10. BÖLÜM

2.9K 472 339
                                    

Satır aralarında buluşalım çiçeklerim, yıldızı da doldurmayı unutmayalım ✬

Keyifli okumalar🔥

Şimdi bir güneş doğsa şu kasvetli havanın üstüne, bir şey değişmez. Yağmur yağdıktan sonra doğan güneşin ardından gökkuşağının çıkması da hayatı güzelleştirmez.

Keşke bir icat olsaydı anıları silebilseydik. Parfüm gibi bir şişeye doldurabilseydik. İyi anılar hiç solmasaydı istediğimiz zaman çıkarıp tekrar o anı yaşayabilseydik, kötü anılarımızı da şişeye doldurup en ücra köşelere veya denize fırlatsaydık bir daha hiç hatırlamamak yaşamamak için... İnsanı yoran da geçmişte yaşadığı anıları değil miydi? İnsanoğlunun doğasında unutmak vardır derler fakat insan öyle şeyler yaşar ki o yaşananların tek bir saniyesi unutulmaz.

***

Duyduğum seslerle gözlerimi yavaş yavaş açtım. Başucumda birileri vardı, ne konuştuklarını tam olarak anlayamıyordum. Bir şeyin üzerinde yatıyordum. Bulunduğum yere bakındım ve bir hastane odasında olduğumu fark ettim. İlk önce ne olduğunu, neden burada olduğumu anlayamadım. Karın bölgemde bir ağrı vardı. Elimi yavaşça ağrıyan yere götürdüm. Midemin alt kısmında bir şey vardı sanki. Boğazımda hissettiğim acı tatla öksürmeye başladım. Öksürdükçe ağrı daha da artıyordu.

"Hasta uyandı, doktoru çağır sen" Konuşan kişi yavaşça su içirdi bana. Diğeri de odadan çıkmıştı.

"İyi misin?" Su içmek biraz olsun iyi gelmişti. Kafamı evet anlamında salladım.

"Ne oldu bana?"

"Bıçaklanmıştın buraya getirdiklerinde, ameliyat geçirdin. Bende hemşireyim. Şimdi ameliyatını yapan hoca gelir detaylı bilgi verir durumun hakkında."

Tabi ya o kadın, ismi aklıma gelmiyordu. En son yüzümü yıkamak için lavaboya gitmiştim orada bıçaklamıştı beni. Ben orada olanları düşünürken odaya doktor girdi. Az önce bana su içiren hemşire de serumuma ilaç katıyordu.

" Merhaba, Arjin " doktor gülümseyerek konuştu. Kafamı sallamakla yetindim.

"Nasıl hissediyorsun?" diye sordu, doktor.

" Midemin alt tarafında ağrım var, boğazımda değişik bir tat acı var." Doktor dikkatle söylediklerimi dinliyordu. Bense zar zor konuşuyordum.

"Maalesef bıçaklanmışsın cezaevinde. Buraya getirildiğinde çok kan kaybetmiştin ve şansına kan grubun da zor bulunuyor. Baya uğraştık bu konuda. Ameliyatta haliyle sıkıntılı geçti iki gündür yoğun bakımdaydın bir saat önce normal odaya alındın. Şuan değerlerin, durumun iyi. İlaçların etkisiyle boğazında yanma olabilir. Ağrılar da birkaç gün içerisinde geçecektir "

" Anladım "

" Siz yine birkaç gün gözetimimiz altında olacaksınız. Sonrasında duruma göre taburcu edeceğiz " Taburcu edeceğiz... Taburcu olunca yine o cezaevine mi gidecektim? Böyle bir soru sormadım doktora. Benim cevap vermediğimi görünce,

" Bir sıkıntı olursa hemşire hanım bana haber verir " dedi. Ardından hemşireye dönüp,

" Arjin Hanım'a bir ağrı kesici yapın lütfen" dedi.

"Tamam, hocam." Doktor çıkmadan önce yine gülümseyerek,

"Geçmiş olsun" dedi ve gitti.

Hemşire serum torbasına birkaç ilaç kattıktan sonra bana döndü.

"Kuvvetli bir ağrı kesici yaptım. Birazdan ağrın hafifler"

"Teşekkür ederim"

"İstediğin bir şey var mı?"

ARJÎNWhere stories live. Discover now