Siyah Beyaz

20.5K 1.5K 1.3K
                                    

+400 vote olunca paylaşırım yeni bölümü . Çok teşekkür ediyorum sınırı ilk defa bir günde doldurdunuz. Balsınız. Finale çeyrek kala.

" İyice dinlen " ben odama girmeden hemen önce söylemişti, elim kapı kolundayken kafamı onay vermek için salladım. Uyumadan önce gördüğüm son yüz onun yüzü olacaktı, şanslı sayılırdım. Onayımı görüp üst kattaki odasına doğru yönelmesinin ardından kapıyı açıp içeri girdim.

Onlarla yaşamayı seviyordum iki gün de olsa hoşuma gitmişti. Tek başıma yaşarken de çok fazla sıkıntı yaşamıyordum ama şu sıralar yalnız kalmak beni ürkütüyordu. Odamın kapısını kilitleyip yatağımın üzerine oturdum, birikmiş ne çok derdim vardı. Zihnimin çok dolu olması sürekli başımın ağrımasına sebep oluyordu. Eskiden sınavlara girmeden önce yaşadığım stres sonucu başım ağrırdı şimdi ise annemin babamı aldatması, bana sahip olmak isteyen bir adam ve daha nicesiyle uğraşıyordum. Yaşımla orantılı olarak sıkıntılarım da büyümüştü.

" Sana zarar gelme korkusunu bir daha bana yaşatma " onun ağzından çıkan her kelime zihnime kendini belli edicek şekilde kazınırken aylar önce söylediği cümle geldi aklıma. Bazı şeyler göründüğü gibi olmayabiliyor demişti, çocukla alakalı bir sorun olduğunu biliyordum az çok. Ama o bana anlatmadıkça bu durumda kalmaya devam edecektik, ne ileri ne geri.

Oturduğum yerden kalkarak duşa girdim, belki su  başımın ağrısını az da olsa dindirirdi. Ardından da uyuyacaktım zaten, eğer başarabilirsem.

***

" Babacığım " sabah sabah beni aramasına rağmen gözlerimi zar zor aralayabildim. Dün başımın ağrısından kendimi nasıl yatağa attıysam öylece kalkmıştım. " Uyandırdım biliyorum, kızmadın değil mi? " ona kızmam imkansızdı, hava daha yeni aydınlanıyor olsa dahi.

" Annenle hiç konuştun mu? " sorduğu soru karşısında kaşlarım çatılırken meraklanmıştım. " Bunun için mi aradın? Konuşmadım neden ki? " soruları art arda dizmiştim biliyorum ama annemin ihanetini öğrenmiş olması geliyordu hemen aklıma.

"  Tamam sevindim. İşlerim var kapatmam gerekiyor. Seni seviyorum " cümlelerine başlamadan önce derin bir iç çekmişti. Daha önce beni böyle bir sebepten ötürü uyandırdığı olmamıştı. Kafamı yastığa geri koydum, beynim o kadar ağrıyordu ki içki içip uyandığımda bile bu kadar sızı hissetmemiştim.

Kendi kendime yatakta cebelleşmelerimin sonucunda baş ağrıma yenik düşerek elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyindim. Kot  pantolonumun üstüne beyaz bir tişört giydim, üstüme de hardal sarısı bir hırka alarak dışarı çıktım. Saçlarımın dipleri dün topladyarak uyuduğum için hala nemliydi.

Adımlarımı mutfağa çevirdim, karnımı doyurup bir ağrı kesici içmem en mantıklısı olacaktı. " Ağladın mı? Ağladın mı diyorum sana?" Yoongi hyungun sesini duymamla olduğum yerde kaldım. Geri dönmeli miydim? Adım sesimi duymuşsa yanlış anlar mıydı?

" En kısa zamanda yanına geleceğim " gitmeme gerek kalmadan Yoongi hyung telefonu kapatınca yavaş adımlarla mutfağa girdim. " Burada mıydın? " kafamı aşağı yukarı sallayarak boğazımı temizledim.

" Özür dilerim hyung, karnım acıkmıştı. Biriyle konuştuğunu duyar duymaz gidecektim ama sen telefonu kapattın " o kadar hızlı konuşmuştum ki cümlemi bitirdikten sonra kendimi nefes nefese bulmuştum. " Neden telaşlandın? En başından beri mi buradasın? " gözleri yarı açık, uykulu bir haldeyken konuşuyordu.

" Hayır, sadece ağladın mı dediğin yerden itibaren duydum. Özür dilerim tekrar " kafamı eğmemin ardından net bir dille " Otur " dedi. Söylediğini yaparken karşısındaki sandalyeye oturarak ellerimi önümde birleştirdim ve oynamaya başladım.

Senin Peşinden | JJK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin