Revenge Of The Fire || Justin Bieber "DÜZENLENİYOR"

~Final~

Ben bu hikayeye başlayalı 1 yıldan fazla oldu ve finale gelmiş olmak garip. İçimden bitirmek gelmedi yani ama 2. kitap çıkacağı için içim rahat. Tüm okuyucularıma teşekkür etmek istiyorum. Bu zamana kadar hikayemi okuyup emeğime karşılık verdiğiniz için teşekkürler. Finalden en geç 2 hafta sonra 2. kitaba başlamayı düşünüyorum ancak daha 2. kitap için isim bulamadım yani "Revenge Of The Fire 2" yazarsam çok basit olacak diye düşünüyorum. Bu yüzden eğer fikirleriniz varsa yoruma yazabilirsiniz. Bu arada final için uzun yorumlar bekliyorum. Yani yorumlar çok az ve ben bu bölüm hakkındaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum. Vakit ayırıp yazarsaniz sevinirim :) Son olarak hikayede şarkı isimleri yazıyor. Toplam 9 tane. Bu şarkıları ben Youtube'da playlist haline getirip multimedia'ya ekledim.

Multimedia: Mezuniyette Justin ve Melissa, davetiye, düğün yeri, gelin ayakkabısı, gelin çiçeği, gelinlik, pasta, damatlık.  

Şarkı: Little Mix – Change Your Life

"Lanet olsun Kristen! Bu gelinliklerin hiçbiri bende güzel durmuyor! Tanrı aşkına sen gelinliğini nasıl seçtin?!" Yaklaşık 1 saattir bu şekilde söyleniyordum. Kararsız olmak benim suçum değildi. Güzel bir gelinlik istiyordum ve şuan üstümdeki gelinlik kesinlikle berbattı.

"Ben senin gibi değilim. İlk beğendiğimi alırım. Senin mezuniyet kıyafeti ararken yaptığın gibi bütün mağazaları gezip mükemmeli aramıyorum." Diye söylendiğinde mezuniyet töreni gözlerimin önünden geçmişti.

1 Ay Öncesi –Flashback—

"Justin! Nerede kaldın?! Mezuniyetimize geç kalacağız!" diye söylendim evde oturmuş Justin'in beni almasını beklerken. Yaklaşık yarım saattir hazır bir şekilde Justin'in beni almasını bekliyordum. Hâlbuki kızlar daha uzun süredir hazırlanırdı, değil mi?

"Kapının önüne çık prenses." Demesiyle iç çektim ve telefonu kapatıp çantama koydum. Siyah topuklularımın üstünde sallanarak kapıdan çıktım. Justin arabaya yaslanmış ve başını yere doğru eğmiş bir şekilde beni bekliyordu. Üstüne siyah bir takım elbise giymişti ve saçları muhteşem bir hal almıştı. Şuan yanına gidip o saçları bozmamak için kendimi zor tutuyordum.

Emin adımlarla yanına yürürken adımlarımın sesini duymuş olacak ki başını kaldırdı ve beni baştan aşağı süzdü. Yüzüme baktığındaysa kocaman gülümsedi. Bu gülüşü görmek gerçekten içimi ısıtıyordu.

Yanına ulaştığımda beni belimden tutup kendine çekti ve alnımdan öptü. Ardından binmem için arabanın kapısını araladı.

"Buyurun leydim." Dedi ve elimden tutarak binmemi işaret etti. Şuan kendimi ilk defa özel hissetmiştim.

Ben içeri yerleştikten sonra kapıyı dikkatlice kapattı ve arabanın etrafından dolanıp o da sürücü koltuğuna oturdu.

Kısa süren yolculukta Justin sürekli şarkı mırıldanmış, bende onu dinlemiş ve izlemiştim. Belki sıradan bir şeydi ama gerçekten huzur vericiydi. 

Justin'in elinden tutmuş önüme bakarak yürüyordum. Mezuniyet töreni için hazırlanmış alana gelmiştik ve burası gerçekten ışıklı, süslü ve gürültülüydü. Etrafı inceledikten sonra tekrar başımı eğdiğimde Justin fısıldadı. "Dik dur."

Sırtımı dikleştirdim ve başımı kaldırdım. Bu süre içerisinde oturacağımız masaya gelmiştik.

Alice, Kevin, Zack ve koca karnıyla birlikte Kristen masada oturuyorlardı. Onları görünce tebessüm ettim ve Kristen'ın yan tarafına oturdum.

"Aman Tanrım harika gözüküyorsun!" dedim sevinçli bir şekilde ve alkışladım.

"Teşekkür ederim Melissa, sende öyle." Diyen Kristen'a dik dik baktım.