#60 - Zamansız Hata |Koray|

65.6K 3.5K 336
                                    

{-Koray'dan-}

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


{-Koray'dan-}

İnsan, gerçekten farklı bir varlıktı. Yapmam, derdi; yapardı. Tutmam, derdi; tutardı. Yaşamam, derdi; yaşardı. Hayat -belki de kader- insana aklının hayalinin almayacağı şeyler sunabiliyordu. İnsandan on alsa da yeri geliyor, yüz olarak geri ödüyordu. Tabii bu bazen tam tersi de olabiliyordu. Kısacası başımıza neler gelebileceğini, neler yaşayabileceğimizi asla tahmin edemiyorduk.

Önüme çıkan yol ayrımında kısa bir duraksamanın ardından sola saparak koşmaya devam ettim. Soluk alışverişlerim çok hızlıydı. Öyle ki soğuk havanın etkisiyle dudaklarımın hemen çevresi büyük bir duman bulutuyla kaplanmıştı. Ciğerlerim, içime çektiğim nefeslerin yetmediğini gösterircesine yanıyordu. Giydiğim kalın kaban koşmamı zorlaştırsa da bu hayatta yapmaktan en zevk aldığım şeylerden biri koşmak olduğu için bunu pek fazla umursamıyordum.

"Ya sen ne kötü bir erkek arkadaşsın! İnsan, sevgilisini bu kadar arkada bırakır mı?!"

Asel'in gecenin soğuğunu delen çığlığı içinde bulunduğumuz ıssız sokakta yankılandığında dudaklarım usulca kıvrıldı. Her zamanki gibi beni koşmaya teşvik etmiş ve sonra da onu ardımda bıraktığım için mızmızlık yapmaya başlamıştı.

Aramızdaki mesafeye güvenerek arkamı döndüm ve hızımı azaltsam da geri geri koşmaya devam ederken "Yarış dediğin böyle olur," diye cevap verdim. Onun kadar bağırmamıştım ama beni duyabileceği bir ses tonuyla konuşuyordum. "Biri illa ki arkada kalır."

"Bu kişi niye hep ben olmak zorundayım?" diye bağırdı bu sefer de. Üzerindeki şişme mont, kalçalarının hemen üzerinde bittiği için koşmasına pek engel olamıyordu. Yüzümdeki sırıtış büyüdü.

"Çünkü benimle yarışıyorsun bebeğim!"

Olduğu yerde duraksayarak eğildi ve avuç içlerini diz kapaklarına yaslayıp nefeslenmeye başladı. Onu böyle gördüğümde ben de koşmayı bıraktım ve gülen gözlerle onu izlemeye devam ettim. Nefes alışverişlerim oldukça sıktı ancak bu duruma alışkın olduğum için Asel gibi etkilenmiyordum.

Bu sefer bana kakalayamadığı sırt çantası öne doğru eğildiğinden kafasının üzerine gelmişti ama bunu umursamadan nefeslenmeye devam etti. Sıkı bir şekilde tepesinde bağladığı siyah saçları omzunun üzerinden önüne düşmüş ve sol yanağına yapışmıştı. İstemsizce iç çekerken buldum kendimi. Ayazdan kıpkırmızı kesildiğine emin olduğum suratıma rağmen sol yanım sıcacıktı. Asel'le birlikte olduğum zaman ruhum asla üşümüyordu.

Son bir kez soluklandıktan sonra doğruldu ve içine derin bir nefes çekip kızgın yüz ifadesiyle tekrar peşime düştü. İstikrarı dudaklarımdaki kıvrımı genişletirken gözlerimin içine bakmasını fırsat bilip ona havadan bir öpücük attım ve önüme dönüp tekrar koşmaya başladım.

Aramızda arada kaybolmaya yüz tutsa da -bazen Asel'e acıyıp hızımı hafifletiyordum- asla kapanmayan belli bir mesafeyle birkaç sokak daha koştuğumuzda bir kez daha işittim Asel'in kızgın ve bir o kadar da yorgun sesini.

KIZIL YILDIZ (B.A.K.) ~ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin