"Dakika Dakika"

Thirty-Two

P.s: Şarkı bölümden bağımsız öylesine seviyorum diye koydum isterseniz dinlersiniz mcjfmxkdkjc
---

Hem havuz hem deniz çok güzel olduğu için seçemeyince bir gün denize bir gün havuza girmeye karar verdik. Oğulcan sürekli elini çenesine koyup

"oofff çok zor hayatım bu işler. Karar veremiyorum denize mii havuza mıı. Aahh ah" taklitleri yapıp gülmemize sebep oluyordu.

Vee bugün deniz günüü. Plaj çantalarını yüklenip deniz kıyafetlerinin üzerine giydiğimiz yazlık elbiselerle sahile indik.

Yan yana birkaç şezlonga kurulurken üzerimizdekileri çıkarıyorduk. Oğulcan ve ömer hayvan gibi birbirini kovalayarak denize koşarken omzuma sürdüğüm güneş kremini dağıtmak için yanıma oturan Doruk 'a baktım.

Kremi omzuma yayarken bu an hep okuduğumuz gibi romantik, seksi bi an falan olmalıydı ama olmadı.
Oflayınca kaşlarını kaldırarak suratıma baktı.

"ya bu kremleme romantizmini de hiç anlamıyorum."

"niye?"

"ya bu sıcakta krem sürmek çok rahatsız bir kere. Zaten terliyiz. Bunun neresi romantik!"

Güçlü ve çekici bir kahkaha atarken yan şezlongta yatan kızın dönüp onu incelediğini fark edince doğrulup önünü kapattım.

"tamam o zaman, romantizm yok. Sadece yanmamak için sürelim de denize gidelim serinleriz."

Başımı sallarken sırtıma da sürmesine izin verdim. Zaten herkes birbirini kremlediği için dikkat çekmiyordu. Ama kremi falan unutup denize koşan, şu anda da denizde güreşe ömer ve Oğulcan ne kadar yanar bilmiyorum.

---

" kadir ayaklarında palet mi var be mübarek! O nası su sıçratmak?"

Abim bilerek elini suya çapınca her yerine sıçrayan Doruk' ta hırsla aynı şeyi yaptı. Birbirlerine inatla su atarken melisayla geriye kaçtık.

"sshh çaktırmayın."

Arkadan sesizce gelen berk ve ömer'e baktım. Yavaşça yanlarına gidiyorlardı.
Suyun altına girince uyarsam mı sevgilimi diye düşündüm .
Ama ben anlayamadan ikisi de havalanınca çığlık attık.

"Laaan!"

Berk Doruk 'u, ömer abimi omuzlarına almıştı.iyice doğruluktan sonra pat diye suya attılar. Sıçrattıkları su etraftakileri iyice kaçırırken su güreşleri uzun süre devam etti.

----

"hadi gel korkma"

"korkmuyorum Doruk hala ayağım yere değiyor."

Elimden çekerek biraz daha ilerledi. Yürümek yerine bacaklarımı çırparak eşlik ediyordum. Hareketler tamam ama yüzeyde duramıyorum batıyorum.

"Çünkü kalçanı alçakta tutuyorsun. Bak."

Kollarım ve başım yükseğe zorlarken kalçam batıyor cidden.

"sırtından itibaren dik dur. Nefesini kontrol et ki kanın batmasın."

Elini karnına koyup yükseltti.

"burası yüksekte dursun."

"elini çekince düşerim ki."

Diğer elini de karnıma koyarken parmakları tenimde gezdi.

"pardon hocam tüm öğrencilerinize böyle dokunuyor musunuz?"

Kahkaha atarken eli biraz daha aşağı kaydı.