79.bölüm

1.1K 50 77
                                    








&

İçinde biriken öfkeyle gecenin karanlığına baktı genç adam. Yumruklarını sıktı. Bu gece o adamın cehennemi olacaktı. Bu gece yaşadığı o ev, onun mezarı olacaktı. Sevdiği kadının akan göz yaşlarıyla onu boğacaktı.

Kendinden oldukça emin ve kararlı bakışlarla arabasına doğru yürümeye başladı genç adam. İçine düşen kor ateşi de, sevdiği kadının ona söylediği sözleri de unutmak istedi. Fakat başaramadı. Duymuştu bir kere, kolay kolay da unutmazdı. Ve o şerefsize bunun cezasını canıyla ödetecekti.

Arabasının önüne gelen genç adam, arabanın tekerleğine sert bir tekme savurdu ve öfkeyle haykırdı. Gecenin karanlığına yayılan öfkeli sesine; acısı da katlanmıştı. Onun çoğu zaman dokunmaya çekindiği dudaklara bir başkası dokunmuştu... Gözünden sakındığı sevdiği kadının akıttığı yaşları hatırladıkça, mümkünmüş gibi daha çok delirdi, daha çok öfkelendi ve bir nefeste arabasına bindi fakat arabayı çalıştıramadı... Aklına sevdiği kadının sözleri düştü:

'Beni öptü!'

'Beni zorla öptü!'

'Engel olamadım ona. Korktum.'

Bu sözleri düşünen genç adam yine öfkeyle haykırdı ve yumruklarını sıkıp, direksiyona geçirmeye başladı. 'Ona zorla dokunmuş! Onu korkutmuş!'
Bu düşünce genç adamı yerle bir etmişti. O bunu anlatırken; korkudan titreyen bedeni ve akıttığı yaşlar gözlerinin önüne gelince hırsla arabayı çalıştırdı. O şerefsiz yüzünden korkmuştu. O şerefsiz yüzünden göz yaşı akıtmıştı.

Son gaz gitmeye devam ederken, kalbine düşen ağırlığı yutmaya çalışıyordu. Ona birinin zorla dokunduğu düşüncesi Emre'yi derinden yaralamıştı. Ona karşı koymaya gücünün yetmediğini söyleyen sevdiği kadının o anki çırpınışlarını düşündü... Nefes alamadı. "Seni öldüreceğim şerefsiz!" diye gürledi.
İçindeki bu öfke çok başkaydı bu sefer... Daha çok sevdiği kadın için endişelenmiş ve korkmuştu. Onu korkutmamak için de elinden ne geliyorsa yapmıştı.

Ona yansıtmamak için büyük bir savaş vermişti. Artık ona gelecek her türlü sözü, lafı, bir bakışı bile esirger olmuştu. Onu yeni bulmuşken, o şerefsizin zorla yaptığı bir şey için sevdiği kadını asla bırakmazdı. Aksine sahip çıkardı. Artık sevdiği kadından hiçbir güç onu ayıramazdı. Değiştiğinin farkındaydı. Eski Emre olsaydı; çok küçük bir ihtimal de olsa inanmazdı. Çünkü eskiden Gamze'nin onu sevdiğini bilmiyordu ve bilinmezliğinin içinde korkusu da vardı. Başkasına gönlünü kaptırmasından hep korkmuştu. Ama bu korkuları zamanla tamamen gitmiş, sevdiği kadın onun aşkına fazlasıyla karşılık vermişti.

Ona güveni sonsuzdu. Ona hep güvenmişti zaten fakat etrafındaki aç gözlülere hiçbir zaman güvenmemişti ve güvenmemekte de haklı çıkmıştı. Ona zorla dokunmuş bir şerefsizin cezasını kesecekti. Onu koruyamadığı içinde kendine kızıyordu. Onu orada, o şerefsizin yanında savunmasız bırakmıştı. Gamze oradayken içine zaten bir kurt düşmüştü ve oraya gidip gitmemek de tereddüt etmişti. Hangi sıfhatla oraya gideceğini düşünüp geri adım atmıştı genç adam. Fakat o herifin böyle bir şey yapacağını bilip hissetseydi, bir dakika durmaz gider o herifi oracıkta boğazlardı ve bundan pişmanlık duymazdı. Şimdiki yapacağı şey içinde asla pişmanlık duymayacağını biliyordu.

Gamze'nin onu öpmesine izin vermediği anı düşünen genç adam öfkeyle soludu. Onu öpmesine izin vermediği an nasıl da zoruna gitmişti genç adamın ama sevdiği kadın ondan utandığı için onu öpmemişti. Ondaki farklılığı hemen fark etmişti genç adam. Gözlerine bakmaya çekiniyor, hep kaçırıyordu. İlk önce bugünkü yaşadığı şeyler yüzünden böyle davranıyor diye düşünüp deliye dönmüştü genç adam. Onun en çok korkuttuğu ikinci şeydi bu; pişmanlık duyması... Ona bugün dokunurken, çok tereddüt etmişti ama sevdiği kadının onu istediğini görünce genç adamın aklı yerinden oynamıştı ve kendini onun kollarına bırakmıştı.

Acı aşk Where stories live. Discover now