55.Bölüm ~TATLI KÜÇÜK YALANLAR~

1.8K 126 144
                                    

Medya:Çağan ve Alesya

Alesya'dan...

Okul çıkışı kulaklıklarımı takmış hızlıca gidiyordum neredeyse koşmaya yakındım. Aklım beş karış havadaydı. Her zaman ki gibi(!) Son günler benim için ve arkadaşlarım için zor geçiyordu. Attığım her adımın arkasında bir ihanet, yalan, hayatımı tepe taklak edecek sırlar olmasından korkuyordum. Bütün arkadaşlarınızla beraber sizde zarar görseniz benim yaşadıklarımı yaşasanız beni çok iyi anlardınız. Ölümle burun buruna gelmeyi ve her gün korkuyla yaşamak nedir bilir misiniz?

Kendinizi bir apartmanın en ucunda hayal edin.

Aşağı düşmenize ramak kalmış, arkanızda da dünyanın en tehlikeli insanları var. Ya o kişilerin arasına gireceksiniz ve size ne yapacaklarını göreceksiniz ya da kendinizi aşağı atacaksınız. Hangisini tercih ederdiniz? Ben kendimi her gün keşke aşağı atsaydım diye sayıklıyordum ama gerçekleri görüp göremediğimi de bilmiyordum. Aklımda Çağan'ın suçsuz olduğu düşünceleri vardı. Bir şeylerde terslik var gibiydi. Kimseye güvenemiyordum ama hissediyordum. 6. Hissi kuvvetli olan birisiydim ve her ihtimali düşünürdüm. İçimden bir ses ise Çağan suçlu ama suçsuz diye bağırıyordu. Kulağımda ki müzik aralıksız çalarken kendimi nereye attığımı da bilmiyordum.

Bir araba hızlıca üstüme doğru geliyordu ve ben kitlenmiş gibiydim hiç bir şey yapamıyordum o sırada birinin beni kolumdan hızlıca çekmesiyle kaldırıma yapışmıştım. Üstümde ki ağırlığa baktığımda bu Çağan'dı. Şaşkınlıkla ona bakıyordum. O da kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu. Kendime gelince onu üstümden atıp ayağa kalkmıştım. "Ya kızım sen manyak mısın? Araba üstüne geliyor hala yolun ortasında bekliyorsun." dedi Çağan bağırarak. "Bu senin için neden önemli ki? Bıraksaydın da ölseydim. İstediğin bu değil mi zaten?" dedim. "Ne saçmalıyorsun Alesya? Senin ölmeni neden isteyeyim?" dediğinde anlamsızca ona baktım.

"Bana günler önce öldüresiye bakışlar atıp, arabayla çarpan. Beni bir depoya kapatıp kardeşimin dövülüşünü izleten kişi mi bunları söylüyor?" dedim alayla ve gitmek için kolumu çektim. Çağan tekrar beni kendine çevirip "Bir dakika sana bir şey sormak istiyorum? Sana arabayla çarptığımı ben söylemeden önce nereden öğrenmiştin?" dedi. Kaşlarımı kaldırıp şüpheyle ona baktım. "Asena kamera kayıtlarını araştırdı. Sonra biz çok uğraşınca Miraç elimizden alıp kendisi baktı. Bize gösterdiği video da senin yüzün vardı." dedim. Çağan şaşkınlıkla bana baktı ve "Bizim hakkımızda başka ne dediler?" dediğinde "Çocuk kaçırdığınızı ve kalpazanlık yaptığınızı söylediler." dediğimde Çağan "Ne?" diye bir tepki vermişti. Sinirden "Çağan sen aptal mısın? Kalpazanlık yaptığınızı ve çocukları kaçırdığınızı kendi gözümüzle gördük. Bir de sürekli bizim suçlu olduğumuzu söylediniz. Salak ayağına yatma. Bana hiç bir şey söylemedin üstüne üstlük bana yapmadığını bırakmadın. Bana zarar veriyorsun Çağan uzak dur artık yeter!" dedim. Çağan yüzüme bakarak "Alesya sana arabayla-"derken "Dinlemek istemiyorum anladın mı? Rahat bırak beni!" dedim.

Çağan şaşkınlıktan dehşet bir ifadeye geçmişti. Tam bir şey söyleyecekken onu dinlemeyip hızlıca yürümeye başladım. "Alesya bekle, konuşmamız gerekiyor."  dediğinde sinirle arkamı dönüp "Dinlemek istemiyorum dedim. Zamanın da yaptığın aptallığı umarım temizlemenin yolunu bulursun Çağan." dedim. "Merak etme Dişi Goril. Bir yolunu bulurum." demişti. Ben şok içerisinde kendimi durdurup Dişi Goril lafının kafamın içinde dönüp duruşunu hissediyordum. Uzun zamandır duymadığım bu iki sözcük tekrar yan yana gelmişti. Vücudum titrerken kafamı omzumun üstünden çevirip Çağan'a baktım. Koşarak gidiyordu.

İşte şimdi bazı şeyler çözülüyordu.

Biliyordum işte bilmediğimiz bir şey vardı!

PSİKOZLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin