Kısa Yol

15.2K 1K 381
                                    

2 haftalık aradan Merhaba.Aslında YB dündü ama yetiştiremedim,bunun için kusura bakmayın lütfen ama hala daha kendimi toparlayamadım.Yine de size güzel bir bölümle geldim. OY VERMEYİ unutmayalım bu yüzden olur mu? Beğenilerimiz artsın ben de biraz daha motive olayım.:)

Medyada ki şarkımız güzel.Dinlemelisiniz bence bölümle uyumlu. 

DİĞER YB CUMA GELECEK. Keyifli okumalar.:)

****************

Genç kadın ne yapacağını bilemeden Karaca'nın onu alt etmesini izledi. Kocasının yaptıklarını bulabileceği gerçeğini aklı bir türlü kabul edemiyordu. Karşısındaki çocuk onunla resmen alay ediyor, varlığı bildiği ne varsa tehdit ediyordu. Nasıl bir işe kalkışmıştı belli değildi. İdil Bektur yüzünden tüm hayatı ipin ucundaydı. 

Telaşa kapıldığını belli etmemeye çalışsa da "Bununla bir şey yapamazsın. " derken o bile kendi dediğine inanmıyordu. Karaca ise ona bir ders vermek niyetindeydi, gerilmesini istemiyordu. 

"Bununla çok daha fazlasını yaparım. Uzlaşabiliriz, yapabileceğimin en iyisi bu."

"Bakın Karaca Hanım-"

"Hayır siz bakın, neden bu işin içindesiniz neden İdil hakkında doğruyu söylemiyorsunuz bilmiyorum ama bu işten kurtulamazsınız. Baran Erden'i tanıdığınızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz, zannettiğinizden daha belalı bir adamdır. Bunu da tehdit olarak algılamayın çünkü çoktandır o tehdidin içindesiniz zaten. Dürüst olmaktan başka çareniz yok."

 Kadının cevap vermemesi üzerine bastırdı Karaca. "Ne saklıyorsunuz? Eğer İdil Bektur kendi isteği dışında bir yerde tutuluyorsa bunun affı yok. Yardım ediyorsanız eğer sizin de affınız yok." 

"Öyle bir şey yok. Kimse kendi isteği dışında tutulmuyor. İdil öldü. "

"O halde artık kocanız da bir ölüden farksız olacak. Çünkü güvenilirliği bittiğinde bir hiç olarak kalacağı kesin. Bu videoyu önce sahiplerine sonra da polise götüreceğim."

Karaca masadan kalkıyordu ki doktor Yeşim kolunu uzatarak onu durdurdu. Gözlerinde derin bir çaresizlik ve telaş vardı. 

"Mezarı açtırın."

"Ne?"

"Mezarı açtırın. Bundan daha fazlasını söylemem. Gerçeği ancak mezarı açınca öğrenebilirsiniz. O mezarda İdil'i bulma ihtimali sizi korkutuyor biliyorum ama ben de tedirginim. Size yapabileceğim tek yardım bu. Lütfen eşimin o videolarını kimseye göndermeyin. Lütfen.. "

Karaca ona şüpheyle baksa da bir yere kaçamayacağını biliyordu. Ayrıca mezarı açtırma konusu sürekli aklındaydı ancak Baran buna hiç yanaşmamıştı. Mezara kalmadan işi halletmek istese de bu kadından alabileceği şey bu kadardı. Hoş onu şimdi daha da korkutabilirdi ancak olay bu kadarla sınırlı değildi. Kadının ifadesinden anladığı kadarıyla bir şeyler anlatıyordu. 

Yerinden kalkarken "İstediğim şeyi o mezarda bulamazsam peşinize düştüğümü kapınızda bir polis bularak anlarsınız." dedi. 

Kadının gözünü iyi korkutmuştu ancak kendisi de korkuyordu şimdi. Baran'a kadının mezarı açtırmasını istediğini söyleyince nasıl bir tepki vereceğini bilemiyordu. Ama en son bu aşamaya geleceğini biliyordu Karaca. Eninde sonunda bu olacaktı. 

*-*-*

Barış ise şirkette epey yoğun bir gün geçirmiş, akşam Karaca'nın Baran'a gideceğini öğrenince yolu Baran'ın evine düşmüştü. Şimdi Baran'la birlikte oturmuş onu bekliyorlardı. Baran bugün evini temizletmiş, akşam için yemek yaptırmıştı. Barış bunlara şaşırıyordu doğrusu. Son bir senedir kendi dışında bir şeyle uğraştığını görmemişti. İdil'in peşini bırakmıyor olması arkadaşını hayata döndürüyordu. 

Karaca ve Barış (Tutku ve Tehlike Serisi-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin