Çok Seviyorum Onu

19.1K 1.6K 744
                                    

Saat gece dörde gelmişti ama ben hala uyuyamamıştım. Beynim patlayacak kadar ağrıyor gözlerimden uyku akmasına rağmen kendimi uykuya teslim edemiyordum. Jungkook'un beni Jiyongla görmesinden sonra yanıma geleceğini düşünüp sarılmayı kesmiştim ama o arkasını dönerek gitmeyi tercih etmişti. Jiyong ise biraz daha benimle ilgilenmiş, doktorun onayıyla yanımdan ayrılmıştı.

Yatağımdan doğrularak aynanın karşısına geçtim ve patlamış dudağımın üstüne parmağımla dokundum. Dudağım çok acımasa da gözümün morluğu başımın daha çok ağrımasına sebep oluyordu. Söylenerek evin içinde dolaşmaya başladığımda üstüme hırka alarak bahçeye çıkmaya karar verdim. Salıncaklı koltuğuma oturduğumda bu evin bana huzur verdiğine yeniden kanaat getirmiştim. Gözlerime ağırlık çökerken oturmayı kesip uzandım ve havanın serinliğiyle hafif üşüsemde umursamadım. Şuan düşüneceğim son şey bile üşümek değildi. Hala olanlara inanamıyordum ayrıca dayak yemiş olmak da asabımı bozuyordu. Hayır zaten bütün paramı vermiştim sırf haz almak için insan mı dövülürdü ya ? İçimden bütün beddualarımı ederken gözlerim artık kapanmaya başlamıştı. Kendimi uykuya teslim ederken kalbimin hala bana bir yükmüş gibi atması nefes almamı güçleştiriyordu.

***
Güneş ışıkları gözümü acıtırken ellerimi gözlerimin üstüne kapattım. Bütün gece rüyamda Jungkook'u görmüş sanki yanımdaymış gibi kokusu burnuma gelmişti. Keşke rüya olmasaydı ama gerçeklerle yüzleşmem de gerekiyordu.

Bugün şirkete gitmeyip büyük ihtimalle evde depresyona girecektim. En azından dün dayak yemeden önce böyle bir fikrim vardı. Yerimden hafifçe doğrulduğumda boynumun tutulmuş olduğu fark ederek kendi kendime kızmaya başladığımda üstümde bana ait olmayan bir ceket gördüm. Elime alıp incelemeye başladığımda bana tanıdık gelmediğini fark ettim ve bu bir erkek ceketiydi. Hafifçe cekete kafamı gömdüğümde tanıdık koku sayesinde yüzüm gülümsemişti. Belki de bu ceket yüzünden bütün gece rüya görmüştüm. Kokunun burnuma geldiğinden emindim zaten ama üstümde bir ceket bulacağımı asla düşünememiştim. Demek ki gitmemiş benim bahçeye çıktığımı görünce ceketi üstüme örtmüştü. Peki sevgilisi olmasına rağmen neden benim evimin önünde beklemişti ki ? Neden benimle konuşmayıp böyle davranıyordu? En azından bir açıklamayı hak etmiyor muydum? Yüzüm anında düşerken aklımda şirkete gitme düşüncesi olmamasına rağmen fikir değiştirdim. Yüzümün her yeri yara bere olsa da bu benim suçum değildi hem darp edilmeyi ben istememiştim. Üstümü değişip hazırlandığımda gözlüğümü, maskemi ve şapkamı da takarak hazırlığımı bitirdim. Sanırım şuan hiçbir yerim gözükmüyordu. Dışarıdan komik gözüksemde insanlar yüzümü bu halde görmemeliydi.
Üstüme örttüğü ceketi de yanıma alıp arabama atladım. Araba sürmekten gerçekten nefret ediyordum acaba şöför mü tutsam diye düşünmeden edemezken sonunda yolculuğum bitmişti. Dans odasına erkenden geldiğim için benden başka kimse yoktu. Yüzümdeki şeyleri çıkardığımda gözümün ağrısı yüzünden başım da ağrımaya başlamıştı. Yere uzanıp üyeler gelene kadar dinlenmeye karar verdim. Birkaç gün önce Jungkookla burada uzandığımızı hatırladığımda gözlerim yine yanmaya başlamıştı. Derin bir nefes alıp uzandığım yerden doğruldum ve telefonumla oynamaya başladım. Bir müddet öyle takıldığımda kapının pervazına yaslanmış olan Yoongi Hyungu görmemle biraz toparlandım. Yüzümü görür görmez telaşla yanıma geldi. Elini gözümün üstüne koyduğunda biraz canım yanmıştı

" B- bunu hangi pezevenk yaptıysa bedelini ödeteceğim. Sen , sen iyi misin ? " dediğinde şefkatle benimle ilgilenmesi gülümsememe sebep olmuştu.

" Ah, büyütülcek bir şey değildi Hyung. Yirmi tane kız paramı çalmak için üstüme saldırdı. Biliyorsun ben baya güçlü biri olduğum için beş altısını yere serdim ama neticede hepsini engelleyemedim " dediğimde hala parmağıyla gözümün üstündeki morluklara dokunuyordu.

Senin Peşinden | JJK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin