'Baskın'

89 13 20
                                    

55. Bölüm : 'Baskın'

Sözcüklerin kefen giymiş olduğu masada sessizlik tüm hakimiyetine rağmen zihnimde susturamadığım sorular yankı yapıyordu... Artık zihnimde sürekli yankı oluşturan soruları tutamayacağımı anladığımda, sonumu düşünmeksizin konuşmaya başladım.

"O gece benim için söylediğin şeyler çok garipti."

Bir türlü kurtulamadığım otelde, aynı masanın etrafında kahvaltı yapıyorduk. Daha doğrusu ben tabağıma yerleştirdiğim şeyleri parçalayıp, içinde bulunduğum tehlike kokulu atmosferi bozmaya çalışıyordum.

"Onca olan şeyden sonra senin Akel'i hemen affedip bulduğun en kısa sürede kendini onun kollarına bırakman ve öpüşmen garip değil ama benim söylediklerim mi garip?"

"Beni aniden öpen oydu! Hem küçük bir öpücük ile onu affettiğimi düşündüren şey nedir?"

"Zemheri sen bazı kadınlar gibi değilsin! Beni laflarınla kandırabileceğini zannetme, bunları yemem!"

"Hadi diyelim ki ben Akel'i affettim ve onu isteyerek öptüm. Sen neden böyle bir şey yaptın?"

"Sen akıllı olduğun kadar da tehlikeli bir kadınsın Zemheri. İlerleyen zamanlarda seninle beraber çok güzel işler başaracağız bu yüzden belli başlı kozlara ihtiyacım var."

Cümlesini bitirmesi ile masada bulunan soğuk kahveden bir yudum aldım ve sert kahvenin boğazımı yakmasına izin verdim. Yüzüme yerleştirdiğim sinsi gülümseme ile onun cümlesine karşılık verdim. "Tek akıllı olan ben değilim, benden daha zekisin! Bunu kendini emniyete almak amacıyla elinde bir koz oluşturmaya çalışmandan çıkarmıyorum. Böyle bir şey yapacağını söyleyip, aslında çok daha farklı bir şey yapacağından anlıyorum. Sağ gösterip, sol vuracaksın. Ama dikkatli ol kendine doğru bir darbe yapma!"

Karaca'nın yüzündeki gülümseme silinirken söylediğim şeyler karşısında çok sinirlendiğini, kızarmış yüzünden ve çattığı kaşlarından anlamıştım. Tahminimin doğru olduğunu sinirlenerek ispatlarken, bir kez daha doğru bir tahminde bulunduğum için kendimle gurur duydum.

"Ben eğer bir sonraki hamlemi söylüyorsam gerçekten yaparım, söylemiyorsam sen dahil hiç kimse bilemez!"

"Bir sonraki hamleni tahmin etmek ile asla uğraşmam. Ama ele verdiğin bir şeyden bahsetmek istiyorum, asla aklındaki o şeyi beni elinde tutmak için kullanma. Bu sefer o planların içine senin ölümün girer!"

Hızla sandalyeden kalkıp, masanın üzerinde bulunan telefonumu aldım. "Zemheri boş tehditler yapıp yanlış yollara gitme. Otur şuraya düzgün bir şekilde kahvaltımızı yapalım ve planımıza devam edelim! Belki aklın Akel'de kalmış olabilir ama seninle bir anlaşma yaptık ve bu süre zarfında hep yanımda olman gerekiyor."

"Tamam anlaşmadan ayrıldığım falan yok, sadece kendi evime gidip yalnız başıma kafa dinlemek istiyorum."

"Ama Zemheri-"

"Aması falan yok, önemli bir şey olursa beni ararsınız."

Son cümlemin ardından hiçbir şey kelam edemezlerken, bulunduğumuz ortamdan ayrıldım ve ardıma dahi bakmadan otelden çıktım.

ZEMHERİ | S.Ç.Y. |Where stories live. Discover now