AHRAZ

BÖLÜM 17: KAÇMAK YOK

İnstagram – Tiktok: aysegulkalayzengin

Twitter: aysegulkalay_

***

Yeni bölümden herkese selamlar...

Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.

Keyifli okumalar!

***

(FATİN)

"KAÇMAK YOK"

Arkamda başıma bela eski bir yara, önümde kaderime bela yeni bir yara... Hangisine dönsem, diğeri kırılmakta...

Geçmişi bir anda söküp atamayan zihniniz, ne kadar acı yaşarsanız yaşayın, karşınızda size hüzünle bakan bir kadını hâlâ ağlatmaya kıyamadığınız bir zaman yaşatır.

Bir zamanlar, ömrünüze davet ettiğiniz birini, öylece silip atamıyorsunuz hayatınızdan. Bunu isteseniz bile, kırıp dökmeden hem onu hem de kendinizi tamir ederek yapmaya çalışıyorsunuz. Ama bu sizi tamir etmekten çok yaralıyor. Çünkü en çok siz kalıyorsunuz aklınız ve kalbiniz arasında.

Aklınızın itemediği bir gerçekliği, kalbiniz itmeye çalışıyor. Zira başkası hüküm sürüyor yüreğinizin çorak topraklarında. Susuzlukla çok sınanmışsınızdır lâkin sizi beslemesi için bir damla gözyaşı dahi istemezsiniz. Çünkü akan o yaşlar, sizi yakar kavurur. Bilmektesiniz.

Kalandan çok gidendeyse aklınız, işte kalbiniz o dakika mantığı yok ediyor zihninizden. Sonra ardı ardına atılıyor adımlar. Ancak benim şu an duran ayaklarım, kalbimin mantığımı köreltmesine izin vermediğimden durmakta. Hemen arkamda nefesini duyduğum kadın, bilmemeli ardından baktığım kadının önemini. Daha Esma'ya inandıramamışken, Zeynep'e nasıl inandırırım bu aşkı!

Elime hışımla bırakılan tabağa eğdim bakışlarımı. Gözlerimi sıkıntıyla kapanırken, bu kötü tesadüfe öfkelenmeden edemedim. Bilsem geleceğini, hiç Zeynep'i tutar mıydım yanımda?

"Fatin, iyi misin? Ne oldu?"

Gözlerimi açtım ve arkama yavaşça döndüm. Zeynep merakla beni süzerken, boştaki elimi kaldırıp alnımı ovdum.

"Başıma bir ağrı girdi. Uyusam iyi gelecek." Zeynep, ne demek istediğimi anlamış bir halde başını hafifçe salladı. "Git diyorsun yani... Peki..."

Cevap vermeden öylece durduğumda, Zeynep eve girip kabanıyla çantasını aldı ve döndü. Bana kısa bir an baktıktan sonra, yanımdan geçip evden çıktı. Ben ise hâlâ elimde börek tabağı, olduğum yerden milim kıpırdamıyordum.

Esma'nın gelebileceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Belki de bir adımdı ama ben o şansımı oldukça yanlış bir şekilde kaybettim. Nasıl anlatırım şimdi, Zeynep'in bu evde neden oluşunu? Eski sözlüm olduğunu bilse, bir daha asla yüzüme bakmazdı.

Ne Zeynep Esma'yı bilmeli ne de Esma Zeynep'i...

***

İtiraf etmeliyim ki, sabahları soğuk suyla yüzümü yıkamak oldukça sıkıntılı bir durumdu.

Tabi Fatin Efendi, alıştın evinin sıcak sularına, şimdi bir sevda uğruna çek bakalım. Sanki Esma üzerime ah etmişte, buz kütlesi düşüyor çeşmeden.

Üşüyerek, titreyerek ve soğuğun hüküm sürdüğü parmaklarımın kaşınmasıyla, odaya dönebilmiştim. Sobanın yanında parmaklarımı ısıtmaya çalışırken, kansızlığın verdiği bu kötü duruma sitem etmeden geçemedim. Her soğukta parmaklarımın kaşınma hissi, oldukça beter bir durumdu.