Büyük Buluşma

20.1K 1.5K 2.2K
                                    

+400 vote olmadan yeni bölüm atmıyorum biliyorsunuz. İyi okumalar 💕

" Beni özlemiş olmalısın " diyerek yüzüme eğilip nefesini suratıma üfledi, genelde bu sahnelerde erkeklerin sigara kokması gerekirdi. Bense hiçbir şeye benzetememiştim ve midem bulanmıştı. Korkudan titreyen ellerimi gördüğü için geri çekildi, temas kurmamaya bilerek özen gösteriyordu.

" B-ben sizi tanımıyorum " onun açtığı boşluktan yararlanıp aramızda mesafe oluşmasını sağladım. Yüzünü incelemek istedim, rahatsız olmamasına özen göstererek uzun bir bakış attım. Markette Jaejoonga benzettiğim adamdı ama onu sadece markette görmüştüm, onu neden özleyecektim?

Yamuk bir gülümseyiş atarak arkasını döndü, sorumu havada bırakmasına kızmıştım ama tekrar seslenmeye korkuyordum. Bu adam bana mesajları atan adam olabilir mi diye düşünmeden edememiştim. Tek sorun şuydu, adam neredeyse kırklarına gelmek üzerindeydi ve ben onu market haricinde başka bir yerde görmemiştim. Tanıdık olan tek şeyi ses tonuydu, bu sesi daha önce nerede duyduğumu anımsayamıyordum.

Arkasından uzun bir süre bakıp kendi kendime düşündükten sonra aptal gibi dikildiğimi fark ederek hızlı adımlarla arabama döndüm. Annem ve Jungkook olayına bir de bu adamı eklemiştim, düşünecek bir şey daha çıkmıştı.

Yüzüme nefesini üflediği an yüzünden bulanan midem hala kendini toparlayamamıştı. O kadar iğrençti ki, Jungkook haricinde başka bir erkeğin nefesini ilk kez bu kadar yakından hissetmiştim. Hala bunu düşünebildiğim için zayıflığım kendini birkez daha hissettirmişti, nasıl bu işin içinden çıkacaktım. Onu unutmak hayatımın hiçbir döneminde yoktu, hayal kurarken hiç bunları hesaba katmamıştım.

Sonunda evim görüş açıma girdiğinde gözlerim kapanmak için benimle savaş halindeydi. Uykuya bu kadar ihtiyaç duyup da uyuyamadığım bir gün olmuş muydu hatırlayamıyordum, olduysa da yine Jungkook yüzünden olmuş olmalıydı.

Evime baştan aşağı bir göz gezdirdim, bana huzur verdiğini söylediğim o ev bu sefer farklı gözükmüştü gözüme. Tam karşımda duran bahçedeki koltuğuma baktım, Jungkook dizlerimin üstünde uyuyakaldığında onu izlemiştim. O kadar güzel görünüyordu ki görüntüsünü hatırlamak bile bana acı veriyordu.

Evime geldiğim sol taraftaki yola baktım, Jiyong dayak yediğim gün yaralaramı temizlerken gözleri dolmuş bir şekilde bizi izleyen Jungkooku görmüştüm. Çaresiz görünürken bile o kadar güzeldi ki.

Kapıdan içeri girdiğimde beraber uyuduğumuz koltuğa bakmadan yukarı çıktım. Kaçtığım her yol ona çıkıyordu, odama gelmiştim işte. Burada da onunla uyumamış mıydık? Lambayı açmadan üstümü değiştirdim ve kendimi yatağa bıraktım. Fazla düşünmemem gerekiyordu, sadece uyuyacaktım. Simsiyah bir boşluk düşünüp uykuya dalacaktım ve her şey son bulacaktı. Ne Jungkook ne annem ne de bugün gördüğüm o adam. Zihnimde hiçbirine yer vermemem gerekiyordu. Sadece kocaman siyah bir boşluk düşünmeliydim.

***

" Soo Min üç gündür yüzünü adam akıllı göremiyorum. Gelip seni alacağım ve bize gideceğiz " uzandığım dans odasında tavanı izlemekle meşgulken Jiyong beni rahatsız etmişti. Kimseyle konuşmak istemiyordum işte, beni anlamak bu kadar zor muydu?

" Yarın gelirim " bugün de bir yere çıkasım yoktu. Üç gündür ne adam akıllı uyuyordum ne de adam akıllı yemek yiyordum. Tek odağım dans olmuştu, başka bir şey düşünmek istemiyordum. Benim görevim üyelerle aile olmak değildi, benim görevim onlara dansta yardımcı olmaktı. Bighite ilk girme amacım her ne kadar Jungkook da olsa görevimi yerine getirmek zorundaydım. Ben onların ailesinden biri değil sadece hocalarıydım, hepsi bu kadar.

Senin Peşinden | JJK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin