14.BÖLÜM: Gurur..

495 323 18
                                    

'Kalmadı artık direncim, siyahlara bürünmüşüm görünmemek için..'

Gözlerim ve bilincim kapalıydı, tek başıma kalmıştım ışte. Beynimde dolaşan bu şarkı sözlerinin geçmişimde ve şuanımda ne çok anlamı, yeri vardı..
Son zamanlarda bugün başımıza ne gelecek diye gözlerimi açıyor, sevdiğim adamın hayata tutunma mücadelesini izliyordum, sadece izliyordum. Tam bitti dediğimiz anda beni aldılar bilmediğim puslu bir odaya bıraktılar, orada da bir süre tek başımaydım.
Biliyordum, bizim asıl mücadelemiz yeni başlıyordu. Birileri Ay'ı yok etmek, evreni karartmak istiyordu, onlar bunu istedikçe Ay'dan çok Uzay'a zarar verdiler, onu yok etmeye çalıştılar.

Bu benim savaşımdı. Iki cephenin tam ortasında durmuş bütün kurşunların benim vücuduma girmesini bekliyordum, şu ana kadar..

Ama artık öyle olmayacak. Ay'ı yok etmek, Uzay'a ve sevdiklerime zarar vermek bu kadar kolay olmayacak..

-"Mehir hanımdan gerekli örnekleri aldık. Laboratuvardaki arkadaşlarımız hemen çalışmalara başladı. Uygun panzehiri bulacağız. Ama bunun için biraz zaman gerekli."

-"Zaman mı?"

Doktorun ciddi, babamın yorgun sesi ile gözlerimi açtığımda herkes yanımdaydı, doktor ile konuşuyorlardı.

Sema sıkıntılı bir nefes alıp etrafına bakarken benimle göz göze geldi.

-"Mehir!"

Sema'nın çığlığı ile herkes bana bakıp, yanıma geldiğinde annem ve babam bir elimi, Uzay bir elimi tutmuştu.

Doktor yanıma geldiğinde göz göze geldik.

-"Günaydın küçük hanım. Nasıl hissediyorsun kendini. "

Sesimi düzeltmeye çalıştım.

-"Yorgun.."

Hafif tebessüm ederek konuşmaya başladı.

-"Tahmin edebiliyorum. Ben şımdı hemşire arkadaşı yönlendıreceğım sana bir işlem uygulayacaklar, merak etme hissetmeyeceksin bile."

Babam başını çevirip ne olduğu sorar gözlerle doktora baktığında doktor gözlerini benden ayırıp babama bakıyordu.

-"Burnuna ufak bir solunum cihazı bağlayacaklar. Dakikalar sonra nefes almakta daha da zorlanacak."

-"Lütfen doğruyu söyleyin. Bana ne oluyor?"

Kısık sesim ile doktora bakarken doktor derin bir nefes aldı.

-"Ne ile zehirlendiğini bilmiyoruz. Kan değerlerin gayet normal, midende de bir sorun yok. Alınan zehir ne kana ne de mideye hiçbir zarar vermemiş. Ancak bu solunum ve öksürük problemin bize açıkça gösteriyor ki zehir direkt olarak akciğerlerin üzerinde etkili olmuş. Bundan dolayı ne ile zehirlendiğini bilmek zorundayız, çünkü bu sıradan bir zehirlenme vakası değil. Ailen zehirin ne olduğunu bilmedikleri için biz senden aldığımız örnekler üzerinden çalışmaya başladık bu uzun sürebilir ve maalesef şuan seni en etkileyen şey zaman."

Doktor sustuktan sonra başka bir şey demeden odadan çıktı.
Saniyeler sonra hemşire gelip burnuma bir cihaz taktı.

-"Hastayı yormayalım. Sadece bir kişi kalsın lütfen."

RUHUMUN GÜNAHIWhere stories live. Discover now