18. Bölüm: "Kendine iyi bak."

173 23 102
                                    



Ben geldim.
Çok yüksek bir giriş yapardım genelde evet ama bu bölüm ve bu bölüme ait olan şarkı biraz beni dağıttı. Onun için mutlu bir giriş yapamadım.

Her neyse okuyup yorumlarınızı benimle paylaşmayı ve beğenmeyi unutmayın. Olur mu?

Umarım, yani inşallah yılbaşına özel yeni yılbaşı bölümü size yetişteceğim. Tabii söz veremiyorum ama elimden geleni yapacağım bana güvenin. Belki Birkaç gün geç gelebilir ama olsun o kadarlıkta.

Şarkıyı koyduğum o kısımda şarkıya da bakmayı unutmayın. O duyguyla okumak daha hoş ve anlamlı geliyor.

💚



Lim Jaebeom

Ortamın gerginliği nefesimi daraltıyordu. İkisi gözlerini birbirlerine dikmiş ve konuşulmayan bir savaşa girmişti. Bir süre bu böyle devam etti. Ta ki Lisa sinirle gözlerini devirip "Şaka gibisin. Cidden, " diye mırıldanana kadar hem de. Dudakları histerik bir gülüşle kıvrılırken saçlarını kulağının arkasında atarak masaya doğru eğildi. Göz temasını asla kesmemişlerdi. "Özür dilemek yerine; ne bileyim pişman olmak yerine gelmiş, hala karşımda bu tür cümleler kuruyorsun."

"Ben sadece senin başlattığın oyunun devamını getirdim.. Lalisa." Jackson'ın rahatlığı hepimizi daha da gerdiğinde Lisa dişlerinin arasından konuşarak keskin bir dille sıyrıldı." Bana, o isimle seslenme hakkına sahip değilsin artık." Hadi ama..

Bambam önünde ki kadehinden büyük bir yudum aldıktan sonra benden önce davranarak konuya dahil olduğunda "İkinizde çocuk gibi davranmayı bırakın. Ve şu aranızdaki küslüğe son verin. Cidden can sıkmaya başladı bu durum." Jackson omuz silkerek "Ben oldukça anlayışlı bir şekilde ayağına kadar geldim ancak hanımefendi beni tanımıyormuş numaralarına girdi. Sadece kendisi haklıymış gibi davranmasına izin veremezdim. Eğer birisini uyaracaksan ilk onu uyar." hızla lafı kendi sahasından Lisa'nın kalesine fırlattı.

Lisa'nın cidden her kelimesiyle birlikte sinirinin iki katına çıktığını görebiliyorduk. Yine de bunu bir şekilde geri planda yaşamayı başardı. Kolları göğüsünün üzerindeyken aynı Jackson gibi omuz silkerek "haklı olduğumu düşünüyorum." Diye belirtti.

"Değilsin." Diye kestirip attı Jackson'da, tekrardan. "O odada tek kırılan sen değildin. Benden öyle bir şeyi istemen. Benim duygularımı hiç saymak olmadı mı? Ve bu beni kırmadı mı sanıyorsun?"

"Ben senin duygularını hiçe saymadım. Oldukça kibar ve anlayışlı bir dil ile başkası tarafından istenileni sana ilettim. Barış ya da barışma. Bu benim umurumda mı sanıyorsun, o kızın cehenneme kadar yolu var. Ben sadece ikiniz arasında kaybolup giden, onu düşünüyorum. Ancak sen, benden sinirini çıkartıyorsun. Gelip giden herkes benden bir şeyler bekliyor. Gerçekten bir siz dolusunuz da ben boş muyum? Bir siz haklısınız da ben aptal mıyım?"

"O anlama gelen bir cümle kullandığımı sanmıyorum."

"Kullanmanıza gerek kalmıyor merak etmeyin. Bundan sonra ne yaptığın cidden umurumun kenarında bile olmayacak Jiaer."

"Yapmayın böyle Lisa. Tartışın diye getirmedim ben buraya Jackson'ı. Lütfen, siz kaç yıllık arkadaşsınız. Böyle basit bir tartışmanın büyümesine izin verecek kadar da küçük değilsiniz. Olgun taraflarınızı konuşturun, kırılmış 5 yaşındaki duygularınızı değil."

FOREVER: Manager | JARK (2. sezonu eklendi)Where stories live. Discover now