9.BÖLÜM: Nefes..

531 357 30
                                    

Yaşam ve ölüm, aralarında ince bir çizgi olan gerçekler. Dakikalar önce konuştuğun insanın sesini bir daha duyamayabilirsin, ne garip değil mi?
Zamanında ağlamaktan yorgun düştüğün şeyleri ilerde hatırlayıp gülebilirsin..
Gelip geçici bu dünyada yaşamak için ne çok çaba gösteriyoruz değil mi?
Oysa bizim gerçek dünyamız, hayatımız bu değilken.
Ölüm diye bir durumun olduğunu bile bile ne çok kalp kırıyor, ne çok kötülük yapıyoruz, bir dakika sonra yaşayıp yaşamayacağımız belli değilken ne çok hayal kuruyoruz.. Her güzel kalbin, durumun altında sevgi yatıyorken nasıl da sevgisiz büyütülüyor çocuklar, sevgimizi göstermekten ne çok korkuyoruz oysa ne var, neden korkuyoruz?
Temelinde sevgi olan her şey çok güzeldir eminim ki..Keske kalp kırmasak keşke bu hayatın sandığımızdan daha kısa olduğunu bilsek ve mutlu olmak için yaşasak. Küs kalmasak, ayrılmasak..
Keşke'ler biriktirmesek hayatımızda, gözümüzü açtığımız, nefes aldığımız her gün hayatımız için yeni bir şans olduğunu bilsek ve onun huzuru ile yaşasak.. Keşke..

Karanlık beni çağırıyordu, biliyorum ama bu sefer yalnız değildim yanımda sevdiklerim de geliyordu üstelik bu karanlık içinde sadece siyah değil kırmızı rengi de barındırıyordu..

Gözlerimi açmak için ilk daha bu kadar çaba gösteriyordum. Zar zor etrafa baktığım da nerede olduğumu anlamakta güçlük çektim, biraz doğrulduğumda kolumdaki serumu gördüm, hastane odasındaydım.
Serumu kolumdan çıkarıp ayağa kalktığımda başımın dönmesi ile geri oturdum, başımı biraz ovuşturduktan sonra yataktan destek alarak yürümeye başladım. Kapıyı açtığımda koridorda annemi gördüm. Beni görünce oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi.

-"Kızım iyi mısın? Neden hemen kalktın hadi gel biraz daha dinlen."

Dolu gözlerle anneme baktım, çok yorgun görünüyordu, görünen o ki benim için de çok korkmuştu.
Sesim titreyerek, korku içinde konuşmaya başladım.

-"Nerede, yaşıyor mu?"

Annem gözyaşlarını silip saçlarıma dokundu.

-"Ameliyatta doktorlar henüz bir şey söylemedi."

Düşmemek için annemin kolundan tuttum.

-"Mehir, iyi değilsin biraz daha dinlen hadi."

-"Hayır, o orada mücadele verirken ben uyuyamam, uyandığında onu ben karşılamak istiyorum."

Annem kolumdan tutup az önce  oturduğu yere beni oturttu.

-"Uzay'ın babası ve babam nerde?"

-"Adamcağız çok kötü oldu baban da onu bahçeye çıkardı biraz hava alsın diye gelirler şımdı, sen iyi olduğuna emin mısın? Düştüğünde başını çok sert vurdun."

O ân alnımdaki yara bandını farkettim.

-"Hangi ameliyathaneye?"

Annem bana korku içinde bakıyordu.

-"Mehir, yapma burada bekle."

-"Anne, nerede?"  

Annem sıkıntılı bir nefes alıp koluma girdi yavaş yavaş yürüterek asansöre bindirdi bir kat yukarıya çıktığımız da koridorda Ozan,Can ve Sema vardı. Beni gördüklerin de üçü de koşarak yanıma geldi, üçü de ağlıyordu.. Bana ilk sarılan Sema oldu.

RUHUMUN GÜNAHIWhere stories live. Discover now