21.bölüm

2.1K 57 5
                                    



"Ölmek mi? Yaşamak mı?" Bakışlarını yoldan çekip bana baktı. Ve kafasını sağa sola salladı.

"Sen yokken ben zaten ölüyüm Gamze!" Sessizce güldüm. Arabanın hızını çok azda olsa düşürmüştü.

"O zaman yaşamamızın bir anlamı yok! Çünkü ben seninle olduğum zaman her gün öleceğim!"

Yapacağım şeyi anlamıştı. Korku içinde bana baktı.

"Gamze sakın!" Diye bağırdı. Elimle aniden direksiyonu tuttum.

"Artık her şey için çok geç!"

           ♡♡♡♡♡♡♡

Bir karar vermiştim. Ama ucunda ölüm vardı. Sevdiklerim uğruna ölümü tercih etmiştim. Elim de tuttuğum direksiyonu çeviriyordum. Artık bu oyuna son vermenin zamanı gelmişti.

"Gamze yapma dur!" Bir yandan tek eliyle beni engellemeye çalışırken diğer yandan ise arabanın hakimiyetini kaybetmemeye çalışıyordu. Arkamızda ki arabaların korna sesleri fazlasıyla yükselmeye başladı.

Ama artık çok geçti. Çünkü bu arabanın içinden ikimiz de sağ çıkamayacaktık. Araba sert bir şekilde bir sağa bir sola gidiyordu. Burak arabayı kontrol altına almaya çalışırken hâlâ beni engellemeye çalışıyordu.

"Senin ölmeni göze alamam Gamze! Dur!"

"Bunu beni kaçırmadan önce düşünecektin!"

Gözlerinin içine bakarken sert bir hamleyle direksiyonu son kez sola kırdım. Arabanın hakimiyetini kaybetmişti. Durdurmaya çalışıyordu. Ama arabanın frenleri patlamıştı.

Geri çekilirken içimde sadece korku vardı. Ellerimle yüzümü kapatıp yüksek bir çığlık attım. "Gamze!" Diye bağırdı. Araba yavaş, yavaş savrulmaya başladı. Emniyet kemerim bile beni kurtarmaya yetmeyecekti. Oturduğum koltuk öne doğru kayınca korkuyla çığlık attım. Burak tek koluyla beni koltuğa yapıştırdı. Ve öne savrulmamı engelledi. Önümde tuttuğu koluna bilinçsiz bir hareketle mengene gibi yapıştım.

"Denize düşen yılana sarılır" Atasözünün anlamanı şimdi anlamıştım işte! Beni öldürmeye ve kaçırmaya çalışan adamın koluna yapışıp ondan medet ummuştum!

Araba bariyerleri yıkarak büyük bir gürültüyle uçurumdan uçtu. Çığlık sesim dağları bile delip geçmişti. İçimde ki korku beni öldürecek cinstendi. Gözlerimi kapattım ve bir an önce acısız bir şekilde ölmeyi diledim. Ama öyle olmadı!

Araba takla attı. Arabanın içinde ters yüz olduk. Ağzımdan eksik etmediğim çığlığıma daha güçlüsü eklendi. Kafamı çok sert bir yere çarptım. Gözümün içine giren şey yüzünden artık hiç bir şeyi doğru dürüst göremiyordum. Çünkü gözümün içi kafamdan akan kanla dolmuştu. Gözlerimi daha sıkı kapattım. Ama duyduğum gürültüyle gözlerim korkuyla tekrar açıldı.

Arabanın camları bomba sesini aratmayacak bir şekilde tek, tek patladı. Ön camın kırılan parçaları koluma saplandı. "Ahh!" Diye inledim. Artık ölmek istiyordum. Çünkü çok acı çekiyordum. Bu acının bitmesini istiyordum.

"Allah'ım n'olur yardım et!" Diye defalarca kez dua ettim. Gözlerim kararıyordu. Artık hiç bir şey görmüyordum. Göz perdem kararmıştı. Son duyduğum ses ise bizi bu duruma getiren adamın sesiydi.

"Gamze özür dilerim! Sana bunları yaşattığım için özür dilerim!"

Gözlerim kapandığı için ona cevap verecek gücü bulamıyordum kendim de. Araba tekrar takla atınca acıyla gözlerimi açtım. Ve ağzımdan acı dolu bir çığlık kaçtı. Sırtım da Hissettiğim keskin acı yüzünden nefes alamıyordum. Çünkü sırtım defalarca kez koltuğa çarptı ve cam kırıklarının bir kaçı belime saplandı.

Acı aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin