ALKAN (New York'ta Ki Tek Vampir 2)

3. Bölüm

JESİCA "Şimdi anladınız mı?" herkez onayladı. Bense çok aç olduğumu hatırladkm.
"Musadenizle ben Kan içmeye gidiyorum" dedim ve ayağa kalktım. Dean denilen adam önüme geçti.
"Bize Alkan olduğunu kanıtlayabilirsin şuan" dedi. Sorar gözlerle ona baktım.
Eve denen kız hemen atladı
"Aynen kan içte doğum izine bakalım" dedi. Şimdi anlamıştım. Nedemek istediklerini.
"Pekala ben birini bulup geleyim" dedim ve yürümeye başladım. Jesica tedirgin bir şekilde
"Sen ne yapıyorsun burada kurtadamlar var. Seni parçalasın mı?" doğru söylüyordu. Onların önünde içersem beni parçalayabikirlerdi.
ARTHUR "Onlar biraz evden uzaklaşsınlar yeter. Zaten eve güzel bir koruma yapmışsın"
JESİCA "Sende kendine güzel bir kara büyü yapmışsım Arthur" ona ters ters bakan arthuru görünce hemen Mia söze girdi
MİA "Hadi MARK, Stephanie ve joseph dışarıya çıkalım"
"Ha aynen çıkın" dedim. Onlar dışarıya çıktıklarında Eve yanında bir adamla geldi. Pardon Meteorla. Yanlız adam transtaydı. Eve vampir değil mi?. Dean ve Arthur adama sinirli bakışlar atıyordu. Tamam arthur beni kıskanıyorduda Dean ne ayak.
DEAN "Daha yakışıklısını bulamadın mı?"
EVE "Hayatım kanını içecek olan Emily" aaaa sevgililer demek.
Arthur sinirle yanıma geldi
"Bu adamın kanını içmeyeceksin dimi Emily" oha bu adam çok yakışıklıydı. Epeyde karizmatik. Offf
"Zihnimi okuyabiliyorsun dimi ya bakma gözlerime"
"Benim kanımı içtiğinde neler olduğunu hatırlıyorum. O adamdada aynı hissi hissedemezsin"
"Oha Arthur saçmalama benim İnsanlarla işim olmaz."
"Tamam haklısın ama onun kanını içmiyorsun gel benim kanımı iç"
"Tamam ya tamam" dedim zihnimden adama yavşıyordum. Tabi bunlarıda Arthur okuyordu.
JESİCA "Bir sorun mu var Emily?"
"Evet bu adamın kanı A Rh pozitif"
ELEANOR"Eeee ne olmuş"
"Ben A Rh pozitif sevmem, 0 Rh nefatif severim oda Arthurda var" bu sözüm üzerine herkez gülme krizine girdi. Bende dahil. Hetkez anlamıştı. Lanet olsun.
JESİCA "Anladım Emily."
ELEANOR "O zamam ziyan olmasın ben kanını içerim" dedi. Teyzem ne kadarda yavşak.
"Mark'a söylerim teyze"
ELEANOR "Tamam tamam ya bende markın kanını içerim." dedi ama içemezdi. Bende Arthurun yanına yaklaştım. Lucas'ın evinde ben üstümü felan giyinirken onlarda giyinmiş duş felan almışlardı. Çok güzel bir kokusu vardı. Arthurun önce nefesini içime çektim. Offf abi bu adam çok yakışıklı. Kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Gözlerini kısmış bana bakıyor. Ayy bakma öyle ya içim gidiyor. O an hafiften güldi.Bi an aklıma geldi. Göz göze baktığımıza göre zihnimi okuyordu. Zindandayken zihnimi okuyamıyordu. Ama şuan okuyabiliyor. Her neyse işime koyuldum. Ağzımı boğazına getirdim. Kanı çok sıcaktı. Dayanamayıp dişlerimi sapladım. Sıcak kan boğazımdan akıp gidiyordu. Çok rahatlamıştım. Sonra birden biri beni çekti
JESİCA "Hey ne yapıyorsun. Tüm kanını içeceksin adamın. Doyumluk değil tadımlık içsen yeter" dedi ona kırmızı gözlerimle ters ters baktım sonra gözleri doğum izime kaydı. Doğum izim kıp kırmızıydı. Ve 1 dakika geçmesine rağmen hala kırmızılığını kaybetmemişti. Hemen Jesica ve Dean önümde eğildi. Onlar eğilince Eleanorda eğildi. Hep bir ağızdan "Efendimiz" dediler. Ne oluyor lan. Şaşkın ama sinirli bir şekilde onlara bakıyordum. Aklımda ise Peter vardı, peter ölmemişti. Arthur bana seslendi
