#63 - Beklenmedik Teklif

56.4K 3.3K 198
                                    

Herkese merhaba. 🌺

Tatlış bir bölümle daha karşınızdayım. Lafı çok uzatmayacağım, bölüm sonu görüşürüz :')

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen.✨

Keyifli okumalar! ❤️

"İki kişilik serpme kahvaltı alabilir miyiz, lütfen? Ekstra tereyağlı yumurta ve patates kızartması da olursa sevinirim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"İki kişilik serpme kahvaltı alabilir miyiz, lütfen? Ekstra tereyağlı yumurta ve patates kızartması da olursa sevinirim."

"Tabii. Serpme kahvaltının yanında sınırsız çay veriyoruz ama başka bir şey ister miydiniz?"

Bakışlarımı bizim yaşlarımızdaki garsondan ayırarak karşımdaki güzelliğe çevirdim.

"Taze portakal suyu ister misin? Ya da başka bir şey?"

Beril, başını iki yana sallayıp "Ben de çay içmek istiyorum," dedi. İki yanından balıksırtı olarak ördüğü saçları güzel yüzünü ortaya çıkarmış, onu çok daha sevimli göstermişti.

Tekrar garsona dönüp "Çay kâfi," dediğimde kısa bir onayın ardından yanımızdan ayrıldı. Ben de yeniden sevdiceğime döndüm. Onu yarım saat kadar önce evlerinden aldığımdan beri bakışlarımı üzerinden ayırmakta zorluk çekiyordum. Sanırım bu akşam bizimkilerle buluşacağımız için kıyafetlerine her zamankine nazaran biraz daha özenmişti. Neredeyse saçlarıyla aynı tonda diyebileceğim bisiklet yaka, örme bir kazak giymişti. Yaka kısmından göründüğü kadarıyla içinde de beyaz bir gömlek vardı. Altına da siyah, pileli, mini denebilecek bir etek giymiş; siyah opak çorap ve hafif topuklu çizmelerle de ince bacaklarının çoğunu örtmüştü. Tabii tüm bunları bulunduğumuz küçük kahvaltı restoranına gelip montlarımızı çıkardığımız sıra görebilmiş ve küçük çaplı bir kalp çarpıntısı yaşamıştım. Onun yüzünden bu genç yaşımda kalp hastası olmazsam iyiydi.

Beril, masanın üzerindeki ellerini birleştirip elalarını yüzüme diktikten sonra "Mert?" diye mırıldandı.

Yanağımı avuç içime yaslayarak ona hayran bakışlar attım. "Söyle, bebeğim."

Normalde bu tavrımdan hoşlanıp o güzel suratını gülücüklerle doldururdu ancak şu anda bakışlarında tuhaf bir ifade vardı. Ne olduğunu tahmin edebildiğim için fark etmemiş gibi davranmaya devam ettim. Zira yol boyunca bana bir şeyler sormak isteyerek dudaklarının dişlediğinin farkındaydım.

Bakışlarını şöyle bir etrafta gezdirdikten sonra tekrar bana döndü ve öylesine soruyormuş gibi davranmaya çalışarak "Dün gece neredeydin?" diye sordu. Kaşlarımı sahte bir şaşkınlıkla havaya dikerken "Senin yanındaydım," deyip dudak büktüm.

Sahte tavırlarımın farkındaydı, neyi ima ettiğini bildiğimin de aynı şekilde. Ancak bozuntuya vermedi.

"Beni eve bıraktıktan sonraki zaman diliminden bahsediyorum," dedi sakince. "Eve mi gittin direkt?"

KIZIL YILDIZ (B.A.K.) ~ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin