44. Bölüm

3.2K 249 13
                                    

"BENİ ÖLDÜR" dedim bir an duraksadı. Gözlerini kocaman açtı ve gözlerime kilitledi. Yavaş yavaş bana yaklaştı. Tam önümde durdu.
"Anlamadım"

"Gayette iyi anladın. Beni öldür."

"Ne..Neden böyle bir şey dedin ki."

"Çünkü ben iğleştiğim an seni öldürücem de ondan. O yüzden bu son fırsatın. Bana boşuna da bakma. Seni Öldürücem. Elinde fırsatın varken beni öldür."

"Böyle bir şey yapmıycam" dedi ve arkasını dönüp gitti. Tekrar arkasından seslendim. "Hey bekle.... Dur" dediğim halde durmadı ve uzaklaştı. Böyle yapmakla doğru mu yaptım yanlış mı bilmiyorum. Ama Alexandra şuan baya bildiğin benimle yakından ilgileniyor. Beni düşünüyor, kandan iğrendiği halde bana kan içiriyordu. Bu beni rahatsız ediyor. Ben iğleşir iğleşmez onu öldürücem. Bunu biliyorum. Ona olan öfkemde, nefretimde büyük.

ALEXANDRA'NIN AZINDAN

Bu kız delirmiş olmalıydı. Bana kendisini öldürmemi istiyor. Ben.... Ben ona nasıl kıyarım da öldürürüm. Şey yani kıyamam derken yaralı birine zarar veremem. Ama o beni öldüreceğini söylüyor. Sanki yaptığı tehdit karşısında ona zarar verebileceğimi düşünüyor. Ben ona zarar veremem. Uğruna benim canım gitsede. Yapamam.

EMİLY'NİN AZINDAN

Günler geçmişti. O günden sonra o konuyu ne zaman açsam Alexandra benden kaçıyordu. Ama ben her defasında beni öldürmesini yoksa iğleşince benim onu öldüreceğimi söylüyordum. Oda ısrarla konuyu kapatıp aynı ısrarlada bana bakmaya devam ediyordu. Ama çok az konuşuyorduk. Sadece Nasılsın? İyimisin? Bir şey istiyormusun?diyiyordu Alexandra. Bende Beni öldürmesi gerektiğini, onu öldüreceğimi söylüyüp duruyorum. Bıkmadan usanmadan. Yine sıradan bir gün başladı. Kendimi iyi hissediyorum. Alexandra odaya girdi bana sırıtarak şu sözleri söyledi.
"Emily bügün kendini nasıl hissediyorsun. Düşündüm de bügün ayağa kalkıp yürümek istermisin?"

"Tabii olur. Ayağa kalkmak isterim. Hem iğleşmem önemli. Hem buradan gitmek için hemde..... Hemde birini öldürmem için" dediğimde o sırıtan yüzü birden düştü. Soğuk ve sinirli ses tonu ile "Hadi kalkmaya çalış" dedi. Kafamla onayladım. Üzerimdeki yorganı ayaklarımın üzerinden atıp yanıma koydum. Elimle sağ bacağımda tutup yataktan çıkardım, aynı şekilde elimle sol bacağımıda tutup yatağın dışına çıkardım. Daha sonra yatağın başından tutunarak ayağa kalkmaya çalıştım ki ayağım kaydı. Az kalsın düşecektim. Alexandra hızlı davrandı ve beni kolumdan tuttu. "Dikkatli ol" dedi ve kolumun altına girdi. Sol kolunu belime sardı. Ve beni ayağa kaldırdı. 2-3 adım attım. Sonra ona baktım. Kolumun altına girdiği için epey yakındık. Ona biraz daha yaklaştım. "Neden" dedim aniden. Bu soruyu beklemiyor gibi bir hali vardı. "Neden bana iyi davranıyorsun?" diye tekrar sordum. Benden biraz geri çekildi.
"Çünkü sen yaralısın."
"Hayır Alexandra hayır. Sorumun cevabı bu değil" dedim ve ondan ayrıldım.
"Evet sorunun cevabı tam olarak bu"
"Hani buraya gelmeden önce seninle kaçtığımız günü hatırlıyor musun? Sırf sana pansuman yaptım ve duş sırasını sana verdiğim için bana neler dediğini peki. Ben çok iyi hatırlıyorum Alexandra. Bana benim seni kendime aşık etmeye çalıştığımı ve masum kız rolleri oynadığımı söylemiştin. Peki ya senin bu yaptıkların ne Alexandra. Sende beni kendine aşık etmeye mi çalışıyorsun sırf seni öldürmüyüm diye yoksa..." dedim o sırada Alexandra söze girdi.
"Sana sadece iyilik yapmak istiyorum beni öldürmek istemen umrumda değil." dedi. Ve arkasını döndü tam kapıdan çıkacakken
"Bende tam oraya geliyordum. Yoksa bana aşık mı oldun" dedim. Söylediğim şey onu aniden durdurdu. Bana arkası dönüktü. Ama benim susmaya niyetim yoktu.
"Ha Alexandra bana aşık mı oldun? Söylesene. Hani ben seni kendime aşık etmeye çalışıyordum ya. Sen kendi kendine bana aşık olmuşsun. Ama yooo Bay Alkan sen bana aşık olmamalısın" dedim Alexandra öylece duruyordu. Ve benim ses tonum epey lavbayı idi. Alexandra ya yaklaştım. Arkadan kulağına yaklaştım "Bana aşık olamaz....." derken birden Alexandra "Suuuuuus" diye bağırdı ve kapıya yumruk attı. Kapıda yumruğunun izi çıktı. "Sus Emily sus" diye tekrar bağırdı. Ateş püskürüyordu gözleri. Sözlerime epey sinirlenmiş olmalıydı. İki omzumdan sıkıca tuttu ve beni sarsarak
"Bu doğru değil. Bu doğru değil. Sana aşık felan değilim." dedi. Ama ben inadımdan vazgeçmemiştim. Lavbayı tavırla konuşmaya devam ettim.
"Acaba....." dediğim anda Alexandra "Kapa çeneni Emily kapa" dedi ve çıktı evden.
"Gelince bana aşık olup olmadığını söyle" dedim. Bende sinirle ve keyifle evde volta (volta bir sağa, bir sola gitmeye volta atmak denir. Bilmeyenler için ;-) atmaya başladım. Ona yaptığım şeyi hak etmişti. Bana aşık olsun yada olmasın farketmezdi benim için. Tek amacım onun zayıf noktasına basmaktı. Ama tek bir sorun vardı. Ya benim bu sözlerim onu körükler ve bana gerçekten....... Hayır hayır böyle bir şey olamaz. Unut emily unut. Bu arada sabahtan beri volta atıyordum. İğleşmiş olmalıydım. Bu çok iyiydi. Bu sayede Alexandra yı rahatlıkla öldürebilirim.

16 Mayıs 2016 yayınlama tarihi

ALKAN (New York'ta Ki Tek Vampir 2)Where stories live. Discover now