

-Şimdi ne planlıyorsunuz?

-Eric'i öldürmeyi.

Elin ayağım titremeye başlamıştı onları bundan vazgeçirmem lazımdı.

-Eric küçük bir çocuk neder öldürmek istiyorsunuz ki?

-Kraliçenin en zayıf noktası hem Kevin'da yokken bu işi bitirelim.

Maskemi çıkartıp ben burdayım diyebilirdim ama herkesi kaybederdim. Onlardan sakladığım ve kaçtığın için...

Onlar dağılırken gece Elena'yı tek başına bulmalı ve olanları ondan dinlemeliydim. Herkes farklı yöne giderken Elena'yı takip etmeye başladım. Yorgunluğum arttığı için dinlene dinlene gidiyordum. Az vaktim olmadığı için fazla beklemeden ortalıkta kimsenin olmadığı kanatini varınca kolundan çekerek köşeye çekmiştim. Elena çok korkmuş olsada Avcı'yı görünce korkusu az da olsa azalmıştı

-Sen miydin Avcı, Korkuttun!

-Senden doğruyu söylemeni istiyorum.

-Rose neden gitti?

Elena utandığını gizleyemiyordu. Aramızda ne kadar kötü bir şey geçmiş olabilirdi ki? Elena yalan söylemek konusundaki hassaslığı gözlerinden okunuyordu.

-O gece beni öptü, bende karşılık verdim. Sonra beni odaya götürürken defalarca sevdiğini söyledi. Odaya girdiğimizde Rose tokat atarak evden koşarak çıktı. Tüm bu olanları gizlice izledi ve ben çok pişmanım.

-Peki Kevin?

-Kevin bana son bir kez baktı. Kolyemi aldı, yanağımdan son bir kez daha öptü ve beni unutma diyerek oda Rose'un arkasından koştu.

Ağlamaya başlamıştı. Elleri titriyor sanki hala o olayın etkisinde gibiydi. Tüm bu olayları sırasıyla dizdiğimde tüm her şey ortaya çıkıyordu. Rose'u takip ettiğimde onun peşinde birileri vardı. Bende onu kurtarmak için girdiğim kavgadan dayak yedim ve Rose'u kaçırdılar. Geri dönüp sopayı ve bu kıyafeti alarak kayıplara karıştım. Onu bulmak için bu serserilere bulaştım sonra hüsran. Her yerim kırık ve yaralarla dolu şekilde yolumu kaybettim sonunda bir ev buldum. Kadın başta içeri almadı ama kolyeyi gösterince içeri aldı. Bana baktı çünkü o Elena'nın annesiydi. Bu sopanın siyah olması siyah doku yüzündendi. Aynı eskiden kılıcın siyah olması gibi. Tüm bu kurgunun gerçekleşme olasılığı yüksekti. Bu olayları bir fotoğraf karesi gibi hatırladığımdan dizmesi kolay olmuştu.

-Kevin sana gelip özür dilese yardım eder miydin?

-Kevin'ı seviyorum bir şeyin etkisiyle yaptığını biliyorum yani evet ederdim.

Kapşonu yavaşça çıkartarak Elena'ya baktım. Elena yüzünü eliyle kapatarak şaşkınlığını gizleyemedi.

-Özür dilerim Elena. Son bir hafta neler oldu bilmiyorum sadece bazı resimler görüyorum o kadar. Beni affedebilecek misin?

Elena sert bir tokat attı. Bu gururuma dokunsada haketmiştim.

-Şimdi affettim.

Elena'ya sarılmıştım. Bu bana Rose' u hatırlatıyordu belkide bu yüzden onu öpmüş olabilirdim.

-Rose'u o serseriler kaçırmış olmalı Miras, James ve Clara'ya gizlice söyle bu işi yarın gece bitirelim.

Elena sarılmayı bırakmadan

-Tamam söyleyeceğim...

Dedi. Bir şeylerin değiştiğini hissediyordum. Artık Elena,Rose'un yerine geçmiş gibiydi...

Doğa ÜstüWhere stories live. Discover now