22- Sevgili II

2.9K 133 3
                                    

Evet arkadaşlar düzenli bölüm gelecekti ve bu bölüm baya bir önce yazıldı lakin okunma sayısı o kadar düşüktü ki paylaşmadım. Ama daha fazla da bekletmek istemiyorum çünkü okuyan arkadaşlara ayıp oluyor. Beklettiğim için kusura bakmayın. Yazım hatası falan olabilir henüz kontrol edilmedi.

Keyifli okumalar...

Hani insanın sınandığı durumlar olur ya bazen hayatta. Ben de tam olarak öyle bir durumun içindeyim. Karşımdaki beyni olduğundan şüphe duyduğum bir kız benim sabrımı oldukça sınayan biri. Tabi bir de eli belimde yanımda oldukça rahat bir şekilde yayılarak oturan şahıs da buna dahil.

"Arsen hadi daha fazla saçmalama da gönder şu kızı. Şakanın tadı kaçtı" dedim kulağına doğru eğilerek. Bunun üzerine kafasını kaldırarak bana doğru döndü aramızdaki mesefa böyle yapmasıyla oldukça aza inerken gözlerimin içine baktı.

"Şaka yapmıyorum. Bu işe bulaşmayı sen seçtin. Ee madem bulaştın beni tamamen kurtar" dediğinde kendime en güzel küfürleri yollarak bakışlarımı ondan çekerek karşı da arkadaşlarıyla oturan bizim aptal aşığa çevirdim.

Gözlerinde bulunan öfke ve kin ile bana bakıyor bir yandan da yanında ki kızlarla fısır fısır bir şeyler konuşuyordu. Tabi diğerleri de arada bana kaçamak bakışlar atıyor ama çok da fazla bakmamaya çalışıyorlardı. Onların bu tuhaf çabası bende gülme isteği uyandırırken Çisem "Ee ne yapsak dans falan mı etsek?" dedi

Pişkinlik ve arsızlıkta son nokta diye geçirirken içimden onu duymazlıktan gelerek "Melih bana içecek sert bir şeyler alır mısın?" dedim. Melih çocuklarla ettiği sohbetten kafasını kaldırarak bana baktı ve başını sallayarak güldü. Yanağındaki belediye çukurları ortaya çıkarken ona göz kırptım, bu sırada o da kalkıp az ilerde ki görevliye masayla ilgilenmesi için bir şeyler konuşurken yanımda oturan Arsen'i boş vererek çocukların yaptığı sohbete katılmaya çalıştım.

"Ne konuşuyorsunuz?"

Benden bu soruyu beklemedikleri o kadar belli oluyordu ki hepsinin suratından anlık şaşkınlık dolu bir ifade geçti ama kendini ilk toparlayan Koray "Yılda sadece iki kere olan ve bizim katıldığımız bir motor yarışı var ondan bahsediyorduk. İki güne sanırım bize yarış yolları gözükecek" dedi.

Başımı sallarken " Nerede yapılıyor bu yarışlar?" dedim. Melih koltukta hemen yanıma atarken kendini refleks olarak geriye doğru gittim ve neredeyse Arsen' in üzerine çıkar bi vaziyete geldim. Yanımdan homurdanmaya benzer bir ses gelirken Yalçın " Bizim o tarafa yakın eski bir terkedilmiş depo var ya onun oralarda bir yer var orada yapılıyor. Tabi yasal değil o yüzden bazen yeri değişebiliyor" dedi.

"Aa hani şu Arsen' in o neydi çocuğun ismi Baray mıydı Buray mıydı neydi o çocuk işte geçen sene ilk defa ona yenilerek ikinci olduğu yarıştan mı bahsediyorsunuz?" diye lafa atladı bayan aptal.

Gözlerim benden izinsiz bir şekilde devrilirken bakışlarımı Arsen'e çevirerek "Ne? Yenildin ve ikinci mi oldun? Bende seni bir şey sanırdım" diyerek dalga geçtim. Arsen dişlerini sıkarken yanağında oluşan göçüklerle öldürücü bakışlarını Çisem'e çevirdi.

"Bir seferlik bir şeydi ayrıca hile yaptı dedim ya" diyerek yere tükürürcesine konuştu. Vaay canına, sanırım o çocuktan gerçekten nefret ediyor diye konuştu iç sesim. Ona hak verirken " Sakin ol sert çocuk. Ne bu şiddet bu celal?" dedim.

Fazla tepki gösterdiğini anlamış olacak ki omuzlarını silkerek tekrar kalktığı koltukta resmen yatar pozisyona gelerek "Sakinim ben zaten" dedi. Ona ya tabi tabi bakışlarımı atarken Melih " Abi bari bu sefer yenilme şu çocuğa. Sonra malum her yerde atıp tutuyor piç herif" dedi.

TUTARSIZ (Düzenlenecek)Where stories live. Discover now