Ten

5.3K 160 29
                                    

Ne diyelim biraz romantizm biraz 🔥

--------------

Evime çok yakın bir park var.Yanındaki güzel çimenlikleri hep sevmiştim.bu güneşli günü onunla değerlendirmek için buraya getirdim. Altımıza örtüyü serip sırtımı ağaca yasladım. O ise tereddüt etmeden yere uzanıp başını dizlerime koydu. İkimizin de rahat edeceği şekilde oturduktan sonra kitabımı açıp okumaya başladım.
Kısa bir süre geçmişti ki kitabın arkasından gözüme takılan güzelliği canımı yaktı.
Gözleri kapalıydı. Güneş yüzüne vuruyor her bir zerresini parlatıyordu sanki. Eğer güneş olsaydım sırf bu yüzü izlemek için bile doğardım diye düşündüm. Ona Edward'ın güneşin altında parlayan derisini gösterdiği an Bella'nın attığı aptal ve hayran bakışlarımı attım. Kapalı gözbebeklerinde güneşle parlayan kirpikleri muazzzamdı ellerimi gezdirip okşadığım saçlarının her bir teli benimle hayat arasında bir köprü gibiydi. Evden özenle yapıp çıktığı saçlarını okşarken bozmuş oluyordum ama rahatsız görünmüyordu.

"çok bakma aşık olacaksın."

Hah. Sanırım gerçekten ruhlarımız birleşmişti.. Gözlerini güneş yüzünden kısık açarak yüzüme baktı. Parmaklarımı kısık gözlerinin kenarlarında, çene hattında, dudaklarında gezidirdim.sonra usul usul boynuna götürüp okşarken kitabımda ona adadığım bölümü okudum.

"çenesiyle boynu arasındaki uzantıya bütün gezegenler sıralanabilirdi.
Tanrı'nın evreni yaratırken onun vücudundan kopya çektiği söylenirdi.
Senfoni orkestrası gibi bir teni vardı,bütün kemanlar ağlardı.
Gözleri vardı, akıttığı gözyaşları cehennemi söndürebilirdi.
Omuz çukurları her ne kadar bir mezarı andırsa da, aslında yeni doğan bir bebeğin yuvasıydı."

Okumam bittiğinde ellerim omuzlarına kaymıştı. Kitabı kapatıp yüzüne baktım.gözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki nerede olduğumu ne yaptığımı benliğimi sorgulayabilirdim.

"güzelim var ya... Çok seviyorum seni."

Bu kadar mutlu olmayı tatmamıştım daha önce. Bu kadar tam hissetmeyi.birine ait olmayı biriyle bütün olmayı.

"aşk gerçekten abartıldığı kadar varmış."

Gülerek doğruldu.ama bir şeyler düşündüğü belliydi söyletene kadar suratına bakmaya kararlı olduğum için çok uzatmadı.

"çok multu olunca yaşama sevinci doluyor tabi insan ama..bilmiyorum. Tam şu an ölsem mesela. En son gördüğüm yüz seninkiyken. Elim elini tutmuşken."

dudaklarımdan hızlı bir öpüş çaldı.

"hafızama en son dudakların kazınmışken. dünyada görülmeye değer başka bir şey yok gibi. O kadar tamamlanmış hissediyorum ki. Sanki dünyada görülecek başka bir güzellik kalmadı."

Filozof paşam be... Aslında söyledikleri doğru bir yandan

"e napalım sen zehri kap gel o zaman. Ben de dudaklarından içerim artık."

Gözlerimi devirdi. Söylediği mantıklı düşünceleri şakaya vurmak istemiyordum ama ciddi ciddi ölümü düşünmüş olması canımı sıktı.

"aslında haklısın ama bence bu mutluluğu daha çok hak ediyoruz. Yani sadece bugün değil. Mesela yarın da. 5 sene sonra da. O zaman da yaşayacağız, yetişkinken hayatın sorunlarıyla uğraştığımızda tüm yorgunluğumu dizinde atacağım. Saçlarım beyazladığında inkar edeceğiz. Birlikte çok yer gezeceğiz.daha torunlarıma pastalar yapıp doğum günlerini kutlayacağım. Bence bunları da görmeyi de hakediyoruz. "

Yüzünde kocaman gülüşü resmen göktekini söndürdü. Sen nesin be adam.

" oh ya ben çocuk hayali kurunca suç, sen toruna geç"

"Dakika Dakika" Where stories live. Discover now