"Kafanı boşalt, yada güzel şeyler güşün sinirlenme sakin ol emily" dedi. Sonra gözlerimin hala kırmızı olduğunu fark ettim. Jesicanın çenesinden tutup bana bakması için kafasını kaldırdım. Gözleri koyu mordu. Onlar şuan ben ne dersem yaparlardı. Çünkü transtalardk. Sonra hemen kendi gözlerimi eski mavi haline getirdim. Ve onlarda rahatça ayağa kalktılar ve gözleri eski hallerine döndü.
EVE "Bu süper bir şey. Hatta harika" dedi ve yanıma geldi. Eve yanıma gelince onun vampir olmadığımı anladım. Büyücüydü.
JESİCA "Hemen Tyler'a haber vermeliyim." dedi ve yukarı kata çıktı. Bende hemen Arthura döndüm. Onun kucağına atladım ve sarıldım. Oda beni bir tur döndürdü. Neden mutluydum bilmiyorum. Ama zindandan kurtulmuştuk. Derin bir ohhh çekmemiz lazımdı.
Ardından Mia, Stephanie, Mark ve Joseph geldi. Jesica ise aşağıya inmişti. Hep beraber oturuyorduk. Sessizliği bozan Dean oldu.
"Joseph, mia, stephanie ve mark artık emily'nin yanında olamazsınız" bu da ne demek ya
"Sen ne diyiyorsun ne alaka?"
JESİCA "Evet bu Hem emily için, hemde sizin için daha iyi. Emily sıradan bir vampir değil. O bir alkan. Bu yüzden sizin alkanınız Alexandra, size kötü şeyler yaptırabilir."
"Bu olamaz nasıl olacak bu?"
ELEANOR "Onların zihninden Emily'nin Alkanlıkla alakalı her şeyi silerek"
MARK "O zaman Emilyi tanıcaz ama alkan olduğunu bilmicez öyle değil mi?"
ELEANOR "Evet" dedi. Oturduğum yerden hemen kalktım ve mia ve stephanieye sarıldım. Onlar benim kardeşlerimdi. Ama benim yüzümden onların başına bir şey gelmesini istemezdim. Önce kendimi Alfa sanıyordum, Lucas onları kaçırdı ve bana karşı kullandı. Peki ya şimdi Alexandra'nın eline düşerlerse o zaman onları Alexandra öldürebilir. Belkide mia veya diğerleri beni öldürebilir.
"Sizi çok seviyorum kardeşlerim"
MİA "bizde seni ama olanlar. Ben sana bilmeyerek veya istemiyerek zarar vermek istemiyorum."
STEPHANİE "Sen iyi ol yeter. Canım kardeşim benim" dedi. Sonra onlardan ayrıldım.
"Hey stephanıe ağlama" dedim ve göz yaşlarını sildim. Sonra ikisine birden tekrar sarıldım.
"Jesica bu büyüyü ne zaman yapmamız lazım."
EVE "Şuan bizim olduğumuz gibi Alexandrada sizi arıyor. O yüzden hemen şimdi. Mia, Stephanie, Mark, Joseph hazır mısınız." mia ve stephanie onaylarcasına başını salladı. Hemen Mark'ın yanına yöneldim. "Mark" dedim kısık ve ağlak sesle. Hemen bir birimize sarıldık. O Lucas ve Peter'ın yanı skra bana hep iyi niyetle yaklaşan kişiydi. Bana bir sürü şey öğretti. En önemliside Eniştem. "Emily sen sakin ol! Bizi merak etme. Ben Kızlara ve Josephe göz kulak olurum"
"Saol Mark her şey için çok saol" sıra Joseph'e gelmişti. Onun önünde durdum. İlk önce arkamda duran Arthura bir göz attım. Sinirli gözükmüyordu. Zaten zihnimi okursa Joseph'i arkadaş olarak gördüğümü biliyordu.
"Gel buraya New York'ta ki tek vampir" dedi ve sarıldı. Tam o sırada bir hırlama sesi duydum.

8 Şubat 2016 yayınlama tarihi