Hastane işleri bitmiş, polisler ifademizi almış, taburcu olmuş bir şekilde bütün maceralarım sonra ermiş, salonda uzandığım koltukta yorgunluğumun vücudumu terk etmesini bekliyordum. Sonunda evimize dönmüştük ve her şey eskiye dönmüştü.
Yüzümdeki yaralar, pert olan arabam ve hislerimin karşılık bulması hariç.
Ha bir de yanımda Daisy vardı. Zayn ise, Utah ve Leon'un yanındaydı.
Koltukta uzanır vaziyetteyken, ayak ucuma oturan Daisy'nin kıçını ayak parmaklarımla huylandırdım. İrkilip bana baktı. "Şşt güzellik," dedim, erkek edasıyla. "Küs müyüz?"
Burun kıvırıp önüne döndü. "Değiliz."
Sırıttım. "O zaman bana Leon'u anlat."
Göz devirdi. "Aramızda olmayan bir şeyin, neyini anlatayım? Utah benim için nasılsa, Leon'da öyle işte. Bu konu kapanabilir mi?"
Sırıtışım büyürken, hislerinin olmadığını anlamamak için aptal olmak gerekti. Daha önce neden anlamadın o zaman, diye sormak isterseniz, ben zaten aptaldım. O yüzden anlamamam normaldi.
Başımı sallandırıp, senin gittiğin yollarda benim ayak izim var, kızım, dememek için kendimi zor tutuyordum.
Önüme dönüp, Daisy'den yüz bulamadığım için whatsapp grubuna girmekten başka aktivitem yoktu.
Juliet: nabersiniz bebeklerim
Saniyesinde Utah damladı.
Utah: iyiyim yenge senden naber:D
Juliet: iyi
Juliet: waliyha nasıl :D
Utah çevrimdışı.
Kahkaha atıp, özelden Utah'a bir şeyler yazacakken gruba Leon dahil oldu.
Leon:
Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.
Leon'un gruba attığı fotoğrafla, Utah yeniden çevrimiçi oldu.
Utah: offfff reis kim çekti fotoyu ya müko olmuş
Leon: eh idare eder işte
Utah: nesi idare eder puşt
Utah: 5 bin tane foto çektirdin iflahım sikildi
Gruptan çıkıp, ayak ucumda dergilere göz gezdiren Daisy'ye baktım. "Leon foto attı," diyip, tepkisini inceledim.
Başını birden dergiden kaldırıp bana çevirdi. "Sana mı?"
Sırıttım. "Gruba. Git bak, gözün gönlün açılsın."
Gözü telefonunu ararken, benim onu incelediğimi fark etti ve omuz silkerek dergisine bakmaya devam etti. "Bana ne."
