Babasının Prensesi

Pelin!

Defne'nin ağzından :

Aras beni öpmüştü. Hâlâ inanamıyordum. Bugün hayatımın en güzel günüydü. Bunları düşünürken babam sofrada bana garip garip bakıyordu. Aslında bu bakışlarda haklıydı çünkü yemeğimi yememiş, kendi kendime gülüyordum. "Bugün Aras'la güzel bir gün geçirdin galiba" dedi babam. Aslında mükemmel bir gündü ama "evet bugün güzeldi, at binmeyi öğrendim. " dedim hevesle. Yemeğimi yedikten sonra odama gittim. Üzerime daha rahat bir şeyler giydim. Telefonuma mesaj geldi. Mesajın Aras'tan olduğunu umarak ,mesaja baktım. "Benden daha güzel at kullanıyorsun" kesinlikle umduğum kişiydi. Bugün at bindiğim zamanlar aklıma geldi. İlk binişimde çok korkmuştum ama sonra çok eğlenceli bir hale geldi. Aras ile bir süre mesajlaştıktan sonra yatağıma yattım ve uykuya daldım.

Sabah kapının zil sesiyle uyandım. Saat daha çok erkendi. Kim gelmişti yine, kapıyı açtım karşımda bir kadın vardı. Ağzı burnu kan içindeydi. Kekeleyerek "Defne" dedi. Saçını geriye attı. Simasından bu kadının annem olduğunu anladım. "Anne sana ne oldu böyle" çığlık atarak söylediğim için babam yanımıza geldi. "Rüya ne oldu sana böyle" dedi babam. Annemi salona aldım yaralarına pansuman yaptım. Annemden öğrendiğime göre bunu anneme yapan kişi Can denilecek üvey babammış. Ona üvey baba bile demek istemiyordum. "Peki niçin sana böyle bir şey yaptı" dedim biraz çekinerek. "Can'ın da bir kızı var ama çok iyi anlaşmıyorlar. Dün yine bizim eve geldi ve yine Can ile kavga ettiler, aslında bana yapacaklarını kızına yapacaktı ama buna izin vermedim. " dedi. Ardından gözyaşları yanağında süzüldü. O pisliğe gününü göstercektim. Evden hızlıca çıktım o pisliğin evini bulmalıydım. Yolda Aras'ı gördüm. Aras bugün de beni bir yere götürecekti galiba ama ilk önce şu Can denilecek adamı bulmalıydım. Koşmaya başladım annemlerin adresini biliyordum bu yüzden evi çabucak buldum. Aras hemen yanımda bitiverdi. Ama Aras'a susması için işaret verdim. İçeriden sesler geliyordu. "Yeter artık baba, bıktım" Can denilecek adamın kızıydı bu. Kapıyı çaldım. Can kapıyı açtı. "Anneme ne yaptığını sanıyorsun? " dedim sinirli bir şekilde. Etrafıma bakındım Aras neredeydi? Birden Can kolumu sıkıca tuttu ve beni evin içine attı. Karşımda Pelin vardı. "Pelin!"

Pelin, Can'ın kızı mıydı? Gerçekten kameralar nerdeydi?