17.BÖLÜM: Kimsin Sen?

En başından başla
                                    

-"Kızlar, hadi uyanın!"

Sema'nın koluna dokunduğum anda kalkmış uykulu gözlerle bana bakıyordu.

-"Sema ben iyi hissetmiyorum. Uzay'a haber verelim de gidelim."

Sema yataktan kalkıp yüzünü ovuşturdu, dikkatli gözlerle bana bakarak elini alnıma koydu.

-"Hasta mı oldun? Biraz ateşin var sanki. Uzay'a seslenelim de bir hastaneye gidelim."

Sema tam telefonu alıyordu ki kolunu tuttum.

-"Hastane olmaz. Hastalık olarak değil burada kendimi güvende hissetmiyorum. Evimize dönelim."

Sema acıyan gözlerle bana bakarak sımsıkı sarıldı.

-"Tamam canım. Gidelim. Ben Gamze'yi uyandırayım. Sen Uzay'a seslen."

Tamam anlamında başımı sallayıp odadan çıktım. Hemen yan odamızın kapısını çaldım. Daha ilk çalışımda Uzay'ın sesi duydum.

-"Kim o?"

-"Sevgilim."

Uzay kapıyı açtığında beni tedirgin gözleri karşıladı. Bana doğru bir adım atıp ellerimi tuttu

-"Sevgilim iyi misin? Bir şey mi oldu?"

Tebessüm ederek sakinleştirmeye çalıştım.

-"Ben kendimi iyi hissetmiyorum. Eve dönsek olur mu? Hemen şimdi, şuan."

Uzay'ın bakışlarını sorgular bir ifade aldığında sorgulamaması için içimden dua ediyordum.

-"Mehir bir şey olmadığına emin misin? Durup dururken neden gidiyoruz?"

-"Bir şey olmadı. Sadece gitmek istiyorum."

Uzay doğruyu söyle der gibi bakarken gözlerinin içine bakmamaya çalışıyordum. Bakarsam bir şey olduğunu anlardı gerçi şuan bile bir şey olduğunu anlamıştı üstüme gelmemek için sormuyordu, ama bunun eve dönüşü olduğunu biliyordum. Elbet sorgulayacaktı.

-"Uzay, noluyor abi?"

Ozan gözlerini kaşıyarak yanımıza geldiğinde bir şey olmamış gibi davranmaya çalışıyordum.

-"Günaydın."

Gülümsemeye çalışarak Ozan'a baktığımda uykulu gözleri ile bir bana bir Uzay'a bakıyordu.

-"Mehir, sabahın köründe ne işin var? İçerde hiç kız yok yemin ederim. Eğer ona bakmaya geldiysen."

Ozan gülerek kapıya yaslandığında Uzay sert ve tok sesi ile gözlerime bakarak konuşmaya başladı.

-"Gidiyoruz. Hadi hazırlan."

Ozan afallamış bir şekilde Uzay'a bakarken Uzay'ın yüzündeki ifadeyi daha önce hiç görmemiştim.
Çok sert bakıyordu, çok..

-"10 dakika sonra burada, kapının önünde buluşur aşağıya ineriz."

Tamam anlamında başımı salladım ve yanından ayrıldım. Odaya giderken arkamdan baktığını hissedebiliyordum. Kapıyı açtığımda girerken başımı çevirdiğimde hâlâ bana baktığını gördüm. Ben kapıyı kapatır kapatmaz onun da kapısının kapanma sesi gelmişti.

İşte bu seni seviyorum demekti. Bana şuan çok kızgındı, hatta belki de kırgın. Ama ona rağmen içeriye girmemi beklemiş sonra o girmişti. Bu hareketi ile her zaman diyordu, her zaman nerede, nasıl olursak olalım seni koruyacağım, seveceğim..

Odaya girdiğimde Gamze saçlarını tarıyor, Sema yatakları topluyordu.

-"Mehir iyi misin? Noldu anlat bakalım? Neden gidiyoruz?"

RUHUMUN GÜNAHIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin