"Panik Atak mı"

157 10 0
                                    

Bugün okulun son günüydü. Ne çabuk bitmişti bu yıl, gerçi son aylara doğru yeni okuluma başlamıştım ama yine çok çabuk alışmıştım. Saate baktığımda okula geç kaldığımı gördüm. Üzerime açık mor elbisemi giydim. Kahvaltıya indim ama okula çok geç kalmıştım. Birkaç bir şey yedikten sonra babamla okula gittik. Sınıfa girdiğimde, son gün olduğu için ders yoktu. Sınıftaki yerimi aldım. Herkes bir ağızdan konuşuyordu, bu da ortamda gürültü kirliliğine yol açıyordu. Gözlerimle Aras'ı aradım ama daha sonra geleceğini tahmin ederek çantamdan, yeni aldığım bir kitabı okumaya başladım. Birden önümdeki sıraya Berkay oturdu. Gözlerimi ona "burdan defol git" dermişçesine  bir bakış attım. Fakat gitmeyeceğini anladıktan sonra kitabımı okumayı yarıda kesip, "Ne istiyorsun?" Diye sordum. Suratındaki şeytani gülümsemesiyle "Seni" dedi. Berkay sinirimi bozmaktan başka bir işe yaramıyordu. Onun bu gereksiz laflarını dinlemeyecektim, tam kitabımı açmış kaldığım yerden devam edecekken, kolumdan hızlıca tutup beni sınıfın dışarısına götürdü. Bir duvara yaslayıp saçımı geriye attı. Beni öpmek için bana yaklaşırken suratına bir tokat attım. Kaçmaya başladım, merdivenleri hızlıca inerken nefeslerim hızlanıyor, başım dönüyordu. Hiçbir şeyi düşünemiyordum. Nereye gittiğimi bilmeden koşuyordum birkaç yerden sağa ve daha sonra sola döndüm. Okulun bilmediğim yerlerini  daha yeni keşfediyordum. Artık kendime hakim olamıyordum, kalbim daha fazla çarpmaya başlamıştı, başım daha fazla dönmeye başladı. Ellerimi başıma yasladım. Saçlarımın arasında sular hissettim. Gözlerim her şeyi bulanık görüyordu. Koşmak için ayaklandım. Ama bacaklarım güçsüzleşmişti ve ayakta duramıyordum. Dizlerimin üzerine düştüm, yanağım soğuk zemine çarptı ve gözlerim kapandı. Birkaç dakika baygın kaldıktan sonra koridorun orada Berkay'ı gördüm. Bana her şeyi yapabilirdi. Korkuyordum. Yavaşça ayağa kalktım ve hızlıca koşmaya başladım. Nefes alışverişimi kontrol edemiyordum. Burdan çıkmam gerekiyordu. Birden Berkay kolumu tuttu. "Bırak kolumu" diye bağırdım. Ağlamaya başladım. Nefes alamıyordum, başım dönüyordu. Lütfen bırak beni" bunu söylerken sesim titriyordu. Daha fazla bağırdım, çığlık atmaya başladım. Berkay kolumu bıraktı. Duvarın köşesine oturup, ağlamaya başladım. Nefsslerimi düzenleme çalışıyordum. Böyle bir olay ilk defa başıma geliyordu. Berkay şaşırmış bir biçimde yanıma geldi." Sen... sen panik atak hastası mısın?" Panik atak mı? "Bilmiyorum" Yanıma geldi. "Özür dilerim seni korkutmak istemiyordum ve panik atak hastası olduğunu da bilmiyordum" "Ben panik atak hastası değilim. Rahat bırak beni git yanımdan " diye bağırdım suratına. Beni kolumdan kavradı. Ayağa kaldırdı. Gözleriyle beni süzdü. O sırada arkadan Aras geldi. "Sen burada Defne'nin yanında ne arıyorsun." Bunu Berkay'ın suratına tıslayarak söylemişti. Daha sonra Berkay'ın suratına bir yumruk attı. Aras'ın ismini çığlık atarak söylemiştim ve birden Aras'ın kolundan tuttum. Berkay koşarak oradan uzaklaştı.  Aras'a sarılmış yine ağlıyordum. Yine o sevdiğim parfümünden sıkmıştı. Ellerim titriyordu ama nefesimi düzene soktukça ellerimin titremesi azalıyordu. "Sen... iyi misin?" "Bilmiyorum, kendimi tuhaf hissediyorum. Nefesimi kontrol edemiyordum aynı şekilde davranışlarımı da başım dönüyordu." Aras sorgularcasına bana bakıp "Sen panik atak hastası mısın?" Daha fazla bu kelimeyi duymak istemiyordum. Aniden "Ben panik atak hastası değilim" bunu Aras'a bağırarak söylemiştim. İlk defa Aras'a bağırıyordum. Daha sonra ağlamaya başladım. Aras yanıma yaklaştı. Tekrar bana sarıldı, saçlarımı sıvazladı. Sakin olmam gerektiğini söyledi. Ağlamaktan gözlerim acıyordu. Bana neler oluyordu? Az önce neden böyle davranmıştım?

Günün bitmesiyle, okul da bitmişti. Artık yaz tatili başlamıştı. Ama bugün çok yorulmuştum. Aras ile birlikte eve gittik,  babam evde yoktu. Aras'a dilerse evine gitmesini söyledim ama gitmeyeceğini söyledi. Odama çıktım, hemen yatağıma girdim. Uyuyakaldım.
Vote ve yorumları unutmayınn !

Babasının PrensesiWhere stories live. Discover now