YAZ KAMPI

Juliet'in Işığı

Kevın yatakta dönüp durmasına rağmen bir türlü uyuyamıyordu. Yatağın yanında duran iki çekmeceli dolaptaki telefonu alıp saate baktı. 04.18 olmuştu saat. Güneşin doğuşuna az kalmıştı. Dün Jack will Lisa'nın aklını o kadar karıştırmıştı ki Kevın saatlerdir bütün bu durumu nasıl düzelteceğini düşünmesine rağmen çıkmazdaydı. Ayrıca hala özel derslerle ilgili sorunlar vardı. Lisa ve Kevın güç değişimi yapmıyordu ama yapmaları lazımdı çünkü bayan Nathalie eğer bir özel çocukla güç değişimi yapamıyorsa ve tek gücü olan Lovis ile de güç değişimi yapamazsa Lisa'dan çok fazla şüphelenecekti. Kevın Jessie ile güç değişimi konusunda herhangi bir bahane bulup sıyrılabilirdi ama Lisa'yı da bundan kurtarmalıydı. Ve Jack will de şifreli konuşmalarla Lisa'nın kafasını karıştırıyordu. Tüm bu düşünceleri hızlıca aklından sildi ve görünmez çocuk olarak Lisa'ya yazdı.

Lisa

Yatakta uzanıp tavanı izliyordum son 2 saattir. Kafam o kadar çok doluydu ki uykumu kaçırmıştı. Kızlar her zamanki gibi erkenden uyumuştu çoktan. Gözlerimi kapatıp Jack will'in söylediklerine odaklandım. Bana tanıdık geldiğimi ve karşılaşıp karşılaşmadığımızı sormuştu. Üstelik bana çok açık sözlü olduğumu unuttuğunu söylemişti. Jack will'i daha önce gördüğümü hatırlamadığıma göre beni daha önceden tanıyor olması mümkün mü? Peki beni tanıyorsa neden en baştan tanışsın ki? Ya o beni tanıyorsa fakat ben onu hayatımda gerçekten hiç görmemişsem? Peki ya Kevın neden Jack will'e çıkıştı? Hayır sadece ondan nefret ettiği için yaptı. Peki Jack will ile Kevın sadece geçen sene mi tanıştılar? Kevın Jack will'den nefret ettiğini söyledi ama Kevın buraya geçen yıl geldi. Jack will'den bu kadar nefret etmesi için sadece 1 yıl yeterli mi? Bu derin düşünceler arasında telefonumdan bildirim sesi gelince irkildim. Telefonu genelde sessizde tutardım ama bu sefer açık kalmıştı. Kızlar uyanmasın diye anında sesini kıstım. Mesaja baktığımda şaşkındım. Ufukta doğan bir güneş resmi vardı ve bu pencereden çekilmiş bir fotoğraftı. Muhtemelen yeni çekilmişti. Altında yazan da beni oldukça şaşırttı.

Görünmez çocuk: Binlerce kez beter olsun gece, senin ışığın yoksa.

Aslında şu an ne düşündüğümü bilmiyordum ama bu mesaj hem hoşuma gitmiş hem komik gelmiş hem de kafamı karıştırmıştı. Mesaj yazmaya başladım.

Kevın

Az önce çektiğim resmi atıp altına romantik bir söz ekledikten sonra telefonu göğsüme koydum ve tavana bakıp gülümsedim. Sonra çok şaşırdığım birşey oldu ve bildirim geldi. Gerçekten olabilir miydi? Uyanık mıydı?

Silent scream: Saat sabahın 4'ü. Gece değil. Ve bu bir güneş romeo. Juliet değil.

Mesaj o kadar güzeldi ki... Bana Romeo demesi... Mesajı tekrar tekrar okurken her okuyuşta kalbim hızlanıyordu. Sonra bana attığına yakışacak bir şeyler düşünüp yazmaya başladım hızla.

Görünmez çocuk: Juliet'in ışığı yoksa Romeo'ya her saniye karanlık, her saniye gece. Bu sadece bir güneş juliet. Seni anımsatan tatlı bir hediyedir gökyüzünden Romeo'ya. Peki ya senin ışığın? Romeo'ya verecek misin bu kutsal hediyeyi? Eğer vermezsen bu tatlı, kudretli ışığından; Romeo yaşayamaz Juliet'in aşkından...