Barış'ın yanı

9.5K 692 120
                                    

Bu bölüm yaklaşık 12 sayfa sürdü umarım beğenirsiniz ve OYlarınızı verirsiniz, çünkü inanın çok emek veriyorum. Gerçeklik katmak için araştırmalar yapıp size güzel şeyler yazmaya çalışıyorum. :)

Diğer YB Haftaya Cuma.

DUYURU: İnstagram da her hafta Yeni Bölümden KESİT yayınlıyorum ve hikaye de ne isteyip istemediğinizi soruyorum. Mesela bu hafta Ahu ve Baran sahnesi olsun mu diye sordum, çoğunluk sadece Karaca ve Barış sahnesi olsuna oy verdi ve bölüm de öyle oldu. Siz de gelin, "casablancaninkaleminden" :)

Keyifli okumalar!

*-*-*-*-*

Karaca ve Barış için balayının ilk günü şahane geçiyordu. Maldivler oldukça doğru bir tercihti. Burada bir kültür görülmezdi ancak deniz kum güneş ve kafa dinlemek için kuşkusuz en doğru tercihlerdendi. Zaten onlar da balayından sonra yeniden başka yerlere de gideceklerdi. Bunu az önce yüzerken konuşmuşlardı. 

Karaca "Balayını uzun tutmaktan bahsediyorsun ama işler ne olacak? Ateş'in tek başına nereye kadar idare edebileceğini düşünüyorsun, üstelik Baran da rahatsız." diye konuştu. Aslında uzatmayı, bir çok yer görmeyi çok istiyordu. Gözlerinden bile okunuyordu bu isteği.

"Baran iyi durumda, eminim işe dönmek için fırsat kolluyordur. Ateş de işleri idare edebilir. Ben onlar balayındayken idare etmiştim."

"Doğru söylüyorsun ama ne bileyim."

"Çok düşünüyorsun. Her şeyi ikimiz için ayarlıyorum, bir sorun olsa ve ben müdahale edemezsem sana zaten söylerim. "

"Nedense buna inanmak zor. Beni hep mutlu etmek için çabalıyorsun, ortada bir sorun varsa söylemezsin."

"Bana kızıyor musun?"

Karaca gülerek Barış'a tutundu. Yan yana havuzun kenarında duruyorlar, içeceklerini yudumluyorlardı. "Hayır tabi ki. Ne kadar güzel bir şey söyledim. Ama.. ben de bu ilgi karşısında ne yaparsam yapayım azmış gibi geliyor. "

"Sevgilim senin beni onca olan şeyden sonra hala daha sevmen, yanımda olman, karım olman benim mutluluğum zaten.. Bundan daha ötesi yok. Asıl ben sana bunların karşılığında ne yapsam az gelir."

"Senin de bir şey yapmana lüzum yok. Birbirimizi sevmek de yetiyor."

Bu konuda aralarında böylelikle çözülünce biraz daha orada suyun içinde durup etrafı izlediler. Mavi ve yeşil mükemmel bir şekilde buluşmuştu. Sessiz, sakindi. Su da da çok fazla insan yoktu. Yanlarındaki villalarda kimsenin kalmaması da büyük şanstı. Dolayısıyla bu onları daha bir baş başa yapıyordu. 

Öğleden sonrasında da havuzda yüzdüler. Eve girmelerine yakın son bir saat denize de inip biraz yüzdüler. Su çok ılık ve güzeldi. Çok açılmadılar ancak her ikisi de yarın sabah dalış yapacaklarına emindi. 

"Ne yapıyorsun?"

Karaca bunu kahkaha atarak sormuştu çünkü Barış onun suyun altından kalçasını tutup sıkıştırıyordu. 

"Ses çıkarmazsan kimse anlamaz."

"Pek insan yok zaten."

"O zaman niye telaşlanıyorsun? Karımı sevemez miyim?"

"Seversin de, ben açık alan da bu kadar samimiyete alışkın değilim."

"Senden uzak duramıyorum, alışsan iyi olur."

"Hadi burada neyse.." dedi Karaca, Barış hala daha onu sıkıştırırken. "İstanbul da ne yapacaksın?"

"Devam edeceğim tabi."

Karaca ve Barış (Tutku ve Tehlike Serisi-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin