10 yaşındaki Mert Atalay'ın en büyük hayali süper kahraman olmaktı. Olmuştu da. 6 yaşındaki Beril'in hem süper kahramanı hem de biricik Mert'i idi ancak Mert, hayranlıktan ibaret sandığı bu sevginin ne kadar büyük olduğunu kavrayamamıştı. Taşınmadan...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
{Koray'dan}
"Dön ve bırak... Evet, çok güzel, hadi bir daha!"
Asel, kollarını uzatarak benden birkaç adım uzaklaşırken, "Kızım pestilim çıktı, az müsaade et de dinleneyim beş dakika ya," diyerek isyan ettim. "Beni kendin gibi profesyonel mi sanıyorsun?"
"Ay, Koray!" dedi, gözlerini devirerek. "Duyan da sabahtan beri dans ediyoruz sanır. Altı üstü iki saattir dans ediyorsun, ne çabuk yoruldun?"
"İki saattir kesintisiz dans ediyoruz," dedim, imayla. "Üstelik okuldan geldim ben buraya. Yorulmaya hakkım yok mu, yahu?"
"Ay, iyi, bir şey demedim," dedi homurdanarak.
"Deme bir zahmet. Kollarım koptu şurada," diyerek, odanın köşesine doğru ilerledim. Kendimi yere atıp sırtımı duvara yasladıktan sonra Asel'in çantasının yanındaki su şişelerden birini alarak kafama diktim. Cidden yorulmuş ve fazlasıyla susamıştım.
"Bacaklarım desen anlayacağım da kollarınla ne yaptın Allah aşkına ya?" diyerek söylenmeye devam etti Asel, yanıma gelirken.
"Ne mi yaptım?" diye sordum kaşlarımı kaldırarak. "En az on kere havaya kaldırıp indirdim seni, yetmez mi be?"
Diğer su şişesini alırken ayağıma tekme attı sinirle.
"Altı üstü altmış kilocuk bir kızım. Yüz kiloluk halinle beni mi taşıyamıyorsun, be?"
Benim kilomla dalga geçmesini umursamadan "Altmış kilocukmuş. Gel de külahıma anlat sen onu," diyerek alay ettim.
Çattığı kaşlarıyla yanıma otururken "Boyum uzun olduğu için daha iri durabilirim ama altmış kiloyum canım. İnanmıyorsan tartı getir, ölçüleyim," diye homurdandı. Zayıf olduğunun yeterince farkındaydım zaten. Benim hoşuma giden asıl şey onu sinir etmekti ki başarıyordum da.
"Hı," dedim alayla. "Kesin öyledir. Ayrıca kendi kilona olan hırsını benim canım vücudumdan çıkarma. Yüz kilo olmadığımı sen de gayet iyi biliyorsun."
Burnunu hırçınca havaya dikip "Önce git aynaya bak, sonra konuş. Ayı gibi bir şeysin," diye söylendi.
"Öyle mi?" diye sordum, dudaklarım kıvrılırken. "Bütün kızlar bu ayı gibi olan vücuduma bayılıyorlar ama yine de sen bilirsin tabii."
"Iy," dedi, burnunu kıvırıp. "O kızlar da amma zevksizmiş yani. Düzgün vücut görmemişler mi, hayatları boyunca?"
"Diye sordu Asel, dans partneri olan adama," diye mırıldandım. Gözlerini devirdi.
"Biz güzellik yarışmasına katılmayacağız tatlım, dans yarışmasına katılacağız."
Sırıttım. "Bu vücut sayesinde bütün kadın jürilerin oyları benden yana olacak, hakkımı yemezsen iyi olur, tatlım."
